Mardin Barosu Başkanı İsmail Elik: Artık kanun devleti bile değiliz
Mardin Barosu Başkanı İsmail Elik, baro seçimlerinin ertelenmesi kararını "kabul edilemez" olarak değerlendirdi. Elik, hükümetin “Barolarda belirsizlik yaratmak” istediğini söyledi.
İsmail Elik | Fotoğraf: MA
Mardin Barosu Başkanı İsmail Elik, hükümetin baro seçimleri ile Türkiye Barolar Birliğine (TBB) gönderilecek delegelerde istediği sonucu alamaması üzerine baro seçimlerinin ertelenmesi kararı aldığını belirterek, “Barolarda belirsizlik yaratılmak” istendiğini söyledi.
Mezopotamya Ajansından Ahmet Kanbal’a konuşan İsmail Elik, “Normlar hiyerarşisinde kanunlar genelgelerin çok çok üstündedir. Genelgeler ile kanunun amir hükmü değiştirilemez. Uygulanmaması diye bir karara hükmedemez. Ancak bu genelgelerin içinde siyasi partilere ilişkin toplantı yapılabileceği, AVM’ler açık iken, birçok toplanma yerlerine ilişkin yasaklama yönünde bir karar yokken sanki koronavirüs sadece avukatlara bulaşıyor ya da avukatlar bulaştırıyor gibi bir anlam çıkarılacak şekilde böyle bir karar almaları kabul edilemez bir durumdur” dedi.
"İSTENİLEN SONUÇ ALINAMAYINCA..."
Yüksek Seçim Kurulunun almış olduğu iki ayrı karar olduğunu dile getiren Elik, “Bu kararların alınması da çok ilginç. Birinde diyor ki; ‘Baroların genel kurulları ve sivil toplum örgütleri İl Hıfzıssıhha Kurulu raporuna göre seçimleri ertelenir. Hemen ardındaki kararda da siyasi partilerin kongrelerini yapmalarında herhangi bir sakınca yok.’ Anlamı şudur; ‘Biz istediğimizin kongresini yaptırırız. İstediğimizin kongresini yaptırmayız.’ Muhtemelen baro seçimlerinde ve dolayısı ile birlik seçimlerinde istenilen sonucun alınamayacağı gözlemlendi. Bunun için de baro seçimlerini son dakikada bu yöntemle yasaya aykırı bir biçimde ertelediler. Şimdi belirsiz bir süreç vardır. Bu tedbirlerde aralık ayına kadar bir yasak var. Aralık ayına kadar bir faaliyetin olamayacağı belirtiliyor. Ama baronun normal şartlarda yapması gereken faaliyetleri var. Bunlar da kapsam içinde ise barolar ve sivil toplum örgütlerinin yapabileceği hiçbir faaliyet de yapılamaz” diye konuştu.
"DELEGE SAYISINDA SIKINTI YAŞANMIŞ OLABİLİR"
Seçimlerin ertelenmesinin İstanbul’da kurulan 2 No’lu baronun TBB’ye delege göndermesinin önünü açmak için yapıldığı yönündeki tartışmalarına da değinen Elik, şunları söyledi: “İstanbul’da kurulan 2 No’lu baronun ilk olarak kanunda belirtilen imzaya ulaşıp ulaşmadığını bilmiyoruz. İmzası olanların İstanbul avukatları olup olmadığını, kaçının kamu avukatı ya da başka bir yerden gelip gelmediğini, kanuna karşı bir hile yapılıp yapılmadığını bilmiyoruz. Barolar Birliğinin bunu incelemesi gerekirken, kanunda belirtilen hiçbir sürece uyulmadan bir kuruluş gerçekleştirdiler. Muhtemelen istedikleri sayıda yeni baro kurulamadığı için delege sayısında bir sıkıntı yaşandığından bu saikle de hareket etmiş olabilirler. Diğer barolarda da bir belirsizlik yaratıp, ilerde bir kanun değişikliği ile şapkadan bir tavşan çıkarabilirler.”
"ARTIK KANUN DEVLETİ BİLE DEĞİLİZ"
Çoklu Baro Yasası’nın Anayasa’ya aykırı olmasına rağmen kabul edilmesi, baro seçimlerinin yasaya aykırı olarak ertelenmesi ve yine İstanbul’da 2 Nolu Baronun kuruluş sürecinde yasaya aykırılıkların olmasını değerlendiren Elik, “Türkiye’de şu anda olan biten hukuk devleti bir yana artık kanunlara da uyulmuyor. Bu hukuk güvenirliliğini ortadan kaldırır. Öngörülebilirlik ortadan kalkar. Yürürlükte olan kanunda hiçe sayılarak bunlar yapılmıyorsa artık kanun devleti bile değiliz. Sadece barolar için değil kişiler ve diğer sivil toplum örgütleri için de durum böyledir” dedi.
Elik, “Bizim için süreç devam ediyor. 10-11 Ekim’de kurulumuzu yaparak gerekli girişimleri yapacağız. Eğer ilçe seçim kurulu buna ilişkin sandık kurmasa gerekli tedbirleri almasa, kendileri suç işlemiş olurlar, kanuna aykırı davranmış olurlar. Buna ilişkin de girişimlerimiz olacak” diye ekledi. (HABER MERKEZİ)
