Uzaktan eğitim ikinci el bilgisayar talebini artırdı
Ankaralı öğrenci, öğretmen ve veliler derslerden geri kalmamak için ucuz bilgisayar arayışında. Bilgisayar satış firmasında çalışan Doğucan Erdoğan, “Özellikle ikinci el soruyorlar, sıra var" diyor.
Fotoğraf: Evrensel
Buse VURDU
Ankara
Uzaktan eğitim için gerekli teknik ihtiyaçlar ailelerin belini büküyor. Ankara’da görüştüğümüz öğrenci, öğretmen ve veliler derslerden geri kalmamak için en uygun fiyata bilgisayar arayışında. Asgari ücretli aileler ay sonunu getiremezken bilgisayar ve internet masraflarıyla yüz yüze kalıyor, öğretmen aileleri ise çakışan dersler nedeniyle yeni bilgisayar almak zorunda kalıyor. Eğitim Sen MYK Üyesi İsmail Sağdıç’a göre devlet bir an önce ihtiyaçları karşılamalı ve kademeli olarak yüz yüze eğitime geçmeli.
MEB’e bağlı okullarda yeni eğitim-öğretim döneminin başlaması beklenirken eğitimin nasıl devam edeceği hâlâ tartışma konusu. Son dakika okulların açılmasının bir kez daha ertelenebileceği veya eğitimin yalnızca uzaktan derslerle sürebileceği beklentiler arasında. Tüm bu belirsizlikler sürerken, eğitimin uzaktan devam ettiği koşullarda gerekli teknik ihtiyaçların karşılanması telaşı da baş göstermiş durumda.
Eğitimin her kademesinden milyonlarca öğrenci için bu ihtiyaçların kendi imkanlarıyla karşılanması mümkün değil. İmkanlarını zorlayıp taksit ve borç yoluyla bunları edinmeye çalışanlar ise bugünlerde uygun fiyatlı bilgisayar ya da tablet bulabilmek için teknoloji mağazalarını, bilgisayar satışı yapan firmaları, ikinci el satış sitelerini arşınlıyor. Biz de Ankara’da yaşayan öğrenciler, öğretmenler, veliler ve Eğitim Sen MYK Üyesi İsmail Sağdıç ile uzaktan eğitim sürecini ve teknik ihtiyaçları konuştuk.
"AY SONUNU ZOR GETİRİRKEN BİR DE BU YÜK OLDU"
Eylem, Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğrencisi. Üniversitesi uzaktan eğitim kararı aldığı için bu dönemi Ankara’daki ailesinin yanında geçirecek. Eylem’in ailesinin evinde internet bağlantısı ve bir bilgisayarı bulunmadığı için bu süreçte bu ihtiyaçlar için borca girmişler. Eylem’in ailesinde yalnızca babası çalışıyor. Eylem durumlarını şöyle anlatıyor: “Benim babam belediyede taşeron işçi. Asgari ücretle çalışıyor ve ortaokulda okuyan bir kardeşim daha var. Uzaktan eğitim olunca evimize internet bağlatmamız gerekti. Aynı zamanda da bir bilgisayar edindik. Babamız ay sonunu bile zar zor getirirken bir de bunlar bize büyük bir yük oldu. Şu an olduğumuz durumda öğrencilerin ve zor durumda olan ailelerin maddi zorluk yaşadığı bu dönemde bir de bu şekilde üstümüze geldiler. Bana sorarsanız her öğrenciye eğitimi için maddi destek verilmeliydi ya da uzaktan eğitimi destekleyici bir program hazırlanmalıydı.”
EN UCUZ ÜRÜN, EN FAZLA TAKSİT ARAYIŞI…
Ağırlıklı olarak işçi ailelerinin yaşadığı Sincan’da da son günlerde aynı telaş söz konusu… Sincan’dan bir veli durumu şöyle özetliyor: “İnsanlar çocukları en azından uzaktan eğitimi düzgün alabilsin diye bilgisayar, hoparlör, akıllı telefon gibi eksikleri tamamlamaya çalışıyor. Herkesin kaygısı ortak, uzaktan eğitimi sorunsuz alabilecekleri en ucuz ürünleri bulup, mümkün olduğu kadar çok taksitle almak. Kulağınıza sürekli aynı sorular geliyor: ‘Bu makine internetten görüntülü görüşmeyi kaldırır mı?’, ‘EBA derslerini bundan izleyebilir miyiz?’, ‘Fazla bir özelliği olmasa da olur, Zoom’u çalıştırsın yeter’, ‘Daha ucuzu yok mu?’… Bu sorulara verilen cevaplar da pek değişmiyor: “Dolar kuru malum, nereye gitseniz bu fiyattan daha düşük bulamazsınız.”
