08 Ekim 2020 00:55

Van'da ölümlere rağmen sınır ticareti yapan köylüler: Gitmezsen aç kalırsın!

Van’da sınır ticareti yapan Şefik Bağa, İran tarafından açılan ateş sonucu öldürüldü. Şefik Bağa’nın kuzeni Mehmet Ali Bağa "Askerimizde oradaydı. Cenazeyi almaya gittik, asker hiç çıkmadı" dedi.

Şefik Bağa | Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İnanç YILDIZ
Diyarbakır

Van’ın İran sınırında bulunan Yukarı Çilli köyünde sınır ticareti yapan Şefik Bağa, önceki gün İran tarafından açılan ateş sonucu yaşamını yitirdi. 16 Temmuz’da da aynı şekilde 15 yaşındaki oğlu A. Bağa ağır yaralanmıştı. Bağa’nın yakını Mehmet Ali Bağa (50), “İbrahim Baykara öldürüldükten sonra insanlar gitmeye devam etti. İnsanlar açtır açtır. Adam biliyor, yasaktır ama işi, gücü yok. Gitmezsen aç kalırsın” dedi. İHD Van Şube Başkanı Murat Melet, her iki tarafında sınırdaki kişinin kim olduğunu bildiğini belirterek, yaşananlar için etkin bir soruşturmanın yürütülmesini istedi. 

Van Çaldıran Yukarı Çilli (Çilya Joré) Mahallesinde 16 Temmuz’da açılan ateş sonucu 15 yaşındaki A. Bağa ağır yaralandı. Önceki gün ise A. Bağa’nın babası Şefik Bağa aynı şekilde yaşamını yitirdi. Bu yıl Van’ın sınır hattında açılan ateş sonucu ölüm ve yaralanmalar ilk değil. Yine aynı köyde 6 çocuk babası İbrahim Baykara’da (46), 3 Ağustos’ta sınırda yaşamını yitirmişti. 14 Haziran’da ise Başkale’ye bağlı sınır hattında bulunan Kaşkol (Qaşqol) Mahallesi’nde de Erhan Görür (20) yaşamını yitirmiş, Saim Yılmaz ise yaralanmıştı. Yaşanan ölüm ve yaralanmalar İran ve Türkiye tarafından askerlerce açılan ateş sonucunda yaşandığını iddia edildi. Diğer yandan ise sınır ticaretin yapıldığı bölgede her yıl gerek Türkiye gerek ise İran tarafında çok sayıda kişi yaralandı ve yaşamını yitirdi. 

SINIRIN ÖBÜR TARAFINDAN VURULMUŞ

Evrensel’e konuşan Şefik Bağa’nın amcasının oğlu Mehmet Ali Bağa (50), “Gündüzdü, gece olsaydı bilemezlerdi belki kim olduğunu. Şefik, çobanlara ‘sınıra gidelim, İran’dan bu tarafa gelecekler’ demiş. Sonra bakmaya gitmişler. İran sınırından gelenleri alacaktı. Sınırı geçmemiş, İran tarafından vurulmuş. Askerimizde oradaydı. Cenazeyi almaya gittik, asker hiç çıkmadı, ‘ne var, ne olmuş’ demedi. İran askeri de bizim askerimize yakındı. Cenazemizi aldık aşağı indik, amcaoğlum gidip karakola, ‘Yakınımız İran tarafından vurulmuş’ diye sordu, ‘haberimiz yok’ dediler. Bence ikisi de anlaşmalılar” diye konuştu.

İNSANLAR GİTMEYE MECBUR KALIYOR

Sınır ticareti yaptıklarını her iki tarafın askerinin de bildiğini söyleyen Bağa, “Sürekli vuruyorlar. Bizim köyde en az 4-5 kişiye öldürdüler. Devlet de biliyor bu insanlar mağdur ve sınırda gelip gidiyorlar. Ama razı olmuyorlar. Tarlaya giderken de koyun otlatmaya giderken de zorluk çıkarılıyor” dedi. 

Bağa’nın 40-50 bin lira borcu olduğu için gittiğini belirten Bağa, “Zengin olsa hayatta gitmezdi oraya. Bu adam borç yapmış. Bildiğiniz gibi değil. Paran olmadıktan sonra sana kimse hayvan vermez ki. Baya borcu varmış. Burada herkes sınıra gidiyor. Adam gitmek istemiyor ama mecbur kalıyor. İbrahim Baykara öldürüldükten sonra insanlar gitmeye devam etti. İnsanlar açtır açtır. Adam biliyor, yasaktır ama işi, gücü yok. Benim 10 tane çocuğum var. Aylık geçineceğim param olsaydı, ben hayatta bu işi yapmazdım. Kendime o parayla idare ederdim. Gitmezsen aç kalırsın” dedi. 

İHD: SINIRDAN BİR SİNEK DAHİ UÇSA HABERLERİ OLUYOR, SAĞ GÖZALTINA ALINABİLİRDİ

Evrensel’e konuşan İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şube Başkanı Murat Melet, “Türkiye bu olayları acil bir şekilde araştırmalıdır. Şefik Bağ, Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşıdır. Devlet kendi vatandaşın can ve mal güvenliğinden sorumludur. Böyle bir yasa var. Umarız birkaç gün içinde bu olaya dair bir açıklama yapılır ve soruşturma başlatılır” dedi. 

Türkiye İran sınırında bu tür ölümlerin fazla gerçekleştiğini ifade eden Melet, “Güvenlik tedbirleri alırken her iki tarafta son dönem teknolojinin gelişmesiyle sınırda kimin olup olmadığını biliyor. Sınırda birkaç metrede bir kalekollar, gözetleyen dronlar, heronlar var. Sınırda bir sinek dahi uçsa haberleri oluyor. Ki bunu hükümet yetkilileri kendileri de dile getirdiler. Hal böyleyken bir köylünün, çobanın, sivil vatandaşın ve mültecinin ayırt edilmemesi imkansızdır. Fakat burada bir ihmal var. Gerek İran’ın gerek ise Türkiye’deki güvenlik güçlerinin bazen oradaki komutanın keyfi davranışlarından kaynaklanıyor. Şefik Bağa sınırı geçmiş olsa da İran askerleri tarafından sağ yakalanıp gözaltına alınabilirdi. Şimdi hal böyleyken iki taraftaki köylülere bir gözdağı vermek için maalesef insanların yaşamına son veriyorlar. Bazen de kendi aralarında o insanları hedef noktasına getiriyorlar” diye konuştu. 

ETKİN VE HIZLI SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMELİ

Sınır politikalarının dünyanın her yerinde belli olduğunu belirten Melet, şunları dile getirdi: “Eğer bir sınır ihlal edilirse ve bu kişi silahsızsa o kişi sağ salim teslim alınmalıdır. Silah varsa bile öncelik olarak kişi teslim alınmalıdır. Ama bugüne kadar buna benzer birçok olayın gerçekleştiğinin tanıkları olduk ve kamuoyu bunu net bir şekilde biliyor. Biz sınırlardaki politikaların yetersizliği yönetememe sorunundan kaynaklı insan ölümlerinin yaşandığını söylüyoruz. Yoksa eğer ülkelerdeki iktidarlar yönetebilseler sınırlarda insanlar yaşamlarını yitirmeyecekler. Ama aksi taktirde eğer vatandaşın İran devleti tarafından vuruluyorsa, dünden beri ne hükümet yetkilileri, ne de Van Valiliğinden herhangi bir açıklama yok. Bu ülkedeki vatandaşlara verilen değeri ortaya koyuyor. Sizin bir vatandaşınız komşu bir ülkenin vatandaşı tarafından vurulacak buna dair bir açıklama, İran’a bir çağrı ve diplomasi yapmayacaksınız, burada bir sorun vardır. Bizim çağrımız başta Şefik Bağa olmak üzere sınırda yaşamını yitiren bütün insanların ölmesinin etkin ve hızlı bir şekilde soruşturularak yargı önüne çıkarılmalıdır. Diğer yandan İran devleti Şefik Bağa ölümüyle hesap vermelidir. Yoksa sınırda bundan sonra fazla daha fazla kişinin ölmeyeceğini kimse söyleyemez. Çağrımız bir an önce bu yaralanma ve ölüm vakaları açık bir şekilde netleştirilmeli, kamuoyu vicdanen rahatlatılmalıdır.”

 

ÖNCEKİ HABER

Kapı Aralığından gerçeği fısıldayan dizeler

SONRAKİ HABER

EBA TV saatinde tarlada çalışan çocuklar: Okulu kurtuluş olarak görüyordum

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa