23 Kasım 2012 12:24

Ümmetçilik geliştikçe çağdaşlık daralır

Temel sorun ülkenin, toplumun çöküş sürecine girmesidir bence. Yetmiş milyonluk bir ülkede düz yazının genelde en çok 2000 baskı adedini geçemeyişi, şiirin ise neredeyse hiç okunmaması giderek yayınevlerinin, artık şiir kitabı yayınlamayacağız demesi yeterince anlamlı.Ümmetçilik geliştikçe ça

Ümmetçilik geliştikçe çağdaşlık daralır
Paylaş

Leyla Erbil

Temel sorun ülkenin, toplumun çöküş sürecine girmesidir bence. Yetmiş milyonluk bir ülkede düz yazının genelde en çok 2000 baskı adedini geçemeyişi, şiirin ise neredeyse hiç okunmaması giderek yayınevlerinin, artık şiir kitabı yayınlamayacağız demesi yeterince anlamlı.
Ümmetçilik geliştikçe çağdaşlık ve içinde çırpınan sanat alanları daralmakta. Temel sorun bu. Bir din tüccarının eline düştü bu toplum; o kafa yok olmadan entelektüel hayat ilerlemekte zorlanır.
Yeni kuşaklar arasında sevdiğim, izlediğim yazarlar var. Ancak ben ödül verecek bir jüri üyesi değilim. Biliyorsunuz ödül kurumuna karşıyım.
Geçim sorunu diyorsunuz, bu ülkede yazarlıkla geçinen pek olmamıştır. Sait Faik gibi en büyük yazarımız bile ailesinin olanaklarıyla geçinirdi. Belki birkaç isim, örneğin Yaşar Kemal yazdıklarıyla geçiniyordur? Tabii Orhan Pamuk ve Elif Şafak’ı saymak gerekmez.

YAZAR KURULUŞLARI ‘NE YAPMALI’YI TARTIŞMALI

Yazar okur ilişkisine gelince, böyle bir ortam yok ki! Hangi ilişki! Yazar kuruluşları bu işi üstlense belki bir şeyler olabilir diye düşünüyorum.
Biz ya da ben diyeyim, usta yazarları meyhanelerde yakalar sohbet ederdik; Asmalımescit’te falan! Şimdilerde bazı okurlar size ya mektup yazıyor, ya bir vesileyle tanışıyoruz. O kadar.
Bence yazar örgütleri bu işleri kültür bakanına bırakmamalı. Onun, gittiği belediye başkanının  hapiste olduğundan bile haberi yok!
PEN, TYS vb. gibi kuruluşlar bir araya gelip “ne yapmalı”yı tartışmalı. Böylece bazı adımlar atılabilir belki. Örneğin hiç değilse ayda bir gün –şu meyhanede ya da pastanede- üyelerimizi ve okurlarını bekliyoruz diyebilirler.
Olmayacak duaya amin!
Selam ve sevgilerle.


LEYLA ERBİL

1931’DE İSTANBUL’da doğan Leyla Erbil, ilk, orta ve liseyi İstanbul okullarında okudu. İstanbul Üniversitesi’nde İngiliz Edebiyatı bölümünde eğitim gördü. Yazarlığa hikâyeyle başladı. İlk yayınlanan hikâyesi Uğraşsız’dır; (Seçilmiş Hikayeler Dergisi, 1956 Ankara) Giderek Dost, Yeni Ufuklar, Yeditepe, Ataç, Papirus, Yelken vb Edebiyat Dergilerinde yazı ve hikâyeleri göründü. Leyla Erbil, 1970 Türkiye Sanatçılar Birliği, 1974 Türkiye Yazarlar Sendikası kurucularından olup, PEN Yazarlar Derneği üyesidir.


HAZIRLAYAN: ERKAN ARAZ

evrensel.net

ÖNCEKİ HABER

Karaca’nın ‘altın’ vuruşu

SONRAKİ HABER

Kongrede birlik kazansın

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa