Sel felaketinin yaşandığı Giresun'da konuşan Erdoğan: Dere yataklarını ıslah edeceğiz
Erdoğan, sel felaketinin yaşandığı Giresun'da konuştu: Dere yataklarını evlerle işgal edersek gün geldiğinde sel gelir bunları alıp götürür. Biz bu yaylaları betona boğarsak, pişmanlığını yaşarız.
Fotoğraf: AA
Sel felaketi nedeniyle 10 kişinin hayatını kaybettiği Giresun'a incelemeler için giden Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, afetten en çok etkilenen ilçelerden Dereli'de halka hitap etti.
Erdoğan burada “Biz tutup bu dere yataklarını evlerle, işyerleriyle işgal edersek gün geldiğinde sel gelir bunları da alıp götürür. Biz bu yaylaları betona boğarsak, gün gelir pişmanlığını yaşarız” ifadelerini kullandı ve “Dere yataklarını ıslah edeceğiz; yıkımsa yıkım, inşa ise inşa, ihya ise ihya" dedi.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"AFAD ve çeşitli bakanlıklarımız yürütülen çalışmalar için Giresun'a 73,5 milyon lira ödenek göndermiştir. Dün gece imzaladığım bir kararla tek seferde 20 milyon liralık kaynağı AFAD'a aktardık. İlçe kaymakamlıklarımıza ve belediye başkanlıklarımıza 13 milyon lira kaynak tahsis ettik. Hazine ve Maliye Bakanlığımız afetten zarar gören yerlerde beyannameleri ve ödemeleri ertelemiştir. Ziraat Bankası ve TKKOP'un çiftçilere kullandırdıkları kredilerin ödemeleri de ötelenmiştir. Sel felaketine maruz kalan esnaflarımıza, yapılan çalışmayla 50 bin liraya kadar olan zararlarının tamamı, bu rakamı aşanların da 50 bin liralık kısmı hibe olarak verilecektir. Bu ne demektir? Bu para esnaf kardeşlerimin hesabına yatırılıyor, onlar da bütün ihtiyaçlarını karşılama imkanı bulacak. bunun ödemesi yok. Ekonomik ve sosyal hayatın süratle normale dönmesi için afetten zarar gören KOBİ'ler için 100 bin liraya kadar faizsiz kredi desteği ayrıca devreye sokulmuştur. Belediyelerin İl Bank'a olan borçlarının ödemeleri 6 ay ertelenmiştir. Üreticilerimize verilecek tarımsal destekleme ödemeleri erkene alınarak 8 milyon lira ödeme yapılmıştır. Toprak Mahsulleri Ofisi fındık alım tarihlerini bir hafta öne çekmiş, alım noktası sayısını artırmıştır. Balık yetiştiricilerimize 8 bin adet kırmızı benekli alabalık hibe olarak dağıtılmıştır."
"2020 sonuna kadar Giresun iline özel hayvanlara yapılacak aşılarda bedel alınmayacaktır. Afet kapsamında bölgede 55 bin dekar mera ve yaylanın ıslahı gerçekleştirilecektir. Konut, işyeri ve diğer hasarlar için 6,5 milyon lira nakdi yardım yapılıştır. Dereli ve Doğankent'e iki adet sahra sağlık çadırı kurulmuştur. Afet sonrası 14 ekip ve 17 personelle vatandaşlarımıza psiko-sosyal destek sunulmaktadır. TOKİ'nin Dereli'de yapacağı 142 konutun inşası için çalışmalara başlanmıştır. Doğankent'te de 120 konut yapılacaktır. Giresun'da bir daha böyle bir afet yaşanmaması için toplam keşif bedeli 1 milyar 290 milyon lirayı bulan proje hayata geçirilecektir. İlk etapta 120 milyon liralık bütçeyle bent yapımı, ıslah ve kanal inşası ile köprü yapımı gerçekleştirilecektir. Harşit Çayı Vadisi'ndeki tüm kum, çakıl ocakları kapatılacak, derelere yapılacak müdahaleler mutlak kontrol altına alınacaktır. Aksuderesi, Yağlı Dere ve Harşit Çayı Vadisi'nde Dünya Bankası kredisiyle entegre havza projesi uygulanacaktır."
“Tabiatın hakkına riayet etmediğinizde bunun sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalırsınız. İnsanın hakkına riayet etmediğinizde bunun vebaliyle karşı karşıya kalırsınız. Maalesef insanoğlu dünyadaki diğer varlıkların ve canlıların haklarına riayet etme konusunda giderek daha hoyrat, cüretkar davranır hale gelmiştir. Halbuki bu dünya hepimize yetecek kadar büyüktür. Tabiattaki dere yatakları, istisnai de olsa büyük yağışlar olduğunda kolayca akıp gidebilsin diye vardır. Biz tutup bu dere yataklarını evlerle, işyerleriyle işgal edersek gün geldiğinde sel gelir bunları da alıp götürür. Aynı şekilde yaylalar, hayvanlar rahatça otlasın, insanlar güzelliklerinden istifade etsin diye vardır. Biz bu yaylaları betona boğarsak, gün gelir pişmanlığını yaşarız. Ülkemizde imar ve şehirleşme çalışmaları en başından itibaren sorunlu ve sıkıntılı şekilde yürümüştür. Güzel bir söz var, dere er veya geç selde yatağını bulur. İstediğiniz kadar oraya binalar yapın ama o sel geldiği zaman, taşkın geldiğinde yatağını bulur. Önce plan yapılması, sonra buna göre altyapı kurulması, ardından yerleşim yerlerinin inşa edilmesi gerekiyordu. İlk düğme yanlış iliklendiğinde sonrakileri düzeltmek ya mümkün olmuyor ya da çok büyük bedel istiyor.”
"Şimdi diyorum biz Dereli'yi yeniden inşa edelim. Bu konuda Çevre ve Şehircilik Bakanım çok hassas. Bu projeleri biz, siz de bize yardımcı olur, buralarda uygularsak, göreceksiniz 6 ay sonra, bir sene sonra diyeceksiniz ki Allah sizden razı olsun, bu ne kadar güzel bir projeymiş. Ama bu arada bu dere yataklarını da ıslah edeceğiz haa. Çünkü oralardan da tehdit almak istemiyoruz, yıkımsa yıkım, yapacağız. İnşaysa inşa yapacağız. İhya ise ihya edeceğiz. Bizim derdimiz, benim Derelili kardeşim, Doğankentli kardeşim hepsi gerçekten modern konutlarda, modern dükkan ve mağazalarda yerini bulsun. İnşallah altyapı çalışmalarını en güzel şekilde yapacağız. İnşallah birkaç köprüyü yıkıp, gayet güzel birkaç kemer köprü inşa edeceğiz.” (HABER MERKEZİ)