10 Ekim 2020 23:46

Gülsuyu ve Gülensu'da dönüşümün mahalleliye dönüşü: Hak kaybı!

Gülsuyu ve Gülensu mahallelerinde yaşayanlar yıllardır mahallenin yeniden inşa edileceğini duyuyor. Mahalleli kimsenin hakkının yenilmediği, mahallelinin mahallede kaldığı yerinde dönüşüm istiyor.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Her şey 2004 yılında başlamıştı. O dönem Gülsuyu ve Gülensu mahallelerinin muhtarları olan Ali Rıza Kocabey ve Sabri Şakar’a sarı zarfla gelen “Devletten gelen bir karar” gerginlik yaratmıştı muhtarlık bürosunda. Zarfın içinde İstanbul Maltepe’de bulunan Gülsuyu Mahallesi için hazırlanmış olan “E5 Kuzeyi Nazım İmar Planı” vardı.

Gülsuyu ve Gülensu mahallelerinde yaşayanlar yıllardır mahallenin yıkılıp yeniden inşa edileceğini duyuyor. Uzunca zamandır mahallede tartışılan bu yapılaşma sorunu, gelinen noktada mahalleli ve belediyeyi karşı karşıya getirmiş. Kentsel dönüşümle ilgili mahallelinin taleplerini konuşmak üzere mahallede yaşayan insanlardan ve derneklerden görüşler aldık.

"PLAN MAHALLENİN İHTİYAÇ VE TALEPLERİNDEN UZAKTI"

Mahallede çalışma yürüten derneklerden biri olan GÜLDAM Dernek Başkanı Yücel Demir, “Bu mesele 2004 yılında gelen bir zarfla başladı” diyor, o dönem gelen planın üstüne saha çalışması bile yapılmamış bir plan olduğunu şu örnekle dile getiriyor Yücel; “Planda mahallemiz için 7 tane kütüphane belirlenmişti, sırf bu bile planın mahallelinin güncel ihtiyaçları, taleplerine ne kadar uzak ve yalnızca göstermelik sosyal alanlarla donatılmış bir plan olduğunu gösteriyordu bize.”

Gülsuyu Gülensu Güzelleştirme Derneği Başkanı Çetin Armutlu önemli bir düzeltme yapıyor: “2004 yılında bu plan ‘yerinde dönüşüm’ olarak ifade ediliyordu. Yani bu mahallede yaşayanlar yerinden edilmeyecek ve dönüşüm bu şekilde gerçekleşecekti. 2010’lu yıllarda planın adı ‘kentsel dönüşüm’ oldu. Bizler o zamandan beri bunun yerinde dönüşüm olması noktasında ısrarlıyız” diyor.

2004 yılında gelen bu planla birlikte mahalleli refleks gösterip üç gün içerisinde 7 bin dilekçe toplayarak planın durdurulması için büyükşehir belediyesine başvurmuş. Mahallede çeşitli bölgelerden toplamda 39 itiraz davası açılmış. Büyükşehir belediyesi gelen tepkiler üzerine birkaç değişiklik yaparak tekrar bir plan sunmuş ancak bu plana da tepki gelince tekrar plan rafa kalkmış.

"İNSANLAR CHP’NİN HALKTAN YANA PLAN UYGULAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORDU"

GÜLDAM’dan Yavuz Akdeniz, “O dönem Büyükşehir ve ilçe belediyesi AKP elindeydi. İlçe belediyesi 2008’ de CHP’ye geçince insanlarda bu plana dair bir umut oluştu. O dönem Belediye Başkanı Mustafa Zengin’in başlattığı planı bugün Belediye Başkanı Ali Kılıç devam ettiriyor. 2004’te mahallede oluşan birliktelik tam da bu dönemlerde dağılmaya başladı. Çünkü insanlar CHP’nin daha demokrat ve halktan yana planlar uygulayacağını düşünüyordu” diyor.

Mahalle halkından Abidin Sarı, “CHP ‘yerinde dönüşüm’ tabirini kullanıyor ancak somut olarak dönüşümlerin böyle olmadığını kentsel-rantsal dönüşüm olduğunu görüyoruz. Maltepe Belediyesi mahallede ileri gelen ailelere iş sağlayarak kendi çizgilerinde tutmaya çalışıyor. Mahalleliye bir milyonluk daireleri olacağının vaadi verilerek gözleri boyanıyor. Belediye başından itibaren hiçbir zaman halkta yana tutum almadı. İmar Kanunu belediye tarafından duyurulmamaya çalışıldı. İstanbul mahalleler birliği sayesinde bu kanundan haberdar olup harekete geçtik” diyor

Mahalle halkından Yusuf Ayhan, “Bizler bu planın mahallelinin mağdur edilmeyeceği şekilde uygulanacağına dair kaygı yaşıyoruz. Belediye kimseyi mağdur etmeyeceğiz diyor. Ama gerekli donatı alanımız olmasına rağmen hâlâ donatı alan kesintisi uygulanıyor. Bu süreçte mahalleden görüşmeleri gerçekleştiren ‘temsilci’ komisyonunu oluşturan arkadaşlar kendilerini ön plana çıkarmak için asıl meseleden uzaklaştılar. Gerekli bilgilendirmeyi yapmayıp mahalleyi temsil edemediler. Bu durumla ilgili muhtara soru sorduğumuzda ‘Ben seçtim komisyonu’ dedi. O günden beri muhtara gitmiyorum. Benim muhtarım yok. Bu temsilciliğin daha demokratik belirlenmesi lazım. Kaygılarımız devam ediyor” diyor.

Anadolu-Yaşam Kooperatifinden Şirvan, “Yerinde dönüşüm meselesi çok önemli, ilk planla birlikte mahalleliye bu vadedilmişti. Kimse dönüşümün sonunda bu mahalleden istemeden ayrılmayacak, herkes yerine kalacaktı. Gelinen noktada bu mümkün değil. Mimar ve mühendisler planda bulunan ‘notlar’ bölümünde büyük bir oyunun döndüğünü söylüyorlar. Eğer plan bu şekilde olursa yerinde dönüşüm mümkün olmayacak. Bugünkü planda mahalleli için ne bir kreş, ne bir sağlık ocağı ne bir kadın dayanışmaevi var” diyor.

KİMSENİN MAĞDUR OLMAYACAĞI YERİNDE DÖNÜŞÜM TALEBİ

2010 yılında mahallede çalışma yürüten dernekler ve ileri gelenleri mahallelinin istek ve taleplerini topladıkları “Mahallenin Anayasası” dedikleri 16 maddelik dönüşüm ile ilgili taleplerini toplamışlar. 16 maddede nasıl bir dönüşüm istendiği belirtilmiş: Kimsenin mağdur edilemeyeceği bir zeminde, bütünlüklü yerinde bir dönüşüm.

11 Ocak 2019’da planlar askıya çıkmış, 504 bireysel itiraz gerçekleşmiş. Muhtarlar itiraz etmezken dernekler itirazda bulunmuş. Ancak 139 gün sonra itirazlara cevap gelmiş. İtirazlar ile ilgili görüşmeler başladığında aynı zamanda tapular dağıtılmaya başlanmış. Bununla beraber itirazların son gününde dava açılmış mahallede toplantı yapılarak.

NETLİK OLMADIĞI İÇİN DAVA AÇILDI

Planda temel karşı çıkılan noktayı Yücel Yavuz şöyle özetliyor: “Donatı alan denilen alanda kalan komşularımızın transfer edilerek mağdur edilmeyecekleri söylenmişti. Donatı alanlarda kalanların diğer adalara transferlerinin nasıl gerçekleşeceği yazılı bir şekilde net olarak belirlenmediği için bunun belirlenmesini istedik. Karşılığında hep sözlü olarak beyanlar verildi ve belediyeye güvenmemiz istendi. Herhangi bir yasal düzenleme yapılmadı. Buna karşılık itirazlar geliştirmeye çalıştığımızda dernekler arasında anlaşmazlık çıktı. GÜLDAM dava açmak isterken Güzelleştirme Derneği dava açmaya yanaşmadı.”

Bu süreçte GÜLDAM belediye ile yaptığı toplantıda mahallede yaşayanların hak gasbı yaşamayacağının yasal garanti altına alınmasını, donatı alanda kalanların transferinin nasıl gerçekleşeceğinin planda belirlenmesini ve yerinde dönüşümü sağlamayı garanti altına almaya çalışmış. Belediye gerekli düzenlemeleri yapacağını belirtmesine rağmen geri dönüş yapmayınca GÜLDAM derneği planın durdurulması ile ilgili dava açmış.

Dava açılış sürecinde Güzelleştirme Derneği yönetimi “İyi niyetle” meselelerin çözülebileceğini savunarak dava açılmasına karşı çıkmış. GÜLDAM Başkanı Yücel dava gerekçesini şöyle anlatıyor; “Bu mahallede 35 bin kişi yaşıyor, dönüşüm planıyla birlikte bu sayının 90 binlere varacağı söyleniyor, ne bir sağlık ocağı var ne bir kreş var planda. 35 bin insanın kaderi belediye başkanının iki dudağı arasında olamaz. Biz buna karşı çıkmak için dava açtık”

Güzelleştirme Derneğinin yönetimi değişince bir deklarasyonla geçmiş dönem dernek yönetiminin mahallelinin taleplerinin, ihtiyaçlarının karşısında duran tutumları teşhir edilmiş. Mahallede çalışma yürüten dernekler bu metnin altına imzalarını atarak: “Artık belediyenin muhatabı bizleriz, Mahalle Meclisini sokak gönüllüleriyle birlikte yeniden kuracağız” diyor.

"YERİNDE DÖNÜŞÜM OLSUN İSTİYORUZ"

Bu süreçle birlikte dernekler arasındaki dava konusundaki anlaşmazlık da son bulmuş, yeni başkan Çetin şöyle özetliyor plana karşı çıkış noktalarını: “Bu plana göre belediye arsa sahiplerinden donatı alan adı altında oldukça büyük kesintiler yapıyor. Bunların neye göre belirlendiği, ne olarak değerlendirileceği belirsiz. Mahallemizde bir tane kütüphane yok, uzaktan eğitim döneminde mahalleli gençlerin bilgisayara, internete erişimi yok. Gençler uyuşturucu batağına düşmesinler istiyoruz, yerinde dönüşüm olsun ve herkesin yararlanabileceği alanlar açılsın istiyoruz mahallemizde. Mevcut plan bu noktalarda eksik olduğundan karşı çıkıyoruz. Bugün mahallemiz için ulaşım ve kreş talebiyle imza kampanyası düzenliyoruz.”

Pandemi dönemi ile başlayan dayanışma ağları Maltepe’de de özellikle ekonomik yardımlarla başlayıp mahallede geniş bir ağ haline geldi diyor Şirvan ve ekliyor; “Marketlere askıda gıda uygulaması başlasın diye koliler bıraktık o dönem oluşturduğumuz bu ağ artık mahalle meclisi oluşumuna doğru ilerliyor. Sokak sokak dönüşüm meselesini de konuşuyoruz, deprem gibi beklenen felaketlerde nasıl yol izleyeceğimizi de.”

BELEDİYELER SORUMLULUK ALMALI

Yücel Yavuz son olarak şunları söyledi; Maltepe belediyesi yaptığı imar planları ile herkesin bu mahallede yaşamasının yol ve yöntemlerini bulmak zorunda. Arsa payı küçük diye donatı alanında kaldı diye hiç kimsenin hakkı gasbedilmemeli bu sorunların cevabı gayet açık müteahhit eliyle değil kamusal bir dönüşümün hayata geçmesini Maltepe Belediyesinin Büyükşehir Belediyesinin sorumluluk almasını talep ediyoruz. Mahallenin mahallede kalacağı sağlıklı bir dönüşüm mümkün. Şu anda hem dava sürecimizi sıkı bir şekilde takip ediyoruz. Ayrıca İstanbul’da kentsel dönüşüm mağduru 56 mahalle ile mahalleler Birliği çatısı altında ortak hareket ediyoruz yaklaşık 2 yıldır süren Birlik çalışmalarımızda mahalleler sorunlarının çözümünde her bir mahalle birbirinden beslenerek bu süreçte kazanımlar elde etmeye çalışıyor büyükşehir belediyesi ile bu konuda bir çalışma yürütülüyor

MAHALLEDE EN ÖNEMLİ TALEPLERDEN BİRİ DE KREŞ

Mahallenin en önemli taleplerinden biri kreş. Mahallede çalışma yürüten Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Tülin “Dönüşüm planında kreş yok, bunu dile getirdiğimizde belediye yetkilileri yer gösterin yapalım diyorlardı. Şimdi tam da dere yatağının üzerine kreş inşa ettiler, ruhsat bile alamadılar. Biz yerinde dönüşüm olmasından yanayız, bu mahallenin insanı mahalleyi terk etmeye zorlanmasın, mahalleye kreş, sosyal alanlar yapılsın” diyor.

Mahallede yaşayan bir belediye işçisi dönüşüm ile ilgili görüşlerini şöyle belirtiyor: “Dönüşüm olacaksa yerinde olmalı. İnsanlar dişinden tırnağından arttırarak binbir emekle kurmuş bu mahalleyi. Mahalledeki sağlıksız yapılaşmayı kimse hak etmiyor. Mağduriyet yaşanmadan, hak sahiplerinin birleşip, birlikte, bölünme yaşanmadan konutların belirleneceği şekilde dönüşüm yapılmalı.”

Bir başka belediye işçisi de Maltepe Belediyesinin güven vermeyen tutumlarını şöyle özetliyor “Kimse yıllardır biriktirdiği emeklerini, haklarını teslim etmek istemiyor. Burada belediye de bazı şeylerden kırpıp kendine pay çıkarmaya çalışıyor, insanlar da buna göz yummak istemiyor, hak gasbına uğramak istemiyor.”

"GENÇLER İÇİN SOSYALLEŞME ALANLARI YOK"

Mahalleli gençler gelecek kaygısıyla boğuşurken bir yandan mahallede sosyalleşecek alanların eksikliğini yaşıyorlar. Bununla beraber uyuşturucu da mahallede oldukça yaygınlaşmış durumda. Mahalleden bir genç; “Bizler mahalledeki dönüşümle buradaki sosyal dokunun parçalanmasını istemiyoruz. Mahallede sosyalleşeceğimiz alanlar yokken Güzelleştirme Derneği sinevizyon gösterimleri yapıyor, yabancı dil kursları veriyor, onlara teşekkür ediyoruz bu alanların çoğaltılmasını istiyoruz” diyor.

Başka bir genç ise mahallede çeteleşme ve uyuşturucunun yaygın olduğundan gençlere yönelik alanların olmayışından bahsederek şöyle devam ediyor; “Gençlerin sosyalleşebilmeleri, spor yapabilecekleri kamuya ait alanlar olmalı. Sokak hayvanları için de mutlaka parklar düzenlemeli belediye. Bu mahallede yaşayan tüm canlıların yararına olan, zenginlerin çıkarına yapılmayacak olan bir dönüşüm istiyoruz.”

"ÇOCUKLAR İÇİN OYUN ALANLARI OLMALI"

Mahalleli kadınlardan Gülcan Şahin, çocuğunu ve arkadaşlarını her gün diğer mahalledeki top sahalarına götürüyormuş. Gülcan; “Bizler çocuklarımızı oynayabilsinler diye daha zengin sitelerin yanında bulunan sahalara götürüyoruz her gün. Bu mahallede çocuklara böyle alanlar sağlanmalı. Bugün anneler ve mahalle sakinleri olarak planlı bir yerinde dönüşüm, çocuklar için bizim için ve doğa için daha yaşanılabilir yerlerde yaşamak istiyoruz” diyor.

Mahallede kiracı olarak yaşayan bir genç kadın da dönüşümden sonra kiracı olarak durumunun ne olacağını merak etmiş ama net bir bilgi alamamış “Yerinde dönüşüm olsun istiyorum. Evlerin durumu çok kötü, daha yaşanılabilir yerler istiyorum. Mahallede yaygınlaşan uyuşturucu ve çeteleşme beni korkutuyor, eve girip çıkarken kendimi güvende hissetmiyorum” diyor. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

İngiltere tepkiler üzerine iş destek programını genişletti

SONRAKİ HABER

Şair Sultan Gülsün: Şiir yazarken aynılığı kırmaya çalışıyorum

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa