09 Ekim 2020 14:46

Karadolap Spor Yöneticisi Bektaş Çiçek: Amatör sporun durumu Türkiye'nin fotoğrafı

Koronavirüs salgını özelindeki sorunlardan yola çıkarak amatör futbol kulüplerinin durumu, sıkıntıları ve çözümleri üzerinde durduğumuz dosyamızın ilk konuğu Karadolap Spor Yöneticisi Bektaş Çiçek.

Fotoğraf: Pexels

Paylaş

Özgür GÜLTEKİN

Koronavirüs salgını tüm dünyada bütün spor organizasyonlarını farklı şekillerde sekteye uğrattı. Futbol da dünya çapında devasa organizasyonların düzenlendiği spor dalı olması sebebiyle pandemiden hem en çok etkilenen hem de üzerine en çok tartışma yürütülen konulardan biri durumunda. Türkiye'de pandemi ile sporcu ve taraftar sağlığı tartışması ağırlıklı olarak Süper Lig üzerinden dönse de işin görünmeyen kısmında fazlası var.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), 23 Eylül'de aldığı kararla amatör liglerdeki müsabakaları ekim ayı sonuna kadar erteledi. Amatör sporcuların ve kulüp yöneticilerinin pek çoğu karara itiraz ederek faklı bir yönteme başvurulmasını talep etti. TFF'nin kararını açıkladığı günün ertesinde Riva'daki tesislerin önünde toplanan yüzlerce amatör futbolcu "8 aydır açız" diyerek protesto eylemi düzenledi, müsabakaların oynanmasını talep etti. Daha sonra Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ile görüşen futbolcular, "sorunlarının çözüleceği" sözünü de aldı ancak henüz konuya dair bir gelişme yaşanmadı.

Pandemi süreci öncesinde sadece meraklısının ilgilendiği amatör futbol kulüplerinin tek derdi koronavirüs salgını değil tabii ki. Ülkede spora ve futbola dair hakim olan "günü kurtarma" ve "kısa yoldan kâr elde etme" zihniyeti, amatör branşlarda çok daha yakıcı sonuçlara yol açıyor.

Bu dosyamızda koronavirüs salgını özelinde yaşanan sorunlardan yola çıkarak amatör futbol kulüplerinin durumu; sporcuların, antrenörlerin, diğer bileşenlerin yaşadığı sıkıntılar ve pek tabii çözüm önerileri üzerinde durmaya çalıştık.

Dosyanın tüm yazıları için tıklayın
AMATÖR FUTBOL VE PANDEMİ

Dosyadaki ilk konuğumuz İstanbul Alibeyköy Karadolap Spor Kulübü Yöneticisi Bektaş Çiçek.

Karadolap Spor Kulübü logosu.

Karadolap, bugüne kadar uyuşturucu karşıtlığından ırkçılık karşıtı kampanyalara kadar farklı sosyal konularda takındığı ilerici tavır, sporun çocuklarla gençlerin eğitimindeki önemine dair yaptığı vurguyla sadece bir futbol kulübü ya da okulu olmanın ötesine de geçmiş durumda.


"AMATÖR SPORUN DURUMU ADETA TÜRKİYE'NİN FOTOĞRAFI"

Bektaş ÇİÇEK
Karadolap Spor Kulübü Yöneticisi

Koronavirüs salgını dolayısıyla amatör lig müsabakaları ertelenince, basında en çok öne çıkan haberler futbolcuların paralarını alamaması oldu. Amatör liglerde oyanayarak bu işten para kazanan futbolcular var, bu süreçte haberler daha çok onların üzerinden yapılıyor, onların da sesi daha yüksek çıkıyor.

Karadolap Spor Kulübü olarak bizim parayla oynattığımız futbolcumuz yok, dolayısıyla maçların oynanması sebebiyle paralarını alamamaları gibi bir durum da yok. Bizim futbolcularımız zaten hayatını idame ettirebilmek için başka işlerde çalışıyor, oyuncularımızla aramızda herhangi bir para ilişkisi yok.

