EMEP Denizli İl Örgütü: Vali esnafı azarlamayı bırakıp fabrikalara baksın
Denizli Valisi Ali Fuat Atik’in koronavirüs teftişi sırasında esnafla yaşadığı diyaloglar üzerine açıklama yapan EMEP Denizli İl Örgütü, "Vali esnafı azarlamayı bırakıp fabrikalara baksın” dedi.
Ali Fuat Atik (sağda) ve döner ustası | Fotoğraf: DHA
Denizli Valisi Ali Fuat Atik'in geçtiğimiz hafta sonu koronavirüsle ilgili yaptığı sokak teftişi sırasında esnafla yaşadığı diyaloglar üzerine Emek Partisi Denizli İl Örgütü yazılı açıklama yaptı.
Sağlık Bakanının açıklamalarına göre Denizli’nin virüsün yayıldığı iller arasında üst sıralarda yer aldığı hatırlatılan açıklamada, “Yüzde 35 gibi bir vaka artış rakamıyla günlük 350-400 yeni vaka görüldüğü resmi açıklamalara bile yansımıştır. Fabrikalardan il örgütümüze gelen bilgiler ise Sağlık Bakanlığının açıkladığı verilerle çelişmektedir, tablo daha vahim bir durumdadır. Hal böyleyken Denizli Valisinin denetimlerdeki Denizlili yurttaşlara ve esnafa olan kibirli, suçu halka atma cüreti, bu küstahlık, tek adam rejiminin başından beri salgının yayılmasının nedeni yurttaşlara atma çabası ve salgını bir lütfa dönüştürme isteğidir” denildi.
"DENETİMLER CANI BURNUNDAKİ ESNAFA DEVLET SOPASI"
20-30 yıllık esnafın kepenk kapattığı dönemlerden geçildiği belirtilen açıklamada, “Salgında bazı hizmet sektörleri neredeyse durdu ama özellikle Denizli’de ihracata dayalı üretim devam etti. Şimdi üretim artarak sürerken hizmet sektörü biriken borçlarına rağmen eski kazancını sağlayamıyor. Öte yandan denetimler fabrikalarda yoğunlaşmak yerine canı burnundaki küçük esnafın üstüne bir devlet sopası gibi çökülüyor. Denizli Valisi esnafı azarlamayı bırakıp fabrikalara bakmalıdır. Tam kapasite ile tam kuralsızlık biçimde devam eden işyerlerindeki üretim baskısı her gün fabrikalarda, atölyelerde emekçileri nefes nefese salgının kucağına atıyor. Denizli’de maske takmadığı ya da işletmesinde takılmadığı için maske cezası kesilen fabrika sahibi var mıdır? Denizli’de Vali denetimlerinde, salgının merkezi haline gelen büyük işletmelere yüzünü dönmelidir” ifadelerine yer verildi.
"FABRİKA KAPATMAK DÖNERCİ KAPATMAKTAN ZOR!"
“Yine Vali bey tekstil fabrikalarında üretim bantlarında tüm gün aynı kumaşa dokunan işçiler yemek aralarının kısaltıldığını, yasal hakkı olan dinlenme saatlerini daha az kullanmak zorunda kaldıklarını öğrenebilir denetime giderse. Hala tam kapasite çalıştırılan işçi servisleri ise adeta bulaş merkezleri halindedir ama her fabrikadaki servis sayısı iki katına çıkartmak Vali bey için dönerci kapatmaktan daha zordur” denilen açıklamada fabrikalardaki denetim eksikliğine dikkat çekildi.
"ULUSAL ÇIKAR, BİR AVUÇ SERMAYE GRUBUNUN KARI"
Sağlık Bakanı Koca’nın “Salgınla mücadele sürecinde devletimiz halkın sağlığı kadar ulusal çıkarlarını da korumaktadır" sözlerine de değinilen açıklama şöyle devam etti:
“Anlaşılan odur ki Sağlık Bakanı’na göre ‘ulusal çıkar’ bir avuç sermaye grubunun kârıdır, rantın paylaşımıdır. Öyle olmalı ki salgın süresince hazineden tek bir kuruş emekçiler için kullanılmazken patronlara teşvikler adı altında milyonlar aktarıldı. Öyle olmalı ki kısa çalışma ödeneği işsizlere kullanılmadı patronlara peşkeş çekildi. Ücretsiz izinde işçi onayı kaldırıldı, milyonlarca işçi günlük 39 lirayla yaşamaya mahkûm edildi. Yetmedi işçilerin kıdem tazminatına göz dikildi. Esnek çalışma yaygınlaştırıldı. Sağlık Bakanı nasıl süreci şeffaf bir şekilde işletmediyse patronlar da işletmedi/işletmiyor. Fabrikalarda vakalar yeniden yayılmaya başlarken işçilere bilgi verilmediği gibi üretimde hız kesmeden devam ediyor. Yıl sonu ihracat hedeflerin tutturulması gerekçesi ile işçilerin iş yükü artırılırken fazla mesailerle işçiler günde 10-12 saat çalıştırılıyor. Üstelik de işçiler bu ağır tempo ve bütün gün kullanılan maskeler nedeniyle kelimenin gerçek anlamıyla nefes alamaz hale gelmiş durumdalar.” (Denizli/EVRENSEL)