05 Ekim 2020 11:14

Dağlık Karabağ çatışması 9. gününde: Sivil kayıplar artıyor

Azerbaycan ve Ermenistan arasında devam Dağlık Karabağ merkezli çatışmalar 9’uncu gününd sürerken, iki ülkenin kentlerindeki sivillerin üzerindeki tehdit her gün daha da artıyor.

Fotoğraf: AA

Paylaş

Azerbaycan ve Ermenistan arasında devam Dağlık Karabağ merkezli çatışmalar 9’uncu gününde sürerken, iki taraf da birbirlerini sivil yerleşim birimlerini saldırmakla suçluyor. Çatışmalar hem Karabağ’da hem de iki ülkenin kentlerinde sivilleri her gün daha fazla tehdit ediyor. Açıklama yayımlayan Kızıl Haç, 27 Eylül’den bu yana her iki tarafta da çok sayıda sivilin öldüğü ve yaralandığını bildirerek, son günlerde, nüfusun yoğun olduğu bölgelerde ağır ve patlayıcı silahların kullanımında artış olduğuna dikkat çekti.

Öte yandan iki ülke yönetimlerinin ve Karabağ’daki fiili yönetimin açıklamaları da sertliğini koruyor.  

HALKLAR TEHDİT ALTINDA

Azerbaycan Başsavcılığından dün yapılan açıklamada, Dağlık Karabağ’daki temas hattında süren çatışmalarda Ermeni güçlerin gerçekleştirdiği belirtilen saldırılarda ölen sivil sayısının 24’e, yaralanan sivil sayısının da 121’e yükseldiği belirtildi. Açıklamada, “56 sivil nokta imha edildi, 306 ev yıkıldı” ifadeleri kullanıldı. Ermenistan Savunma Bakanlığı Sözcüsü Artsrun Hovhannisyan ise, “Ermenistan’ın Azerbaycan’a ait müstahkem mevkilere ateş açtığı iddiaları tamamen yanlış bilgi ve yalan” iddiasında bulundu.

Euronews’ün haberine göre ise çatışmalarda her iki taraftan da yaşamını yitiren sivil sayısı en az 230.  

KARABAĞ YÖNETİMİNDEN AÇIKLAMA

Fiili olarak Ermenistan ve bölgedeki Ermeni güçlerin yönetiminde olan Dağlık Karabağ’dan yapılan açıklamalarda ise Azerbaycan güçlerinin başkent Stepanakert’e (Hankendi) füze saldırısı gerçekleştirdiği açıklaması geldi. Dağlık Karabağ Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Vagram Pogosyan, “Düşman Stepanakert ve Şuşa’ya füze fırlatıyor. Savunma ordusunun saldırılara yanıtı gecikmeyecek” dedi.

Sputnik’in haberine göre, Facebook’tan açıklama yapan Pogosyan, Azerbaycan’ı, “Para karşılığı tutulan teröristleri çatışmaya dahil etmekle” suçlayarak, “Durumun zorlaşması, bize terör örgütlerini temizlemek için gelecekteki operasyonlarımızı Azerbaycan topraklarının tamamına yaymaya yönelik meşru hakkı tanıyor” ifadelerini kullandı.

ALİYEV "ASKERİ ÇÖZÜM"DE ISRARCI

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ise Dağlık Karabağ’daki krizin askeri çözümünün olmadığı görüşüne katılmadığını söyledi. El Arabiya televizyonuna konuşan Aliyev, “Sık sık krizin askeri çözümü olmadığını duyuyorum. Ben buna katılmıyorum” dedi.

Uluslararası toplumun 28 yıllık müzakere süreci boyunca krizin siyasi yolla çözümünü sağlayamadığını savunan Aliyev, “Uluslararası toplum uluslararası kararların yerine getirilmesini sağlayamıyorsa, Azerbaycan bunu kendi yapacaktır” ifadelerini kullandı.

Aliyev, harekatı sonlandırma koşulu olarak “Ermenistan’ın Dağlık Karabağ’dan çekilmek için bir takvim belirlemesi”ni şart koşmuştu.

PAŞİNYAN ABD GAZETESİNDE KONUŞTU

New York Times gazetesine bir röportaj veren Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ise , ABD Başkanı Donald Trump’tan ile Türkiye’nin Dağlık Karabağ’daki rolünü görüşme sözü aldığını, ancak bu görüşmenin Trump’ın Kovid-19’a yakalanmasıyla gerçekleşemediğini söyledi.

Paşinyan’ın röportajda, “ABD, bu F-16’ları barışçıl köylerin ve barışçıl halkların bombalanması için mi verdiğini açıklamalı” dediği kaydedildi.

Paşinyan’ın Dağlık Karabağ topraklarından çekilip çekilmeyeceği sorusunu ise yanıtlamayı reddettiği ve bu kararın kendisine değil Dağlık Karabağ liderlerine ait olduğunu söylediği belirtildi.

KIZIL HAÇ: SİVİLLERİ KORUMAK İNSANİ SORUMLULUKTUR

Kızıl Haç Uluslararası Komitesi (ICRC) de internet sitesinden Azerbaycan-Ermenistan çatışmalarıyla ilgili 4 Ekim tarihli bir açıklama yayımladı.

ICRC’nin 1992 yılından beri Dağlık Karabağ sorunu ile ilgili insani yardım çalışmaları yürütmek üzere bölgede bulunduğu belirtilerek, “Bakü ve Erivan’daki delegasyonlar ve Dağlık Karabağ’daki misyon aracılığıyla ICRC, Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki temas hattı ve uluslararası sınır boyunca yaşayan toplulukları desteklemektedir” denildi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen ICRC Avrasya Bölge Direktörü Martin Schüepp, “ICRC, sivillerin hayatlarını kaybettiği ve korkunç yaralanmalara maruz kaldığı ayrım gözetmeyen bombardımanı ve şehirlere, kasabalara ve yerleşim alanlarına yönelik patlayıcı silahlar kullanılarak gerçekleştirilen diğer yasa dışı saldırıları şiddetle kınıyor” dedi.

Schüepp ayrıca, “Hastaneler, okullar ve pazarlar gibi sivil altyapıları korumak ve sivilleri kurtarmak için tüm uygulanabilir önlemler alınmalıdır. Siviller için su kaynakları da korunmalıdır. Bunlar uluslararası insani hukuk kapsamındaki yükümlülüklerdir” uyarısında bulundu.

"YERLEŞİMLERE SALDIRILAR ARTIYOR"

27 Eylül’den bu yana, bölgedeki çatışmalarda, temas hattının her iki tarafında çok sayıda sivilin öldüğü ve yaralandığı bildirilen açıklamada, son günlerde nüfusun yoğun olduğu bölgelerde ağır ve patlayıcı silah kullanımında artış olduğuna dikkat çekildi:

“Ağır topçu ateşi ve füzeler de dahil olmak üzere havadan yapılan saldırılar nedeniyle hastaneler ve okullar gibi yüzlerce ev ve önemli altyapılar yok edildi veya hasar gördü. Yollar, elektrik, gaz ve iletişim ağları gibi diğer altyapılar da zarar gördü. Aileler güvenli bir barınak ararken, diğerleri gece gündüz şiddetten korunmak için yer altında ısıtılmayan bodrumlara çekildi.” Açıklamada sivil kayıplara dair bir sayı ise verilmedi.

MSB NEREDEN BİLDİRİYOR?

Öte yandan, çatışmalara doğrudan müdahil olduğu iddialarını reddeden AKP hükümeti, çatışmalara dair günbegün açıklama yapmayı ise ihmal etmiyor. Milli Savunma Bakanlığından (MSB) dün yapılan açıklamada “sahadan veriler” paylaşılması dikkat çekti. Açıklamada, “Azerbaycan güvenilir kaynaklarından alınan bilgilere göre, Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri bugüne kadar 22 yerleşim yerini işgalden kurtardı” ifadelerine yer verildi. Açıklamada şu ifadeler kullandıldı: “Cebrail ili ile Karahanbeyli, Aşağı Seyitahmetli, Mehdili, Aşağı Maralyan, Kuycak, Kend Horadiz, Çakırlı, Büyük Mercanlı, Şeybey, Taliş, Karkulu, Şükürbeyli, Yukarı Maralyan, Cereken, Daşkesen, Horovlu, Dejan, Mahmutlu, Caferabat, Sugavuşan ve Papı köyleri olmak üzere toplam 22 yerleşim yeri işgalden kurtarıldı”

Öte yandan dün bir videokonferansta konuşan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da, “Ermenistan daha fazla insanlık suçu işlemeden işgal ettiği toprakları derhal boşaltmalı, terör örgütleri ile iş birliğine son vermeli, bölgeye getirdiği paralı askerleri, teröristleri de bir an önce bölgeden çıkarmalıdır” açıklaması yaptı.

"ÇÖZÜM RAFA KALKIYOR"

Londra’daki Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nden (IISS) analistler Alexander Stronell ve Yohann Michel, Reuters’a yaptıkları değerlendirmede, çatışmaların, Dağlık Karabağ konusundaki anlaşmazlığa yakın vadeli herhangi bir çözüm olasılığını rafa kaldırıyor olduğu yorumu yaptı.

Topyekün bir savaşa dönüşmesi durumunda, Azerbaycan’ın açık bir avantajı olduğunu belirten IISS analistlerine göre, Ermenistan’ın 49 bir 100 askeri gücüne karşılık Azarbaycan’ın 81 bin 950 askeri gücü var.

İki analist de, Azerbaycan’ın “niteliksel ve niceliksel bir avantaja” sahip olduğunu ve havanın kontrolünü ele geçirerek ivme kazanmış göründüğünü söylerken, ancak herhangi bir bölgesel kazanımın ölçüsünden emin olmak için henüz çok erken olduğunun da altını çizdi.

Yohann Michel, Azerbaycan’ın en az 30-40 “düşman tankı”nı insansız hava araçlarıyla imha ettiğini, bu arada kendisine ait bazılarını da kaybetmiş olabileceğini söyledi. Ancak engebeli dağlık bölgeyi kontrol etmek için kendi piyadeleri, tankları ve zırhlı personel taşıyıcılarıyla ilerlemesi gerekeceğine dikkat çekti. (DIŞ HABERLER)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

NATO'dan Türkiye'ye: Karabağ'da tansiyonu düşürün

SONRAKİ HABER

Eğitim Sen: 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü Kutlu Olsun!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa