TTB’den deprem sonrası uyarı: Yaygın test, koruyucu ekipman ve aşı
Depremin ardından inceleme yapan Türk Tabipleri Birliği, çadır alanlarının durumu ve Kovid-19'a karşı alınması gereken önlemlere dair uyarılarda bulundu.
Fotoğraf: Evrensel
Türk Tabipleri Birliği (TTB) İzmir depreminde ardından “hızlı değerlendirme raporu”nu açıkladı. Yıkımın olduğu bölgede çok sayıda sağlık emekçisinin yaşadığı belirtilen raporda, deprem sonrasında çadır alanlarının durumu ve koronavirüs salgınına karşı alınması gereken önlemlere dikkat çekildi. Raporda “Bölgede sürekli ve yaygın testler acilen yoğun şekilde planlanmalı ve yapılmalıdır. Maske, hijyen malzemesi, koruyucu ekipmanların ücretsiz ulaşılabilir ve yeterli olması için her türlü önlem alınmalıdır. Deprem öncesi Covid-19 tanısı almış hastaların takibi aksamaktadır” denildi.i.
Depremin hemen ardından TTB Merkez Konseyi üyesi iki hekimin İzmir’e hareket ederek; bölgede İzmir Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası İzmir Şubesi ile birlikte inceleme ve değerlendirmelerde bulunduğu bildirilen raporda, AFAD ve İzmir kriz masası yetkilileri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı; Ege Tıp Fakültesi ve çeşitli hastane-sağlık kurumu yetkilileriyle görüşüldüğü aktarıldı.
SAĞLIK EMEKÇİLERİNİN YOĞUN YAŞADIĞI BİR YER
Depremin yaşandığı bölgede sağlık çalışanları yoğun olarak ikamet ettiği belirtilen raporda, bu nedenle sağlık çalışanı ve yakınlarından da çok sayıda yurttaşın yaşamını yitirdiği ya da yaralandığı kaydedildi. Şu ana kadar bir tabip, bir diş hekimi, bir anestezi teknikeri ve bir hemşirenin hayatını kaybettiği ifade edilen raporda, sağlık çalışanlarının birinci derece yakınlarından ise 9 kişinin hayatını kaybettiği, 3 diş hekimi ve 1 sağlık teknisyeninin de enkaz altında olduğu aktarıldı.
4 SAĞLIK EMEKÇİSİ YAŞAMINI YİTİRDİ
TTB ayrıca sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla hemşireler Fatma Öztürk ve Nebiye Tekin, Diş Hekimi Buse Demir ve Dr. Hüsnü Kırabalı hayatını kaybettiğini duyurdu.
Depremin yaşandığı bölgede bulunan çeşitli klinik, ASM, ilçe sağlık müdürlüklerinin az ya da çok hasar gördüğü belirtilen raporda, “Çevre illerden çok sayıda AFAD, UMKE ve sağlık ekibi bölgede çalışmaktadır. Herhangi bir hekim ya da sağlık çalışanına gereksinim olmadığı belirtilmiştir. Ancak yaşanılan travmanın bölgedeki sağlık çalışanlarını da etkilediği göz önüne alınarak yerlerini alabilecek ve/veya destek olacak sağlık çalışanları görevlendirilmelidir. Gerektiğinde TTB bu konuda görev almaya hazırdır” denildi.
"KOVİD-19 HASTALARININ TAKİBİ AKSADI"
Öte yandan Covid-19 pandemisi nedeniyle deprem bölgesinde sağlık çalışmalarının daha da zorlaştığına dikkat çekilen raporda, “Kurtarma alanlarında ve yaralı transportlarında fiziksel mesafe, maske ve hijyen kuralları gibi önlemler aksamaktadır. Bölgede sürekli ve yaygın testler acilen yoğun şekilde planlanmalı ve yapılmalıdır. Maske, hijyen malzemesi, koruyucu ekipmanların ücretsiz ulaşılabilir ve yeterli olması için her türlü önlem alınmalıdır. Deprem öncesi Covid-19 tanısı almış hastaların takibi aksamaktadır. Hasar görmüş ASM veTSM binalarına giriş yapılamamakta, takipli Covid-19 hastalarında sorun yaşanmaktadır. Koruyucu sağlık hizmetleri için öncelikli olmak üzere sağlık çalışanı takviyesi gereklidir. Depremzede sağlık çalışanlarının mağduriyetleri görmezden gelinerek sağlık hizmetlerini sunmaları beklenemez” denildi.
"ÇADIRLAR ZİYARET DEĞİL,YAŞAM ALANI"
İzmir’de en büyüğü Veysel Rekreasyon Merkezi olmak üzere yaklaşık 20 alanda çadırların kurulduğu bildirilen raporda, özellikle Aşık Veysel Rekreasyon Merkezi’ndeki çadır kent siyasi temsilciler tarafından yoğun şekilde ziyaret edildiği ve salgında fiziksel mesafe kurallarına uyulmadığı ifade edildi. Bu durumun çadır kentte yaşayan depremzedeler için ek risk oluşturduğu kaydedilen raporda, “Bu bölgenin bir ziyaret alanı değil yaşam alanı olduğu unutulmamalıdır. Çadır alanlarının bir kısmının girişinde HES kodu sorgulanırken bir kısmında sorgulanmamaktadır. Kurulmuş olan çadırlarda yağmur arklarının olmadığı görülmüştür. Çadırlar yağmur için uygun kurulmamıştır. Özellikle tabanları soğuk ve yağmur için uygun değildir. İlerleyen günlerin daha da soğuk ve yağışlı olacağı unutulmamalıdır. Çadır kentte duş alma imkânı yoktur. Yardım toplama ve dağıtma merkezleri de fiziksel mesafe kuralları için uygun değildir. Çeşitli derneklerin stantlar açtığı kendinden menkul gıda ve yardım malzemesi dağıttığı görülmüştür. Bu durum başta Covid-19 olmak üzere birçok hastalık için risk barındırmaktadır” denildi. (Ankara/EVRENSEL)