"SPORU YÖNETENLER SUDAN ÇIKMIŞ BALIĞA DÖNDÜ"

Pandemi döneminde yapılması gereken, amatör lig müsabakalarının, daha önceden belirlenmiş, temizliği ve güvenliği sağlanmış sahalarda oynatılmasıdır. Belediyelerin sahaları var, maçlar görece daha iyi durumda olan bu sahalarda oynatılabilir. Ayrıca burada gerekli temizlik ve güvenlik şartlarını sağlayabilecek personel de belediyeler tarafından tahsis edilebilir. Ancak şunu da belirtmek gerek, bu küçük bir organizasyon değil. Bir maç için bizim dışımızda hakem, saha komiseri, sağlık personeli ve hatta seyirci gibi bir araya gelecek çok sayıda bileşen var. Amatör maçlarda seyirciye “maça gelme” demek kolay değil, seyirciyi sahadan uzak tutacak gerekli güvenlik önlemi de çoğu sahada alınamayabilir.

Ayrıca profesyonel liglerde tüm kulüp mensuplarına maçlardan önce Kovid-19 testi yapılıyor ve bu testlerin maliyeti bir amatör kulüp için çok yüksek. Burada test maliyetini federasyonun karşılaması yönünde bir talep dillendiriliyor. Ancak bununla bitmiyor tabii, bir de takımların maçın oynanacağı sahaya ulaşım problemi var. Bu noktada da belediyelerin ulaşım araçları tahsis edilebilir. Amatör ligler ancak bu koşullar sağlanabilirse oynatılabilir.

Biz şu anda antrenman yapamıyoruz, tesiste neredeyse hiç faaliyet yok. Bölgesel Amatör Lig’e (BAL) katılacak kulüpler antrenman yapıyor. Onların da hedefi zaten profesyonel olmak ya da 3’üncü lige çıkmak vs. Ancak orada da kaç tane takım bu liglere katılabilir ya da haftalık yapılan Kovid-19 testlerinde herhangi bir futbolcunun sonucu pozitif çıkarsa nasıl önlem alabilirler, bunlarla ilgili kimsenin fikri yok. Federasyon bize, “Sağlık Bakanlığı ligleri oynatmamamız yönünde tavsiye verdiği için oynatmıyoruz, bu sorumluluğu alamayız” dedi. Pandemi öncesinde amatör liglerde haftada 200’den fazla maç oynanıyordu ve çok yüksek bir insan sirkülasyonu vardı. Ben federasyonun oynatma kararı alabileceğini düşünmüyorum çünkü bu koşullarda kontrolü sağlamak onlar için çok zor.

Spor federasyonları bu tip pandemi koşullarıyla daha önce karşılaşmadıkları için nasıl bir yol haritası çizeceklerine uzun süre karar veremedi. Şu anda sudan çıkmış balığa döndüler ve herkes topu birbirine atıyor.

"AMATÖR TESİSLER TEMEL İHTİYAÇLARDAN BİLE YOKSUN"

Amatör tesislerin fiziksel koşulları da çok kötü. Birçok tesiste tuvalet ya da duş yok, olan tuvaletler tıkanmış durumda, su akmıyor, elektrik tesisatı yeterli değil, personel eksikliği var. Buralarda temizliğe dikkat ederek soyunmak, duş almak, hazırlanmak mümkün değil. Yani böylesi temel problemleri bile çözemeyen federasyon, bu salgın koşullarında gerekli şartları sağlayamaz diye düşünüyorum.

"SPORCU SAKATLANDIĞINDA AMBULANS BULAMIYORUZ"

Sporcu sağlığı için gerekli müdahaleyi yapacak ekipman ve personel eksiği de çok büyük bir sorun. Maç esnasında oyuncu sakatlandığında ambulans çağırıyorduk fakat gelmiyordu. Federasyon son iki yıldır başlattığı uygulama ile sağlıkla herhangi bir şekilde ilgisi olan (sağlık personeli olması şart değil) kişileri maç başı ücretle sahalarda görevlendirmeye başladı. Bu kişiler sporculara ilk müdahaleyi yapmak üzere maç esnasında orada bulunuyor ancak ellerindeki ekipman çok yetersiz. Çantalarında iki fıs fıs, su, iki yara bandı var sadece. Federasyona bu durumu ilettiğimizde ise bize verdikleri yanıt “Personel sizin sahanıza geliyor, çantayı da siz doldurun” oldu. Ancak biz çoğu zaman buz bile bulamıyoruz. Biz bulunduğumuz tesisin aynı zamanda işletmesini de yapıyoruz ve bize bu ay gelen elektrik faturası 4 bin lira. Maddi olarak herhangi bir yerden destek ya da indirim de almıyoruz. Masraflar çoğaldı, çalışan sayısını azaltmak zorunda kaldık, gelirimiz düşük. Dolayısıyla sağlık ekipmanına ve sağlık personeline yatırım yapamıyoruz.

"AMATÖR SPORUN YÖNETİM KURULLARI KİRLİ İLİŞKİLER İÇERİSİNDE"

Amatör ligler dışarıdan göründüğü gibi değil, çok kirlenmiş bir yer. Bugün maçların oynatılması talebini yüksek sesle dillendiren arkadaşların çoğu para alamadıkları için isyan ediyorlar. Bir açıdan bakınca haklı olabilirler ancak amatör diye nitelendirilen bir sporun para ilişkisi içerisinde yürütülmesi de başka bir tartışma konusu.

Burada meseleyi sadece kulüplerde oynayan sporcular üzerinden tarif etmeye çalışmak hata olur. Amatör sporun yönetim kurulları çok kirli ilişkiler içerisinde. Geleceğe dönük karar alan ya da projeleri bulunan bir yönetim anlayışı yok, bugün kurulu düzenin devamından yanalar. Yıllardır amatör futbola hiçbir yatırım yapılmıyor.

"KÂRIN, RANTIN YÜKSEK OLDUĞU YERDE MAÇLAR OYNATILIYOR"

Sonuç olarak karşımızdaki tablo şu: Profesyonel ligler oynatılırken amatör liglere “oynamazsanız bir şey olmaz” demenin arkasında maddi kaygılar yatıyor. Kârın, rantın yüksek olduğu yerde maçlar oynatılıyor. Amatör sporun durumuna baktığınızda da Türkiye’nin fotoğrafını görüyorsunuz.

Ben amatör futbolcu iken Almanya’da da oynadım ve orada sporcu teşvik ediliyordu. Federasyon, kulüplerden antrenör adayı istiyor ve gönderirsen maddi yardımda bulunuyordu. Bizim ülkemizde ise amatörlük teşvik edilmiyor. Antrenör yetiştirmiyoruz. Antrenörlük sertifikası olan pro lisansı almak üzere kursa gitmek isteyenler 40 bin lira ödemek durumunda kalıyor. Eskiden amatör futbolcular tribünde maçları ücretsiz izleyebiliyordu, o bile kaldırıldı. Halbuki en basitinden amatör sporculara eğitimde, ulaşımda, sosyal tesislerde kolaylık veya indirim sağlanmalı. Ancak buna dair hiçbir planlama yok.

Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu’nun kasım ayında seçimi olacaktı. Geçmişte beraber çalışmış olan iki aday var. Adaylardan biri Ali Düşmez, diğeri de Fikret Sivri. İki aday da seçim propagandalarını AKP’ye yakınlık üzerinden yürütüyorlar. Spora ve amatör branşlara dair ciddi bir planları yok ve bunlar maalesef amatör sporu yönetmeye talip olan kişiler.

ÖNCEKİ HABER

İzmir Tabip Odası: Emeğimizi değersizleştirmekten vazgeçin!

SONRAKİ HABER

Almanya’da kamu çalışanlarının uyarı grevleri devam ediyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa