Kartal Belediyesinde TİS'i işçiler hazırladı: Taleplerimizden geri adım atmayacağız
Kartal Belediyesinde çalışan Genel-İş üyesi işçiler TİS taslağındaki taleplerinden geri adım atmayacaklarını vurguladı.
Fotoğraf: Evrensel
Yasemin TİRYAKİ
İstanbul
DİSK/Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 1 No’lu Şubeye bağlı Kartal Belediyesinde sözleşme süreci başladı. İşyerlerinden başlayarak sürdürdükleri tartışmalarla taslaklarını belirleyen işçiler, taleplerinden geri adım atmayacaklarını ve greve hazır olduklarını söyledi.
Konuyla ilgili Evrensel'e konuşan Fen İşleri Baştemsilcisi Raşit Arıkboğa, taslak hazırlığı için her birim ve her müdürlüğün kendi arasında bir ön çalışma yaptığını belirterek “Bütün temsilciler toplanıp bu çalışmaları aynı taslakta toplamaya çalıştık. Daha sonrasında Kartal, Kadıköy ve Ataşehir belediyelerindeki temsilcilerden oluşan komisyonlar kuruldu. Her belediyeden altışar baştemsilciyle taslak üzerinde madde madde okuyarak toplantılar yaptık. Taslak hazırlığı sürecinde her birimde işçilerle tek tek maddeleri görüşüp tartıştık. Pandemi sürecine denk gelmesi bizi zorladı ancak bunu da sosyal iletişim araçları üzerinden çözdük. Tüm maddelerin tek tek fotoğraflarını çekip kendi birimimdeki arkadaşlara gönderdim ve sosyal medya üzerinden maddelerin hepsini tartıştık” diye konuştu. Arıkboğa toplu sözleşmenin tıkanması durumunda dış birimlerde yüzde 90’ın üzerinde greve gidecek örgütlülükleri olduğu uyarısını yaptı.
İŞÇİLERİN TASLAĞI
Park Bahçeler Baş Temsilcisi Serdar Kayhan, taşerondan şirket bünyesine geçerken yayınlanan KHK nedeniyle alacakları zammın düştüğünü hatırlatarak “İşçiler bu taleplerde çok kararlı ve geri adım atmayacaktır. Bu taslak şube ve temsilcilerden ziyade işçilerin taslağı oldu. Tamamen insanca yaşayabilmek için gerekli olan talepler” dedi.
İdari Teknik Büro ve Şoförler Baştemsilcisi Serdar Kartal da taslağın işçilerle birlikte hazırlandığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Bizim taslağımızın bir ilk olduğunu söylememizdeki en büyük nedenlerden biri de daha önce hiç eklenmemiş maddelerin olması. Bunları örneklendirecek olursak; taban ücreti, kıdem farkı, eşit işe eşit ücret ve belli sosyal paketlerimiz. Bunlar gerçekten bizim hayatımızı değiştirecek maddeler. Bu taslak sadece ne kadar ücret zammı alacağımızla alakalı değil, aynı zamanda geleceğe dönük ciddi bir yatırım da söz konusu.”
GREVSE GREV
İdari Teknik Büro ve Şoförler Yedek Temsilcisi Yasemin Mersin de işçilerin taslağı olumlu bulduğunu ancak belediye yönetiminin kabul etmeyeceğini düşündüğünü belirterek, “Aslında bu talepler gayet makul ve insani. Birlik ve beraberlik içerisinde hareket edersek haklarımızı kazanacağımızdan eminiz. Şimdiye kadar toplu sözleşmeler olup bittikten sonra haberi olan merkez bina çalışanları da artık sürecin içerisinde olduklarından o karamsar tablo kalkmaya başladı. Biz temsilciler sağlam durduğumuz sürece işçiler de mücadeleden kaçmayacaklardır. Dövüşeceksek de beraber dövüşeceğiz algısı var çalışanlarda. Son aşamada grevse grev diyoruz” diye konuştu. Kreş müdürlükleri gibi kadın çalışanların yoğunlukla çalıştığı yerlerin dağınık olduğunu buna karşın ikişerli olarak toplantılar yaptıklarını aktaran Mersin, “Belediye binasının önünde yapmış olduğumuz ‘İstanbul Sözleşmesi yaşatır’ eylemi kadın çalışanları motive etmiş ve toplu sözleşme sürecine katılımlarını artırmıştır” dedi.
İŞÇİNİN İKİ YILDA 50 BİN LİRA KAYBI OLDU
Genel-İş Anadolu Yakası 1 No’lu Şube Yedek Yöneticisi Ozan Yıldırım şunları söyledi: “KHK’den önce asgari ücretin yüzdelik dilimlerine göre maaş alıyorduk. 1 Nisan 2018 tarihinde şirketlere geçişimiz sağlandığında belediye yine yüzdelik dilimlerle ücretlendirmeyi yapıyordu. Geçişten 3 gün sonra yani 4 Nisan’da yüzdelik dilimin denk geldiği rakamlar üzerinden ücretlendirme yapıldı. KHK nedeniyle 2018 ve 2019 asgari ücret zamlarından yararlanamadık. Sadece bu maddenin değiştirilmesiyle işçinin 2 yılda 50 bin lira kaybı oldu. Tüm bunların üzerine geçtiğimiz pandemi sürecinde bile alım gücümüz ciddi anlamda düştü. Aldığımız ücretlere yol ve yemek de dahil edildi. Ama belediyenin verdiği yemek parası işçinin yediği yemeği bile karşılamıyor. Cebimizden para koyarak yiyoruz. Bu pandemi sürecinde en az 2 kredi çekmeyen, kredi kartları takibe düşmemiş bir işçi yok.”