Mektup: Milli Eğitim Bakanı, imkansızlığın çok az olduğunu nasıl söyleyebilir?
"Bu yoğunluğu ve sorunları olumlu gören Ziya Selçuk, geçtiğimiz günlerde online eğitime tamamen hazır olduklarını ve dünyada online eğitimde en iyi 3-5 ülkeden birinin Türkiye olduğunu açıklamıştı."
Fotoğraf: AA
Nazlı Üncü
ODTÜ Kimya Bölümü 1. sınıf öğrencisi
Covid-19 salgını sebebiyle Mart ayından beri yüzyüze eğitime kapalı olan okullar, yeni dönemin başlamasıyla online eğitime başladı. Verilen uzun bir aradan sonra ders başı yapacakları için internet ve cihaz erişimi imkanı olan şanslı ilk-ortaokul ve lise öğrencileri sabah 08.30'da bilgisayar, tablet ya da telefon ekranlarının başına geçtiler. Eğitim Bilişim Ağı (EBA) üzerinden online derslerine katılmak isteyen ilk-ortaokul ve lise öğrencileri ilk dakikadan itibaren altyapı sorunlarıyla karşılaştılar. Ben de ODTÜ’de okuyan bir öğrenci olarak 2. sınıftaki kardeşimin derse bağlanması için oldukça uğraştım ve başarılı olamadım.
Sistemde EBA üzerinden daha önceki derslerde kullanılmayan Zoom uygulamasına yönlendirilmemiz gerekiyordu. EBA'da kayıtlı olan öğrenci bilgileriyle direkt Zoom toplantısına katılacaktık, ancak gerek EBA'daki yoğunluk gerek altyapı yetersizliği dolayısıyla hiçbir derse katılamadık. Velilerle birlikte Whatsapp grubu üzerinden iletişim halindeyken sınıf öğretmenine EBA'yı aradan çıkarıp, bize direkt Zoom uygulamasındaki toplantı için şifre ya da link vermesini, böylelikle her öğrencinin derse kolayca erişebileceğini söyledim. Öğretmenden uzun bir süre cevap alamayan ben ve diğer veliler aramızda çözüm yolları üretmeye çalışırken, EBA kullanımının zorunlu olduğu ve Zoom'daki toplantıya girmek için gerekli olan şifrenin öğretmenin paylaşamayacağı cevabını aldık.
Bu süreçte işyerlerinde olan veliler de Whatsapp grubundan isyan etmeye başladılar. Çalışmak yerine telefona kilitlenmiş, evdeki çocuklarından sorumlu olan insanlar yoluyla çocuklarına ulaşıp bilgi vermeye çalışıyorlardı.
Aradan birkaç saat geçtikten sonra Zoom programını bilgisayara indirip girdiğimizde sorun olmadığını öğrendik. Bu sırada bilgisayar imkanı olmayan veliler ne yapacaklarını sormaya başladılar, cevap yoktu.
EBA'nın internet sitesinde internet ve cihaz imkanı olmayan öğrenciler için destek noktası bilgisi veren (çevre okullar ve devlet kurumlarının bilgisayarlarını kullanma olanağı) bildirimini gördüm. İnternet olanağı olmayan öğrencinin bu bildirime internet sitesinden nasıl görebileceğini düşündüm. Çünkü gerek öğretmenlerden gerek okullardan böyle bir bilgi verilmemişti.
Birkaç hafta sonra benim de online derslerim başlayacak ve sadece 1 bilgisayar olanağımız var. Kardeşim ve benim ders saatlerimiz çakıştığı takdirde nasıl biz çözüm yolu bulmamız gerektiğini bilmiyorum.
Ben bu olayı yaşadıktan birkaç saat sonra Twitter’da TT listesine #EBACanlıDers hashtagi birinci sıradan girdi. Herkes hemen hemen aynı sorunlarla karşılaştığını anlatıyordu.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk yaptığı açıklamada "Bu aslında bizim için olumlu bir haber. İnanılmaz bir talep var. Bu konuda teknik arkadaşlar çalışıyor. Bu altyapı giderek daha da daha da güçlenecek" dedi ve bu yoğunluğun aslında çoğu öğrencinin internet ve cihaz ulaşımına imkanı olduğunu gösterdiğini vurguladı. Destek merkezlerinin duyurusunun bu kadar az yapılmasına rağmen sadece öğle saatlerine kadar 8 bin 868 öğrencinin başvurması ve bu sayının akşam saatlerinde 9 bin olmasını tahmin eden Bakan, nasıl olur da imkansızlığın çok az olduğunu söyleyebilir?
Bu yoğunluğu ve sorunları olumlu bir haber olarak gören Ziya Selçuk, geçtiğimiz günlerde online eğitime tamamen hazır olduklarını ve dünyada online eğitimde en iyi 3-5 ülkeden birinin Türkiye olduğunu açıklamıştı.