DERSLER ÇAKIŞIYOR, BİR BİLGİSAYAR YETMİYOR…
Teknolojik ihtiyaçlar yalnızca öğrencileri de ilgilendirmiyor. Uzaktan dersleri verecek olan öğretmenler için de aynı sorun söz konusu. Özellikle ailede birden fazla öğretmenin bulunduğu durumlarda derslerin çakışma ihtimali az değil. Dolayısıyla eve bir bilgisayar yetmiyor… Tarih öğretmeni olan bir çift sorunlarını şöyle anlatıyor: “Bakanlığın uzaktan eğitim kararıyla bizim de bir sorunumuz oluştu. Çünkü evde bir bilgisayarımız mevcut ve ders saatlerimiz çakışıyor. Bu durumda ikinci bir bilgisayar almak zorunda kaldık ki maddi durumumuz buna uygun değildi. Yine de zorunluluk üzerine taksitle alabileceğimiz en ucuz bilgisayarı almaya çalıştık. Bakanlığın uzaktan eğitim kararı alırken öğretmen ve öğrencilerin maddi koşullarını göz ardı etmesi söz konusu olmamalı. İhtiyacı olan her öğrenci ve öğretmene destekleyici bir plan uygulaması gerek.”
"İKİNCİ EL BİLGİSAYARDA SIRA VAR"
İvedik’te bir bilgisayar satış firmasında çalışan Doğucan Erdoğan, uzaktan eğitim kararı sonrası velilerin özellikle ikinci el bilgisayar arayışı içine girdiğini söylüyor. “Özellikle ikinci el soruyorlar, sıfıra dolar kurundan dolayı yaklaşamıyorlar. EBA’yı çalıştıracak sıfır bilgisayar 3 bin 500 liradan başlıyor. Ve çok iyi olmayan markalar bunlar” diyen Erdoğan, ikinci el bilgisayarların ise piyasada çok bulunmadığını söylüyor. İkinci el fiyatlarının da bu süreçte arttığını ifade eden Erdoğan, “İkinci el bilgisayar gelmesini bekleyen insanlar var. Sıra var diyebiliriz yani. Toptancılardan baktığımızda da olan bilgisayarlar yüksek maliyetli, oyun bilgisayarı. Piyasada da bilgisayar yok, çocuklar derslere giremiyor şu an bilgisayar beklediklerinden” diyor.
"İHTİYAÇLAR KARŞILANMALI, YÜZ YÜZE EĞİTİM BAŞLAMALI"
Eğitim Sen MYK Üyesi İsmail Sağdıç, 3 milyon 750 bin öğrencinin uzaktan eğitime ulaşımda sorun yaşadığını hatırlatıyor. “Teknik altyapıda sorun var; internet, akıllı telefon ya da bilgisayar yok. Diğer platformlardan da dersleri takip edemiyorlar. Bu büyük bir sorun” diyen Sağdıç, ihtiyaçlar karşılanmadığı sürece dezavantajlı grupların ve yoksul çocukların eğitime erişemeyeceklerini ifade ediyor. Sağdıç, teknik ihtiyaçların karşılanmaması nedeniyle okuldan uzaklaşma oranlarının da oldukça yükseldiğine dikkat çekerek “Bu sorunun ortadan kalkması için de MEB tarafından bütün öğrencilere bilgisayar, tablet verilmeli ve internet sağlanmalı. EBA destek noktalarıyla çözmeye çalışıyorlar ancak bununla da henüz çözülebilmiş değil. Aksi takdirde bu 3 bin 500 lirayla başlayan fiyatlarla 1 milyona yakın aile yararlanamayacak. Travmatik bir durum yaşanmaması için bir an önce yüz yüze eğitime geçilmeli. Bunun için de güvenli ve uygun koşullar sağlanmalı. 10 yaş ve altı öğrenciler bir an önce başlamalı, diğerlerinin de planlaması yapılıp kademeli şekilde yüz yüze eğitime dönülmelidir.”
