25 Eylül 2020 00:46

Mayen işçileri işsizlik endişesi yaşıyor

Türkiye’de çeşitli illerde 3 bin çalışanı ile birçok firma için çağrı merkezi hizmeti veren Mayen’de yaklaşık 800 işçi işten atılma endişesi yaşıyor.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Mesut BAYLAV
Seren ELATAŞ
Adana

D-Smart, hizmet alımından vazgeçince işten atılma riski ile karşı karşıya olan Mayen işçileri “Mayen D-Smart’tan tazminat alma hakkına sahip. Peki onca yıl patronu zengin eden biz işçiler ne olacağız” diye soruyor.

Kısa bir süre önce Almanya merkezli yatırım fonu Delta Invest öncülüğünde kurulan şirketler birliği tarafından satın alınan Arvato CRM Türkiye’nin ismi Mayen olarak değişti. Evrensel'e konuşan işçiler sadece isim ve ortakların değil işçiler açısından çalışma koşullarında da değişiklik olduğunu anlattı.

İŞTEN ÇIKARILMA KORKUSU

Birkaç yıldır Arvato’da çalışan bir işçi “Ben ve benim gibi işçi arkadaşlarım işten çıkarılma korkusu içindeyiz. Çünkü şirketin en büyük birimlerinden biri D-Smart, iş ortaklığı yaptığı Mayen’le anlaşmasını iptal etti. 700-800 kişilik kadroya ihtiyacı olan D-Smart kendi kadrosunu oluşturmaya başladı. D-Smart anlaşmayı feshederken haber vermemiş. Bunun için Mayen tazminat alabilir. Peki onca yıl patronu zengin eden biz işçiler ne olacağız?​” diye sordu.

İŞTEN ATMANIN YENİ ADI: ÜCRETSİZ İZİN

İşverenin Vodafone’la anlaştığını ancak oraya da sadece 200 kişi gerektiğini ifade eden işçi şunları söyledi: “Bu da D-Smart birimindeki Adana ve Gümüşhane dahil 800’e yakın işçinin ücretsiz izne çıkarılması demek oluyor. Sadece 200 işçiyi Mayen’de bırakıp gerisini işten çıkaracaklar gibi duruyor. 17 Kasım’a kadar pandemi kaynaklı işten çıkarması yasal olmadığı için önce ücretsiz izin sonra da işten çıkarmalar olacaktır.”

‘ŞİMDİ DE İŞSİZLİK ENDİŞESİ İÇİNDEYİZ’

Sendikalaşma olsaydı işçi çıkarmaların bu kadar kolay olmayacağını söyleyen işçi, “Biz çağrı merkezimizde örgütlü bir şekilde hareket edemedik? Müthiş bir insan sirkülasyonu var, kimisi de işsiz kalırım endişesi içerisinde. Ama bak şimdi de işsiz kalma korkusu içindeyiz ne değişti? Ben bu zor süreçte haklarımı sonuna kadar arayacağım” dedi. Çağrı merkezlerinin yüksek gelir elde ettiğini anlatan işçi, şunları söyledi: “Çağrı merkezleri darphane gibi para basıyor, onlar çekirdek çitliyor biz tavuk gibi kabukları topluyoruz.”

‘FAZLA MESAİ ÖDEMEDİLER İSTİFA ETTİM’

Yaşanan son gelişmelerin ardından istifa eden bir kadın işçi ise yaşananları şöyle anlattı: “Hepimize 11 saat çalışacaksınız dediler, normalde günlük çalışma saatimiz 8.5. Bu koşullarda çalışmayacağımı söyledim. Bizlere ‘Arkadaşlar mecburuz, çok fazla eksiklik var’ dediler. Gümüşhane’de çalışan arkadaşların birçoğu korona olmuş. Onların eksiğini de bize tamamlatmak istiyorlar. ‘Tamam çalışalım ama mesaimizi verin’ dedim. ‘Ekstra mesai yok’ dediler, istifa ettim.”

Uzun süredir çalışan işçilerin ücretsiz izne çıkarılmaya başlandığını söyleyen işçi, “Esas işçi çıkarmalar 12 Ekim’den sonra olacak, çünkü D-Smart ile sözleşme o zaman bitiyor. Muhtemelen İŞKUR ile giren herkesi çıkaracaklar” dedi.

HEP KESİNTİ YAPTILAR

Pandemi sürecinin başlarında işten çıkan bir başka işçi ise işyeri için “Severek çalışmak istediğim ama bir o kadar da sömürüldüğüm eski işim” dedi ve şunları dile getirdi: “Müşteri temsilcisi olarak 1 aylık bir eğitimden sonrası fazla mesaili, bol mobbingli geçti. Fazla mesai yapıyorduk ve primlerimiz yatmıyordu. Pandemi sürecinde evden çalıştığımız için yemek ücretlerimizi kestiler. İşe girdiğimden işten ayrıldığım süreye kadar sürekli ücretimden kesintiler yapıldı. Çünkü zamandan kestiler, kalite kontrolden kestiler. Prim vereceklerini söylüyorlardı. 2 ay sonra ancak alırsak alırız. İşçiler o şirketin emeği, ekmeği. İşçiler, o şirketin bel kemiği fakat ne onlara hakları verildi ne sonra hak ettikleri.”

‘EVDE ÇALIŞMA KULAĞA GELDİĞİ KADAR HOŞ DEĞİL?​’

Pandemi sürecinde evden çalışmaya devam ettiklerini ifade eden bir işçi, “Evden çalışma ilk başta kulağa hoş gelse de hiç de kolay olmayan bir iş. Evde eksik süreler fazla mesailer sürekli oluyordu. Elektriğin mi kesildi, eksik süre, tamamla onu. İnternetin mi gitti, eksik süre. Bilgisayarın mı bozuldu, eksik süre. Genel olarak kullandığımız programlar arızalandı mı, bilgisayarımız veya kulaklığımız bozuldu mu hepsi eksik süre ve tamamlamaz isen maaşından kesilir” dedi ve pandemiyle birlikte iş yoğunluklarının arttığını söyledi.

Çalışma koşullarına ilişkin ise şunları söyledi: “135 TL internet parası veriyorlardı. Ama hiç sormazlar bu insanlar evde elektrik ve suları gidiyor diye. Adana sıcağında klima açmadan çalışmak mümkün müdür evde? Artık herkesi evden çalışmaya gönderiyor şirket, işine geliyor çünkü. Şirketin elektriği, suyu, yemeği, yol parası gitmiyor. Tek başınıza yaşadığınızı düşünün günlük 10 saat çalışıyorsunuz ve yarım saatte yemek hazırlayıp yemek yemeniz gerekiyor. Hızlı yemeyi öğreniyorsunuz mecburiyetten. Haftanın 6 günü 60 saat boyunca o koltuğa oturuyorsunuz. Sırtınız tutuluyor, ekrana sürekli bakmaktan gözleriniz ağrıyor.”

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

ETHA muhabirlerinin davası ertelendi, İsminaz Temel'in yurt dışı yasağı kaldırılmadı

SONRAKİ HABER

CHP’li Emir: Tıbbi cihazdan sonra ilaç borcunda da pazarlık başladı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa