Gençliğe yeni kuşatma: İletişim Başkanlığı

Metin Berk SÜER

İTÜ

Yaklaşık iki hafta önce Cumhurbaşkanlığı bünyesinde kurulan Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dairesi Başkanlığı’nın adına uzaktan bakarsak eğer; AKP tarafından yeni dönemde kurulmuş birçok oluşumdan biri sanmamız içten bile olmazdı. Velakin durum kurulan yapının içeriğine ve görevlerine bakınca o kadar üzerinden atlanarak geçilecek bir su birikintisi gibi durmuyor. Daha çok geçerken boğulma tehlikesi yaşayabileceğimiz derin bir çukur hatta. Resmi Gazete’de kuruluşuyla birlikte yayınlandığı şekliyle “Türkiye'ye karşı yürütülen psikolojik harekât, propaganda ve algı operasyonu faaliyetlerini belirleyerek her türlü manipülasyon ve dezenformasyona karşı faaliyetler”* olarak belirlenen görev tanımıyla ilk bakıldığı anda insanı tedirgin eden bir içeriğe sahip. Bu tedirginlik üzerinden kurulduğu günden itibaren sosyal medyada dikkat çekilen, eleştirilen ve iktidarın yeni bir baskı aracı olarak ortaya çıktığı tespitleri yapılan başkanlığa dair iktidar partisi ve onun akil adamlarının görevi de yine tedirgin olanları rahatlatmak oldu.

PİYANGODAN VATAN HAİNLİĞİ

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun: “Türkiye’ye karşı yürütülen yıpratma savaşını benimsiyorsanız, farklı ideolojik saiklerle size uygun geliyorsa tabi ki bu adımdan rahatsızlık duyarsınız.” ** diyerek aslında içi sıkılan, iktidarın her alandaki baskısından yılmış bizlere sakin olun, sorun yok mesajı vermeye çalışıyordu. Ama verilen mesajın içerisinde ciddi bir tehdit öğesi yer alıyordu. Bugün bizi ilgilendiren kısım da bu tehdit cümlesi, onun içeriği ve hayatlarımızdaki yeri aslında. Fahrettin Altun’un vatan hainliği ile nitelendirilebilecek bir tanım yapıyor. Bugün AKP’nin vatan hainliği tanımı neleri kapsıyor diye baktığımızda bu tanımın vatanı sevmek ve saymak gibi demode olmuş bir halden çıkarak AKP’yi eleştirmemek ve onun ideolojik adımlarının tam bir bağımlılıkla arkasında durmak olduğunu görebiliriz. Kafamızı çevirdiğimizde vatanı sevmekle eş değer olan bir doğa katliamını görüp eleştirirseniz bu vatanın gelişmesini istemeyen bir vatan haini oluveriyorsunuz. Doların neden bu kadar arttığını ve gençlerin neden işsiz olduklarını sorduğunuzda dış güçlerin maşası bir vatan haini oluyorsunuz. Yani aslında vatan kavramı altında büyük bir temsiliyeti ve söz sahipliği olan biz gençler için ülkemizin ve geleceğimizin karartılmasına seyirci kalmayacak her sorgulamayı yapmak AKP’nin kurmaylarınca vatan hainliği ile eş değer.

AKP’NİN ADIMLARI NEREYE?

