02 Eylül 2020 02:00

Yan yana geldikçe çoğalıyoruz

Ortak mücadelelerin küçük kazanımlarla bile tamamlanması, birlikte hareket etmenin gücünü günümüz açısından gösteriyor.

Fotoğraf: Unsplash 

Paylaş

 

E. AVA

İstanbul/Avcılar

Pandemi süreciyle artan kadınlara yönelik baskı ve şiddet gündemini korurken hükümetin “İstanbul Sözleşmesinden çıkma” söylemleri birçok kadının içinde tuttuğu öfkeyi dışa vurmasına sebep oldu. Sözleşmeden çekilme söylemleri başladığı günden itibaren kadınların haklarını korumak için yan yana gelmesinde ciddi bir hareketlilik görüyoruz. Kadınlar ortak forumlarda, meydanlarda, semtlerinde, okullarında sürekli yan yana gelerek İstanbul Sözleşmesini birbirine anlatıyor, mücadeleyi birlikte örgütlüyorlar.

Üniversiteli kadınların anlattıkları sorunlar ve yaşamlarını etkileyen etkenler sadece sokaklarla, toplu taşıma araçlarıyla, sosyal medyayla sınırlı değil. Biz üniversiteli kadınların zamanının çoğunu geçirdiği kampüslerin en güvenilir alanlar olması gerekirken bugün böyle değil. Üniversiteli kadınlar pandemi süreciyle birlikte yanyana gelmeyi ve sorunlarını, tecrübelerini paylaştıkları platformları uzaktan da olsa kurmayı belirli ölçülerde başardılar. Farklı okullarda kadın çalışmaları yürüten kulüpler ve topluluklarla ortak yayınlar yaparak okullarda Tacizi Önleme Birimlerinin olmamasından, var olanların işlevsiz olmasından, yurtlarda maruz kaldıkları muamelelerden bahsettiler.

HAKLARIMIZA SAHİP ÇIKIYORUZ

Pandemi sürecinde bile bazı okullarda öğretim görevlileri tarafından şahit olduğumuz toplumsal cinsiyet eşitliğine karşıt ve çocuk istismarına zemin hazırlayan söylemler hâlihazırda var olan birimlerin önleme mekanizmalarının işlevsiz olduğunu gösteriyordu. Fakat karşısında farklı okullardaki topluluklar, kulüpler ve oluşumların ortak yayınladıkları bildiriler ve sosyal medya üzerinden yaygınlaşan faaliyetler yeni tecrübelere de yer açıyordu. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Kadın Çalışmaları Topluluğu’nun öncülüğünde ve 34 kulübün imzasıyla tam da bu süreçte Taciz Önleme Biriminin kurulmasını sağlandı.

İstanbul Aydın Üniversitesi Kadın Araştırmaları Kulübü aynı şekilde pandemi sürecinde yaptığı yayınlar, atölyeler ile hem okullarda hem kadınların çeşitli alanlarda yaşadıkları sorunları dile getirmekle beraber mücadele etmenin ve yan yana gelmenin alanlarını tartışıyordu. Geçtiğimiz hafta yine İstanbul Aydın Üniversitesi’nde Kadın Araştırmaları Kulübü öncülüğünde Kulüpler Birliğinin onayıyla Tacizi Önleme Biriminin kurulmasına yönelik yönetime dilekçe sunulmuş ve ilk aşamada onaylanmıştı.

Üniversiteli kadınlar da duydukları tüm acı haberler ve yaşadıkları ortak sorunlardan dolayı daha fazla yanyana gelme ve örgütlü mücadelenin ihtiyacının farkındalar. Ortak mücadelelerin küçük kazanımlarla bile tamamlanması, birlikte hareket etmenin gücünü günümüz açısından gösteriyor.

ÖNCEKİ HABER

Genç kadınlar haklarını biliyorlar mı?

SONRAKİ HABER

Ev kira da semt gerçekten bizim mi?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa