05 Kasım 2020 07:20

Can pahasına çalışılan bu düzende ‘kahramanlar’ değil işçi sınıfı kazanacak

Fabrikalarda aynı bantta, serviste, soyunma odasında, yemekhanelerde dip dibe vakit geçirmek zorunda bırakılan işçiler, bir de Denizli Ticaret Odası tarafından salgının yayılmasından sorumlu tutuluyor

Denizli Ticaret Odasının afişleri | Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Mehmet KIRGIZ
Emek Partisi Denizli İl Yöneticisi

Denizli Ticaret Odası, Denizli’nin ilçelerinde sokaklara astığı afişlerle, Denizlili işçilere şimdi kahramanlık sırası sizde diyor. “Hedef sıfır vaka” çağrısı yapan Denizli’deki patron örgütü “maskeni tak, mesafeni koru” çağrısı yapıyor işçilere. “Birlikte başaracağız” diyen DTO, afişlerle Denizli’deki vakaların sorumluluğunu işçilere atıyor. Denizli’de salgının işçiler arasında yaygın olduğu, neredeyse vaka görülmeyen işyerinin kalmadığı kentte; tekstil iş kolunda işin yapılışı gereği çok yayıldığı bilinmekte. Büyük tekstil fabrikalarında 100’ün üzerinde Kovid-19 pozitif vakalar olduğu biliniyor ve geçtiğimiz hafta içinde Denizli’de en az 3 işçi salgından dolayı hayatını kaybetti. Fabrikalarda, işyerlerinde aynı bantta, aynı serviste, aynı soyunma odasında, aynı dinlenme yerinde ve yemekhanelerde dip dibe çalışmak zorunda bırakılan işçiler, bir de Denizli Ticaret Odası tarafından salgının yayılmasından sorumlu tutuluyor.

DARDANEL’İ HATIRLATTI

DTO’nun bu çağrısı akıllara Çanakkale’deki Dardanel fabrikasının, 40’tan fazla işçinin koronavirüs testinin pozitif çıkmasının ardından bütün işçileri 14 gün boyunca fabrikada tutarak çalışmaya zorlamasını getiriyor. Evlerinde halihazırda karantinada olan, ayrıca yıllık izinde olan işçiler de dahil olmak üzere fabrikanın tüm işçileri öğrenci yurtlarına yerleştirilmişti. Ayrıca Kovid-19 teşhisi konulan işçiler gündüzleri üretim için servislerle fabrikaya taşınmış ve çalıştırılmıştı.

Evrensel gazetesine konuşan bir işçi, işçilerin içinde bulunduğu durumu şöyle özetliyordu: “İşyerinde psikolojimiz bozuluyor, bantlarda nefes alamıyoruz, tuvaletlere gidip gelme bile sorun oluyor. Müdürler, amirlerin gözü hep üstümüzde. Hayatımız adeta rehin alınmış durumda. Son karar da bunun somut örneği zaten. Patronun işi aksamasın diye hepimizi ateşe atıyorlar.”

Şirketin bu adımı, Çanakkale Valiliği İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu’nun “Kapalı sistem çalışacak olan işletme personelinin fabrikaya ve sonra izole edileceği yere götürülerek bırakılması” kararı almasının ardından geldi. Bu karar, yalnızca valilik değil, kentin CHP’li belediyesi tarafından da onaylanmıştı.

Bu işçi sınıfı karşıtı işbirliği, işçilerin nasıl ölümcül koşullar altında çalışmaya zorlandığını göstermekte ve Erdoğan hükümetine bir alternatif olarak gösterilen ana muhalefet ve burjuva muhalefet partilerinin ve sendikal bürokrasinin işçi sınıfı karşısındaki tutumlarını ifşa etmişti. Her türden patron örgütleri ve burjuva partilerinin odak noktası, pandeminin kontrol altına alınması ve hayatların kurtarılması değil, pandeminin yayıldığı ve yaşam koşullarının hızla gerilediği koşullarda, işçi sınıfı içinde artan öfkeyi ve muhalefeti dizginleyip onu kapitalist sistemin güvenli kanallarına yönlendirmektir.

KENDİ HİKAYEMİZİ YAZMADIKÇA…

Egemen sınıfların pandemi karşısında izlediği ölümcül politika nedeniyle koronavirüs Türkiye’de ve dünya genelinde dizginsizce yayılmakta ve binlerce ölüme yol açmaktadır. Çözüme giden tek yol, işçi sınıfının bağımsız müdahalesinden geçmektedir. ABD’de kapitalizm yanlısı sendikalardan bağımsız bir şekilde fabrikalarda iş güvenliği-taban komiteleri inşa eden otomotiv işçileri, dünya genelinde işçilerin milyonlarca insanın hayatını kurtarmak için ne yapması gerektiğini göstermektedir. Ne açlık ücreti olan günlük 39 lirayı kabul ediyoruz ne de sürü bağışıklığı ile itildiğimiz ölümü. Yaşamak için yeni bir düzen şart; örgütlenmekten ve değiştirmekten başka yol görünmüyor, kendi hikayemizi yazmadıkça, oy avcıların hikayelerini dinlemek zorundayız.

Taleplerimiz şöyle:

  • Kovid-19 sağlık emekçileri için meslek hastalığı, diğer iş kollarında çalışan işçiler için ise iş kazası olarak tanınmalıdır.
  • İşyerlerinde başta üretim alanları olmak üzere ulaşım, beslenme, barınma gibi tüm alanlarda işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınmalıdır.
  • Kronik hastalığı olan ve belli bir yaşın üzerindeki işçiler bu süreçte idari-ücretli izne çıkarılmalıdır.
  • İşten atmalar yasaklanmalı ve 1168 TL değil tam ücret ödenmelidir.
  • Çalışma saatleri, ücretlerde kesintiye gitmeden azaltılmalıdır.
  • İşçilere ücretsiz-yaygın testler yapılmalı, vakaların arttığı işyerlerinde üretime ara verilmelidir.
  • Evden çalışan işçilerin çalışma saatleri düzenlenmeli ve iş için yaptıkları harcamalar karşılanmalıdır.
Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Depremde zarar gören Konak Belediyesi iki hizmet binasını daha boşaltıyor

SONRAKİ HABER

CHP’li Erdoğdu: AKP, 79 yılda yapılan harcamanın 6 katını 18 yılda harcadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa