15 Ekim 2020 00:17

JES’lere karşı direnen Leyla Çiyanşen: Kızılcaköy düşerse tüm Aydın düşecek

Kızılcaköy’de jeotermallere karşı direnen kadınlardan Leyla Çiyanşen küçük tarlaların olduğu Kızılcaköy’de direniş düşerse, Aydın’ın da düşeceğini belirtti.

Leyla Çiyanşen|Fotoğraf: Hilmi Mıynat/Evrensel

Paylaş

Hilmi MIYNAT
Aydın

Büyük Menderes İnisiyatifi, Aydın’ın Efeler ilçesine bağlı Kızılcaköy’de jeotermale karşı direnen köylülere dayanışma ziyaretinde bulundu. Ziyarete Germencik Çevre ve Doğa Derneği (GERÇED) Yöneticisi Uzm. Dr. Metin Aydın da katıldı. Gerçekleşen ziyarette Kızılcaköy Çevre ve Dayanışma Derneği (KIZÇEDER) üyeleri deneyim aktarımında bulundu.

Kızılcaköy’de jeotermallere karşı direnen kadınlardan Leyla Çiyanşen dava sürecini anlatarak, açılan davada bilirkişi raporunun hazırlanmasını beklediklerini aktardı. “Onların keyfi gelirse, iki seneden beri bilirkişi raporunu bekliyoruz” diyen Çiyanşen jeotermale karşı yürüttükleri mücadelenin sebeplerine ilişkin şunları söyledi; “Burası bizim yaşam alanımız. Çok büyük değil. Her insana 3-5 dönüm yer düşüyor. Yaşam alanı dedin mi insanların olduğu yer. 3 kilometre yukarıda içme suyu barajı var. Hadi tarlaları geçtik Aydın zehirlenecek. Büyük tarlalarımız yok. Küçük tarlaların olduğu Kızılcaköy bu. Kızılcaköy düştü mü tüm Aydın düşecek.”

"BURASI VERİMSİZ TOPRAK DEĞİL Kİ SERAYI NE YAPACAĞIZ?"

Tarım üreticisi Çiyanşen sadece hayvan gübresi kullandığını, ürününün tamamen organik olduğunun altını çizerek, “Kendi yemediğimi kimseye yedirmem. Çok da güzel yetiştiriyoruz. Tertemiz, domateslerim mis gibi kokar. İlaç falan kullanmadığım için domateslerim halen çıkıyor” sözleriyle temiz gıda üretimine dikkat çekti. Çiyanşen jeotermallere karşı protestolar yaptıklarını, seslerinin duyulması için Meclise gittiklerini anlattı. Şehir şehir gezdiklerini söyleyen Çiyanşen, “Biz köy kadınları tiyatro bilmezdik tiyatro oynadık, şehir şehir gezdik” diye konuştu.

Jeotermallerin seracılıkta kullanılma iddiasına ilişkin de konuşan Çiyanşan, “Burası verimsiz toprak değil ki serayı ne yapacağız? Bir tarladan yılın 7 ayı 4 sefer ürün kaldırıyoruz. Sera ne işimize yarar? Masraf edip sera yapacağımıza bizim her tarafımız sera” sözleriyle seracılık iddialarına tepki gösterdi.

"BU BİZİM YAŞAM SAVAŞIMIZ!"

Denizli halkına da jeotermal şirketlere karşı direnme çağrısı yapan Çiyanşen, “O şirketlerin yalanını dinlemesinler. Halk el ele versin, sırt sırta versin dirensinler. Bu bizim yaşam savaşımız. Bir santim toprak bin 500 senede oluşuyor. Bunlar bırakıp gidecek yarın çöl olacak. Bir damla su, bir ağaç gölgesi arayacağız. Korona oldu herkes temiz su temiz gıda aramadı mı? Toprakları mahvettikten sonra her yer jeotermal olsa ne olur? Jeotermal enerji ihtiyacının yüzde 1’ini karşılıyormuş kaçak elektrik yüzde 27’iymiş jeotermal yerine önce kaçak elektriği önlesinler” ifadelerini kullandı.

Köylülerden 79 yaşındaki Süleyman Aşkın ise Bakanlığın, Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri projelerine ilişkin konuştu. Aydın’da kurulacak bölgede muz yetiştirilecek olmasını eleştiren Aşkın incir yerine muz yetiştirilecek olmasını anlamsız bulduğunu ifade etti. Aşkın tepkisini şu sözlerle dile getirdi, “İncir üretiminde Aydın Türkiye’de hatta dünyada ilk sıralarda. En iyi incir Türkiye’de, Türkiye’nin de Aydın ilinde yetişir. Altın değerinde. İncirin kilosu 75 lirayı buluyor. Muz her yerde yetişir, rekabet fazla. İncirden vazgeçip de muz yetiştirilecek olması mantıksız.”

Aydın Kızılcaköy'de yapımı planlanan JES'e karşı direnen köylüler

"KARŞI KOYUŞ YAYGIN HALE GELMELİ"

Ziyarette Büyük Menderes İnisiyatifi’nden Ahmet Ergun, Denizli’nin Tavas Ovası çevresinde kurulması planlanan Jeotermal Santraller için verilen ÇED olumlu raporlarına karşı inisiyatifin yürüttüğü çalışmaları aktardı. Tavas bölgesinde "AMADEUS Resources" isimli firma sondaj faaliyetleri için hazırlıklara başladığını aktaran Ergun, “Köylüler, muhtarlar ve Tavas Ziraat Odasıyla, 10 Temmuz’da ortak basın açıklaması gerçekleştirdik. Açıklamada ortak bir bildiri ile jeotermal sondajları ve santrallerin yaratacağı tarım zararlarını anlattık” dedi. Aydın ili Germencik bölgesinde sera faaliyetleriyle jeotermallerin ilişkisini yerinde incelemek için bölgeyi ziyaret ettiklerini belirten Ergun şöyle devam etti: “Ayrıca kendi köylerinde iki yıla yakın bir zamandır santral yapımına karşı ayakta duran Kızılcaköy’deki yerel halkın direnişini desteklemek için geldik. Dayanışma amaçlı yapılan bu ziyaret ile karşı koyuşun yaygın hale gelmesini amaçladık.”

ÖNCEKİ HABER

Can Dündar için 35 yıla kadar hapis talep edildi

SONRAKİ HABER

Fatsa'dan sonra Ünye: Halk, altın madenine karşı çıkıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa