31 Ağustos 2020 10:46

Kirlilik kritik boyutta; Lüleburgaz Deresi ikinci Ergene olmasın

Lüleburgaz Belediye Başkanı Murat Gerenli ve Lüleburgaz Emek ve Demokrasi Platformu, Lüleburgaz Deresi Kirlilik Değerlendirmesi Raporu'ndan detaylar paylaştı.

Fotoğraf: Ali Can Zeray/DHA

Paylaş

Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesinde bulunan Lüleburgaz Deresi'nde kirlilik tehlikeli boyutlara ulaştı. Lüleburgaz Emek ve Demokrasi Platformu, Lüleburgaz Belediye Başkanı Murat Gerenli ile birlikte yayımladıkları açıklama ile Lüleburgaz Deresi'ndeki kirliliğe dikkat çekti. Lüleburgaz Köprüaltı Deresi Kirlilik Değerlendirmesi Raporu'nun tamamlandığı belirtilen açıklamada kirletici nedenlerin önlenmemesi durumunda derenin bir atık su kanalından farkı kalmayacağına dikkat çekildi.

Kentte basın açıklamaları yasaklandığı için yazılı açıklama yapan Platform, her şeyin para ve rantsal değer olarak ölçüldüğü pazar ekonomisinden derelerin de nasibini aldığı, bütün canlıların yaşam alanlarının içine kadar girip yok eden sanayi ile doğanın yok edildiği belirtildi.

"Plansız ve denetimsiz sanayi kuruluşlarının zehirli kimyasal atıkları yetmiyormuş gibi, üzerine bir de köylere yapılan kanalizasyonlar doğrudan dereye salınmış, tarlalara atılan zehirlerin atıkları dereye bırakılmıştır" denilerek Lüleburgaz Deresi'ndeki kirliliğe dikkat çekilen açıklamada kirletilen derenin suyuyla sulanan tarımsal ürünlerin sofralarımıza kadar geldiği, sağlığımızı tehdit ettiği belirtildi.

CANLI YAŞAMI SONA ERDİ

"Lüleburgaz Köprüaltı Deresi Kirlilik Değerlendirmesi Raporu"ndan alıntılar yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:

"Raporun sonuç bölümünde, 'Evsel, endüstriyel ve tarım kaynaklı atık suların dereye doğrudan deşarj edilmesi ile; derede canlı yaşamı sona ermiş, insan ve diğer canlı yaşamı tehdit eder aşamaya gelmiştir. Bu durumun devam etmesi, kirletici kaynakların deşarjlarının önlenmemesi durumunda dere; geri dönüşü olmayacak bir şekilde atık su kanalına dönüşecek, bölgede yaşayan insan ve diğer canlıların yaşamlarını tehdit eder duruma dönüşecektir.

Dereye doğrudan atık su deşarjları acil olarak önlenmeli, derenin yeniden hayat bulması için çalışmalar yapılmalıdır. Ekolojik yaşamda bir canlı türünün yok olması, bütün canlılarında sonun başlangıcı olduğu göz önüne alınmalıdır.' denilerek, tehlikenin büyüklüğü ortaya konulmaktadır.

Bizler, Ergene’nin nasıl bu duruma geldiğini, yaşayarak gördük, çok iyi biliyoruz. Şu anda Ergene, bir ‘zehir nehri’dir. Yarattığı sonuçları hepimiz bire bir biliyoruz, görüyoruz, yaşıyoruz. Şimdi yıllardır süren duyarsızlığın sonucu, hemen dibimizde, ikinci bir Ergene oluşmaktadır. Buna izin vermemeliyiz, göz yummamalıyız!

Bilim insanlarının ve uzmanların hazırladığı rapor bize: ‘Dereden su içme, suya temas etme, hatta çevresinde yaşama!.. Bu dereden hayvanları sulama, ürünlerini sulamakta kesinlikle kullanma. Eğer bunlara uymazsan ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıyasın’ demektedir. Kısaca söylemek gerekirse, halk sağlığı tehlikededir.

Öyleyse Köylerimize hayat verip Lüleburgaz'ımıza ulaşan bu derenin kirletilmesini engellemeliyiz. Derenin ıslahını yapacak olan kurumlar görevini yapmalı, acil önlemleri derhal almalıdır.

Bütün halkımızı ve demokratik kitle örgütlerini birlikte mücadeleye çağırıyoruz.

Derelerimiz temiz ve özgür aksın!

Yaşam Kaynağımızı Bırlıkte Kurtaralım!"

(HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

EŞİK’ten çağrı: Sözleşmenin muhatabı kadınlar, taleplerimizi iletmeye devam edeceğiz

SONRAKİ HABER

İzmir Gazeteciler Cemiyeti basın emekçilerine yapılan saldırıyı kınadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa