09 Ekim 2020 10:44

Kırtasiye ve okul araç gereçlerinde kullanılan malzemelere dikkat

TMMOB Kimya Mühendisleri Odası tarafından yapılan açıklamada kimi kırtasiye malzemeleriyle okul araç ve gereçlerinde tehlikeli katkı maddeleri kullanıldı, dikkatli olunması gerektiği ifade edildi.

Paylaş

Yeni eğitim döneminde okula yeni başlayan 2,5 milyon öğrenciyle birlikte 20 milyona yakın öğrenci yüz yüze eğitim ile ders başı yapmaya hazırlanıyor.

TMMOB Kimya Mühendisleri Odası tarafından yapılan açıklamada öğrencilerin tükettiği gıdalar kadar, kullandıkları eşyaların da güvenli olması gerektiği belirtilerek; “Öğrencilerin kullanacağı kırtasiye malzemelerindeki kimyasal risklerin değerlendirilmesi ve önlemlerin alınması gerekmektedir. Her yıl olduğu gibi bu yıl da, bilinçsizce yapılan kırtasiye alış verişi sonucunda öğrencilerin sağlığını bozabilen tehlikelere dönüşebilmektedir. Hangi malzemeden yapıldığı belli olmayan, maruziyet sınır değerini aşan kimyasal madde katkılı kırtasiye ürünleri, çocuklarımızın sağlığını tehlikeye atmaktadır. Raflarda yerini alan ucuz, hangi maddelerden yapıldığı ve içeriği belli olmayan ve maruziyet sınır değerini aşan kimyasal madde katkılı, kalem, silgi, su matarası beslenme çantası gibi kırtasiye malzemeleri, ayakkabı, okul giysileri öğrencilerin sağlığını ciddi biçimde tehdit etmektedir. Kırtasiye malzemeleriyle okul araç ve gereçlerinde fitalatlar (katkı maddesi olarak), azo boyarlar (moleküler yapısında (-N=N-) azo grubu bulunan ve bireşim yoluyla üretilmiş sentetik organik bileşiklerdir) ve bazı ağır metaller kullanılmaktadır. Gıdalarının konduğu plastik beslenme çantaları ve suluklar da eğer uygun malzemeden imal edilmedilerse büyük risk oluşturmaktadır” denildi.

“KANSER VE NÖROLOJİK SORUNLARA YOL AÇABİLİR”

Katkı maddelerinin plastiğin sert ve kırılgan özelliğini yumuşatmak ve bazı malzemelerde bulunan boya ve kokuların uzun süre dayanmasını sağlamak amacıyla kullanılan toksik kimyasallar olduğunun altı çizilen açıklamada şöyle denildi; “Tükürük ve ter yolu ile vücuda geçerek endokrin sisteme ve karaciğere zarar vermektedir. Azo boyar maddeleri ise doğal, rejenere ve sentetik elyafların boyanmasında ve renklendirilmesinde kullanılmaktadır. İki binden fazla çeşidi vardır. Bu durum kullanım alanını genişletmektedir. Azo boyar madde ile işlem görmüş malzemelerin uzun süreli ve vücut ile temas hali sonrasında insanlarda bazı kanser türlerine ve karaciğer hastalıklarına yol açtığı ve mutajenik etkiler yaratığı bilinmektedir. Yine aynı şekilde antimon, arsenik, baryum, kadmiyum, nikel, krom, kurşun, civa ve selenyum gibi ağır metaller de değişik amaçlarla okul malzemelerinde kullanılmaktadır. Maruziyet sınır değerlerinde verilen limitlerin aşılması durumunda ter ve tükürük yolu ile vücuda taşınan bu maddeler vücutta birikmekte ve vücuttaki yararlı minerallerle yer değiştirmektedir. Bu durum da insanlarda bazı kanser türlerinin görülmesinde ve bazı nörolojik sorunların ortaya çıkmasında önemli bir rol oynamaktadır.”

“155 BİN NUMUNE ÜZERİNDE YAPILAN DENEYLERİN NEREDEYSE YARISI OLUMSUZ ÇIKTI”

Yine sanayide boya inceltmek amacıyla kullanılan ve çok çabuk buharlaşabilen (uçucu) toluen, xylen, aseton, benzen, trikloretan, perkloretilen, halojenli hidrokarbonlar ve benzeri maddelerin yapıştırıcı malzemeler olarak Sağlık Bakanlığının "Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunması Hakkında Yönetmelik" gereğince yasaklamasına rağmen kullanıldığına işaret edilen açıklamada; “Yukarıda saydığımız bu tehlikeli kimyasalların bazıları 2015 yılında Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan "Bazı Tüketici Ürünlerinin Tehlikeli Kimyasal Madde İçeriğine Yönelik Piyasa Gözetimi ve Denetimine İlişkin Tebliğ" ile sınırlandırılmıştır. Bu gelişmelere rağmen piyasa denetimleri yeterli gelememektedir. 2019 yılında Ticaret Bakanlığı almış olduğu 155 bin numune üzerinde yapılan deneylerin neredeyse yarısı olumsuz çıkmıştır” denildi.

Hangi ürünlerde ne tür riskler var?

  • Pastel boya, suluboya, oyun hamuru, silgi ve diğer boyalar: Bu ürünlerde kanserojen olduğu için yasaklanan azo boyarmaddeler ve plastik ürün, baskı ve boyalarda yumuşatıcı olarak katılan fitalatlar kullanılabiliyor. Aynı zamanda kanserojen olan fitalatlar, insanlarda ve hayvanlarda hormon sistemine zarar veriyor. Ayrıca astım ve üreme bozukluğuna da neden olan bu kimyasal, pastel boyalarda da bulunabiliyor. Çocuklarda sinir, bağışıklık sistemini tahrip eden ağır metaller de boyalar içerisinde tespit ediliyor. Kanserojen boyarmaddeler ise deri ile temas sonucu deri tarafından direkt emilmektedir.
  • Makas, kalemtıraş, zımba: Öğrencilerin hemen her gün kullandığı bu ürünlerde, ağır metaller ve fitalatlar kullanılabileceğinden test edilmesi önemlidir. Nikel, alaşım numunelerin kaplamasında, korozyona karşı direncinin artırılmasında ve sertliklerinin artırılmasında kullanılan bir metaldir. Uzun süre nikel içeren aksesuarlarla temas halinde olmak ciltte tahrişe ve alerjiye neden olmaktadır.
  • Çanta, beslenme çantası, kalem kutusu, matara ve kaplıklarda da fitalatlar, azo boyarmaddeler, alerjen boyarmaddeler ve kanserojen boyarmaddeler bulunabiliyor. Kanserojen oldukları için yasaklanan poliaromatik hidrokarbonlar (PAH) ve tekstilde buruşmazlık, çekmezlik apresi, boya ve baskının korunmasında kullanılan formaldehit, çantaların taşıdığı risklerindendir. Alerji, tahriş, egzama ve akciğer kanserine neden olan bu kimyasal; önlük, pantolon ve çorap gibi tekstil ürünlerinde de bulunabilmektedir.
  • Kırtasiye malzemesi ve gereçleri satın alırken ürün üzerinde TSE ve CE işaretlerinden en az birinin olmasına dikkat edilmelidir. Çocukların kullanacağı mataralar, şişeler ve beslenme çantalarının plastik olmamasına dikkat edilmeli, kokulu ve boyalı ürünlerden kaçınılmalıdır. Solvent bazlı kalemler kesinlikle satın alınmamalı, satın almada su bazlı veya alkol bazlı kalemler tercih edilmelidir. Yapıştırıcı alımında da içerinde uçucu madde olan yapıştırıcılar kesinlikle satın alınmamalıdır.

Özellikle velilere, sırt ve beslenme çantalarında üreticisi belli ve üzerinde ‘CE‘ işareti olan ürünleri tercih etmelerini önem arz etmektedir çünkü çocukların yiyecekleri bu ürünlerde saklanıyor ve bunlara temas etmektedir. Bu temas sonrasında güvensiz ürünlerdeki kanserojenlerin çocuklara geçmesi söz konusu olabilir. Suluklarda benzen ve türevi içermeyen ürünlerin tercih edilmelidir.Oyun hamurlarında "CE" işaretinin bulunması ve  üç yaşından küçüklere bu hamurların verilmemesi gerekmektedir. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

EMEP: Unutmayacağız, mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz

SONRAKİ HABER

Zonguldak'ta 62 madencide koronavirüs tespit edildi, üretim devam ediyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa