Vaka sayısı 60’a çıkan Ford Otosan Gölcük'te işçiler fazla mesailerle çalıştırılıyor
Ford Otosan Gölcük ve Yeniköy fabrikalarında koronavirüs vakalarının artmaya devam etmesine rağmen üretim hız kesmeden sürüyor.
Arşiv | Fotoğraf: Thomas Hawk/Flickr (CC BY-NC 2.0)
Arzu ERKAN
Kocaeli
Ford Otosan Gölcük ve Yeniköy fabrikalarında koronavirüs vakaları artmaya devam ederken üretim de hız kesmeden sürüyor. Vaka ve temaslı işçi sayısının artmasına rağmen üretim adedi ve bant hızının düşmediği fabrikada; üzerlerindeki iş yükünün artık katlanılamaz boyutlara geldiğini kaydeden işçiler, bir an evvel fabrikada üretime ara verilmesini gerektiğini vurguluyorlar. Fabrika yönetiminin vaka sayılarını açıklamanın ötesinde bir tutum almadığını, sendikanın ise yaşanan gelişmeleri seyretmekle yetindiğini aktaran işçiler, vakalar artarken fazla mesailerle çalıştırıldıklarını söyleyerek “Daha ne istiyorsunuz, canımızı mı” diyerek isyan ediyorlar.
"EVDE İZOLE EDİLEN İŞÇİ SAYISI AÇIKLANMADI"
Fabrika Genel Müdürü Haydar Yenigün’ün çevrimiçi gerçekleştirdiği toplantıda Ford fabrikalarındaki vaka sayılarına ilişkin bilgi verdiğini aktaran Ford işçisi, “Gölcük, Yeniköy, Eskişehir ve Sancaktepe fabrikalarında toplamda 92 vaka var diye açıkladı Haydar Bey. Bu vakaların 60 tanesi Gölcük fabrikasında, 6 tanesi Yeniköy fabrikasında, Eskişehir ve Sancaktepe’de ise 10’ar vaka var. Daha önce temaslı olup evde izole edilen işçi sayısını da açıklıyordu, bu sefer açıklamadı. Bu sayıyı bilmiyoruz. Hatta Haydar Bey’in açıkladığı bu rakam doğru mu, onu da bilmiyoruz. Bildiğimiz tek bir şey var. Ya virüsten ya da iş temposundan sağlığımızdan olacağız. Hatlar eksik elemanla yürüyor ama ne üretim adedi ne de hat hızı düşmüyor” diye konuştu.
"BU TEMPO ARTIK KATLANILMAZ BİR NOKTAYA GELDİ"
Test sonucu pozitif çıkan ve temaslı işçilerin karantinaya alınması nedeniyle tüm bölümlerde eksik sayı ile çalıştıklarını belirten Ford işçisi “Hepimizin iş yükü arttı, proses sayımız arttı. Yetmedi, fazla mesailerle çalışıyoruz. Şöyle düşünün: Hastalık nedeniyle bir hatta 20 kişi eksik. Sayı çıksın, hat yürüsün diye bu 20 kişi yerine günde 4 saat fazla mesaiye kalıyoruz. 8-4 çalışıyorsak akşam 8’de çıkıyoruz. Gece vardiyasında 12’de işe gelmemiz gerekirken akşam 8’de işe çağrılıyoruz. 4-12’de öğlen 12’de çağrılan arkadaşlarımız var. El insaf! Daha ne istiyorlar, canımızı mı? Başka açıklaması yok bunun. Bu tempo artık hepimiz için katlanılmaz bir noktaya geldi” şeklinde konuştu.
"EVE GİTTİĞİMİZDE YEMEK YİYECEK DERMANIMIZ KALMIYOR"
Fabrika genel müdürünün çevrimiçi toplantıda "İzin dönüşü vaka sayılarının artmasını bekliyorduk" yönünde bir ifade kullandığını dile getiren başka bir Ford Otosan işçisi “Bekliyordun, peki ne önlem aldın? Mola saatlerinde molaya çıkan işçilere ‘Sosyal mesafeyi koruyun’ demek mi önlem? Diyor ki Haydar Bey ‘Servislerde yeniden yüzde 50 kapasiteye geçeceğiz, araç bulduk ama şöfor bulamadık’. Yahu, Allah aşkına güldürmeyin bizi. Kocaeli’de servis kullanacak şöfor bulamadınız öyle mi? Yahu, bizim içerde posamız çıkıyor posamız. Eve gittiğimizde yemek yiyecek dermanımız kalmıyor. Bunca vaka varken bu fabrikayı durdurmak yerine hâlâ fazla mesai diye diretiyorsunuz. Tek bir derdiniz var, yıl sonunda hedefi tutturup diğer Ford fabrikaları arasında öne çıkmak. İşçi ölmüş mü kalmış mı sizin umurunuzda mı” dedi.
"VAKİT KAYBETMEDEN FABRİKADA ÜRETİME ARA VERİLMELİ"
Hem fabrika yönetimine hem de fabrikada örgütlü Türk Metal Sendikasına tepki gösteren Ford Otosan işçisi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yapılması gereken hiç vakit kaybetmeden fabrikada üretime 14 gün süre ile ara verilmesi, işçilerin ücretli izne çıkarılması. Ne bekliyorlar ya, bir işçinin ölmesini mi? Bu nasıl bir tutum? Bir fabrikada 60 vaka ne demek? Sendikacılar desen onlar tam deve kuşu. Ne bir açıklama, ne bir tutum alma. Bir de utanmadan, yalandan demişlerdi ki ‘Örgütlü olduğumuz fabrikalarda vaka çıkarsa çalışmaktan kaçınma hakkımızı kullanacağız’. 60 kişi onlar için yeterli değil demek ki! Yapılacak belli: Bu fabrikada üretim durmalı, tüm işçilere test yapılmalı. Sadece bu da değil, üretim hattında teması minimuma indirmeliler. Bu da üretim sayısını ve bant hızını artırarak olmaz. Sayıyı da hızı da düşürecekler ki temas en aza insin” şeklinde konuştu.