Gazeteci Aslıhan Gençay’a skandal cevap: Çıplak arama yasal prosedürmüş!

Sivas Cezaevinde tutuklu bulunan Gazeteci Aslıhan Gençay, 22 Ekim Perşembe gecesi görevli memurların önce kötü muamelesine ve ardından “çıplak arama” dayatmasına maruz kaldığını belirtti. Aslıhan Gençay’a uygulanan kötü muamele ve çıplak arama dayatmasına yapılan itiraza skandal cevap geldi: Bu yasal prosedür. Barış Yıldırım, Gençay ile yaptığı görüşmeyi Evrensel'e bir mektup ile aktardı.

Barış Yıldırım isimli yakınına yaşadıklarını aktaran Gazeteci Aslıhan Gençay, olayın gerçekleştiği 22 Ekim’den beri çıplak arama dayatmasına karşı çıktığı için tahliye işleminin gerçekleştirilmediğini belirtti. Gençay Yıldırım aracılığıyla şunları aktardı: “Son durağında özgür olacağı yerde ‘Çıplak arama dayatması’nı kabul etmemesi sebebiyle hücre cezası verildi. Ve denetimli serbestliğinin kötü hale dönüşmesi durumda elinden alınacağı kaygısı ile infaz mahkemesine çıkmayı beklemektedir.”  

"ŞİKAYET ETMEK İSTEYİNCE, ‘ADALET BAKANI DA DEVLET BİZİZ’ DEDİLER"

Gazeteci, Editör ve son yıllarda çeşitli kültür sanat dergilerinde çalışan Aslıhan Gençay, 1992 tarihli bir davası nedeni ile tutuklanmış, cezaevlerine yönelik “Hayata Dönüş” adı altında 19 Aralık 2000’de yapılan katliamdan yaralı kurtulduktan bir süre sonra Wernicke Korsakoff hastalığı nedeni ile tahliye edilmişti. Tahliye edildiği davadan kalan cezası olduğu gerekçesi ile Gençay’ın 2016’da yeniden tutuklandığını anlatan Barış Yıldırım, Gençay ile yaptığı görüşmeyi Evrensel'e bir mektup ile aktardı. Yazı şu şekilde: 

“Gençay, sırayla Sincan, Tarsus ve sonunda Kayseri cezaevlerinde yatmıştır. 21 Ekim 2020’de Kayseri cezaevi tarafından iyi hal raporu ile kalan son yılını denetimli serbestlik ile sonlandıracak ve özgürlüğüne kavuşacak olan Gençay, Sivas Yarı Açık Cezaevine gönderilmiştir. Bu süreçte yakınlarını arayarak yaşadıklarını anlatmış, kamuoyunun bilgisine sunulmasını rica etmiştir. Kapalı bir cezaevinden direk başka bir cezaevine nakledilen ve yalnızca giriş çıkış işlemleri ile serbest olması gereken Aslıhan Gençay, 22 Ekim Perşembe gecesi görevli memurların önce kötü muamelesine, sonrasında da ‘çıplak arama’ dayatmasına maruz kalmıştır. Çıplak aramanın neden gerektiği konusunda soru sorulduğunda, ‘Bu yasal prosedür, herkese bu arama yapılıyor; uyuşturucu taşıyıp taşımadığınızı bilemeyiz’ denmiş ve cezaevi müdürü ile görüşme talep ettiğinde müdür ile görüştürülmemiş; ‘Çıplak arama’ ile ilgili Adalet Bakanlığına dilekçe yazmak istediğini söylediğinde ise ‘Adalet Bakanı da, devlet de biziz’ denmiştir.

"DENETİMLİ SERBESTLİK TALEBİ REDDEDİLDİ"

Tüm bu görüşmeler sırasında, bedensel bütünlüğüne karşı hakkını savunan Aslıhan Gençay’a, kendilerini, tehdit ettiği ve aramaya direndiği iddiaları ile tutanak tutulmuş ve soruşturma açılmıştır. Gençay’ın denetimli serbestlik talebi bu soruşturma ile birlikte reddedilmiş, tebliğ edilen “ret” cevabında, Sivas Yarıaçık Cezaevi Kurulunun “Görevlilere hakaret veya tehditte bulunmak, aramaya karşı çıkmak” şeklindeki tutanağı gerekçe gösterilmiştir. Soruşturma kapsamında Aslıhan’ın savunmasında belirttiği ‘çıplak arama’dan bahsedilmemiş, aslında 3 kere arandığı halde aramaya karşı direndiği yazılmıştır. Kurum Müdürü Disiplin Kurulu Başkanı Erol Öztekin, İdare Memuru Disiplin Kurulu Üyesi Murat Yurdakul, Disiplin Kurulu Üyesi Psikolog Muhammed Çetin, Disiplin Kurulu Üyesi Öğretmen Teberik Esra Yılmaz, Sorumlu İnfaz Baş Memuru Disiplin Kurulu Üyesi Şaban Köse tarafından verilen kararda 3 gün hücre cezası verilmiştir. 4.5 yıldır iyi halli Aslıhan Gençay, son durağında ‘Çıplak arama dayatması’ sebebiyle özgür olacağı yerde şimdi hücre cezası ve denetimli serbestliğin kötü hale dönüşmesi durumda elinden alınacağı kaygısı ile infaz mahkemesine çıkmayı beklemektedir. 

"BEN ANLADIM BEKAR OLDUĞUNU, ONDAN UTANIYORSUN!"

Gençay, Sivas Yarı Açık Cezaevinin ikinci müdürünün kendisine 'Ben de orasını burasını göstermiyor, bekardır dedim kendi kendime' dediğini belirtmiştir. Kadın, erkek, bekar, evli veya çocuklu olsun olmasın bir insanın, vücut bütünlüğüne dair en temel hakkını savunması, suç ve aşağılamaya maruz kalmasına sebep olmuştur. Aslıhan Gençay son olarak; ‘Bu adaletsizliğin bir an önce düzeltilmesi ve adalet bakanlığının gerekli işlemleri uygulamasını istiyorum’ diye belirtmiştir.

"NE MASKE NE DE TEMİZLİK"

Ülkemizde ve dünyada aylardır Kovid-19 ile mücadele edilmektedir. Cezaevlerinde sağlık açısından dışarıdan çok daha fazla önlem gerekmektedir. Bir kişinin Kovid 19’a yakalanması tüm cezaevinde kalan mahkumları ilgilendiren ve sağlığını, yaşamını tehdit eden bir unsurdur. Gençay’ın ifade ettiğine göre, 'Yarı Açık cezaevinde dışarıya giren çıkan memurlar, mahkumlar olduğu halde ne maske ne de temizlik açısından uygun bir ortam yoktur. Koca bir arazinin ortasında konteynerlerin içinde barındıkları, banyonun gün içerisinde yalnızca Sivas’ın soğuğunda akşam 20.30 ve 22.00 arası kullanılabildiği, hem kıyafetlerin, hem de kendi temizliği için bu zamanın yetmediği, yaşamsal ihtiyaçların karşılanmadığını belirtmiş, 'Kendimi Vahşi Batı’da hissediyorum' demiştir." (Adana/EVRENSEL)

Sivas Cezaevinde bulunan Gazeteci Aslıhan Gençay’a “çıplak arama” iddiası