AKP genelde kendini eleştiren çoğunluk olan gençlerin bu tavrını cezalandırmak için oldukça çekinilmesi gereken bir suçlama yoluna gidiyor. Peki Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dairesi Başkanlığı bu denklemin neresinde diye soracak olursanız; bugün için AKP’nin kendi rejimini ve Türkiye’deki sermaye gruplarının bulundukları konumları güçlendirmek için attığı ve her defasında bizlerin geleceğinden çaldığı adımların ilk olarak duyulduğu ve itiraz edildiği alan neresi? Hepimiz biliyoruz ki gençlerin çoğunluğu haberlerin ve yaşanan gelişmelerin takibini sosyal medyadan yapıyorlar. Haberini aldıkları ülke ve kendileri için felaket kararlara da ilk noktadan itiraz ediyorlar. Bugün açısından sosyal medya AKP tarafından kuşatılmış medya çevreleri haricinde gençlerin objektif haber ve değerlendirmeler yapabileceği aktif alanlardan en çok tercih edileni. Yine aynı şekilde gençlerin kişisel zevkleri de buradan şekilleniyor. AKP’nin gençliğe biçtiği dindar ve kindar gençlik modeli açısından bakıldığında AKP için oldukça açık şekilde görülen bir tutarsızlık var. Gençler hem AKP’nin tek parti tek adam iktidarını kurmak için ülkenin her alanında zorla, dayatmayla kabul ettirmeye çalıştığı politikalara tam anlamıyla ikna olmuyorlar hem de bu politikanın karşısında sosyal medyada dahi olsa eleştirel bir konum alıyorlar. Gençlerin çoğunluğu bugün AKP’nin Türkiye’de görmek istemediği zevklere daha da çok vakit ayırır hale geliyor. Netflix gibi platformlardan “yerli ve milliliğe” sığmayan yapımları izliyor; Youtube’dan ve Spotify’dan “sakıncalı” içerikler takip ediyor. AKP’nin kurmayları da sistematik olarak bu siteleri ve platformları ellerinden geldiğince soruşturma, sansür ve engellemeye tabi tutarak kendisi açısından olumsuz bu gidişatın önüne geçmeye çalışıyor. İşte Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dairesi Başkanlığı denklemin tam bu kritik önüne geçme kısmında devreye giriyor.

HER TÜRDEN KUŞATMAYA KARŞI

Başkanlığın bu kadar önemli görevler verilerek AKP tarafından alınan her kararın, yürütülen her politikanın bu kadar sorgulanmaya açık olduğu bir dönemde resmileşmesinin altında önemli bir gerçek yatıyor. Gençliğin kendini ifade etmeye en açık olduğu, üniversitesinde ve lisesinde yaşanan aksaklıklardan tutalım da büyük skandalların karşısında büyük tepkiler örgütleyebildiği ve bunu fiziksel bir araya gelişe dönüştürebilme potansiyeli olan bir alan olarak sosyal medya iktidarın çuvalına sığmıyor. Kısıtlı aralıklarla engellemeler, dönemlik baskılar artık AKP için yeterli gelmiyor. Bunların hepsini bir paket haline getirip, kısıtlı değil sürekli bir takiple cezalandırabileceği bir yolun acilen bulunması gerekliliği AKP’yi bu başkanlığı kurma yoluna iten başlıca neden. Çünkü bugün gençliğin izlediği bir Netflix dizisinden, takip ettiği Twitter veya başkaca sosyal medya içeriği zaten AKP için o gençliğin vatan haini olmasına yetiyor. Bu yeterliliği daha rahat cezalandırmak ve ileride artıracağı baskının önüne çıkabilecek bir araya gelmeleri, örgütlenmeleri kesebilmek için de başvurduğu toptan bir yolla ilerleme kararı almış durumda. Geleceğimizi daha rahat elimizden almaya ve bizi hiç ses çıkarmamaya ikna etmenin bir formülü olarak öne atılan bu hamleye karşıysa tüm gençliğin kendine özgün orijinal yollarını inşa edeceği yeni bir mücadele dönemi yükseliyor önünde. Ne tamamen fiziksel ne de tamamen dijital; her fırsatı bu karanlığı yırtmak için oluşturmak üzere bir araya gelmenin tam zamanı.

*https://www.evrensel.net/haber/414384/cumhurbaskanligi-algi-operasyonuna-karsi-yeni-bir-daire-kurdu

**https://www.evrensel.net/haber/414991/iletisim-baskani-fahrettin-altun-isbirlikciler-tespit-edilecek