Meral Akşener’den Demirtaş’a yanıt: Kan davalınız bile olsa içeri alırsınız
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş'ın, "Dışarıda olsaydım Meral Hanım’ın kapısını çalardım” sözlerine yanıt verdi.

Fotoğraf: DHA
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş'ın, "Dışarıda olsaydım bir sabah Başak ile birlikte Meral Hanım’ın kapısını çalar ve 'Kahvaltıya geldik' derdim” sözlerine yanıt verdi: Kan davalınız bile olsa kapınızı çaldığı zaman içeri alırsınız.
FOX TV'de Çalar Saat programına konuk olan Akşener Demirtaş’ın açıklamalarına şöyle yanıt verdi:
Biz partimizi zaten değerler üzerinden kutuplaştıran anlayışı ortadan kaldırmak için kurduk. İnsan odaklı bir bakış açımız var. Bir yere gidince diyorum ki ben propaganda yapmaya değil sizi dinlemeye geldim. Şunu fark ediyorsunuz ki herkes aynı acıların içinde. Bu makulde buluşmak sadece eleştirmek değil, çözüm önerilerini sunmak için çıkılan bu yolculuğun meyvelerini alıyoruz. Bazen bir vatandaş gelip kulağıma ben size haksızlık ettim hakkını helal et diyorlar. İnsanlar birbirleriyle derin dostluklar kurmak zorunda değil ama saygı göstermek zorunda. Bunun yaptığınız zaman derin sorunlar ortadan kalkar.
Haberin tamamını okumadım. Ama şunu söylemek isterim. Güneydoğu’da şöyle bir gelenek var, kan davalınız bile olsa kapınızı çaldığı zaman içeri alırsınız. Evin en yaşlısı tarafından karşılanır. Sonra kapıdan çıkıp gittikten sonra davanız devam eder. Güneydoğu’nun böyle bir özelliği var.
DEMİRTAŞ NE DEMİŞTİ?
Demirtaş Edirne Cezaevinde Ruşen Çakır’ın “demokrasi cephesinin muhtemel bileşenleri arasındaki geçmişten gelen sorunların nasıl aşılır?” sorusuna şu yanıtı vermişti:
"Ben, hapishanedeki siyasetçi bir rehine olarak dışarıya bir tartışma metni sundum sadece. Bunu eksiğiyle, gediğiyle tartışıp geliştirmek, hayata geçirmek dışarıdakilerin işidir. Ben buradan kimse adına karar da veremem pratik siyasete müdahale de edemem. Bunun için pozisyonum da imkanım da yok. Dolayısıyla “nasıl” sorusunun pratikteki cevabını dışarıdaki siyasetçiler bulacak. Ben elimden gelen desteği sunarak kolaylaştırıcı olabilirim ancak.
Örneğin, siyasi amaçla bir araya gelmeden önce tüm liderler, sırf aile ziyareti kapsamında ve insani ilişki çerçevesinde, bir kahvaltı için herhangi bir liderin evinde buluşarak birbirlerini daha yakından tanımaya, daha iyi anlamaya gayret edebilirler. Mesela ben dışarıda olsaydım bir sabah Başak ile birlikte Meral Hanım’ın kapısını çalar ve “Kahvaltıya geldik” derdim. (HABER MERKEZİ)
Evrensel'i Takip Et