6 Kasım 2020 09:29
/
Güncelleme: 15:19

Gıda Mühendisleri Odası: İzmir'deki çadır yaşam alanları denetimsiz

Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi: İzmir depreminin ardından oluşturulan çadır kentlerde sular düzgün istiflenmiyor, açık alanda güneş ışığı, toz ve kire maruz bırakılıyor.

Gıda Mühendisleri Odası: İzmir'deki çadır yaşam alanları denetimsiz

Fotoğraf: Ramis Sağlam/Evrensel

Ramis SAĞLAM
İzmir

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu, İzmir depreminin ardından oluşturulan çadır kentlere ilişkin gıda ve temiz su hizmetleri açısından gözlemlerini raporlaştırdı. Aşık Veysel Rekreasyon Alanı, Bornova Stadyumu, Şehit Hakan Ünal Parkı ve 75. Yıl Parkı’nda yaptıkları gözlemleri aktardıkları raporda, özellikle içme suyuna dikkat çekildi. Suların düzgün istiflenmediğini, açık alanda güneş ışığı, toz ve kire maruz bırakıldığını tespit ettikleri belirtildi. 

Odanın raporu üzerine, Aşık Veysel Rekreasyon Alanı’nda kurulan çadır kenti Gıda Mühendisleri Odası Şube Başkanı İbrahim Uğur Toprak’la birlikte gezdik. Yemek dağıtımı, pandemi koşulları hiçe sayılarak, bone ve maske kullanılmadan yapılıyordu. Ürünler düzensiz ve kirli kaplarla birlikte yerde duruyordu. Yemek dağıtımı yapılan birçok noktada yemekler açıkta servis ediliyor, sırada bekleyenlerin fiziksel mesafeye uymadıkları görülüyordu. 

Deprem sonrası enkaz alanlarında çalışmalar devam ederken bir taraftan da kurtulan kişilerin çadır ve toplanma alanlarına yerleşmeye başladığını hatırlatan Toprak, yayımladıkları raporda barınma alanları hazırlanırken beslenme alanlarının eş zamanlı yapılması gerektiğine özel vurgu yaptıklarını söyledi. 

KOORDİNASYONSUZ GIDA DAĞITIMI

Çadır yaşam alanlarında önemli oranda koordinasyonsuzluk yaşandığı gözlemini paylaşan Toprak, yayımladıkları raporda, “Gıda güvenliğini tehlikeye atmamak için ilgili kurumlardan gıda mühendisi desteği alınması gerektiğine” vurgu yaptıkalarını söylüyor. Deprem alanında özellikle iyi niyetli birçok bireysel ya da kurumsal destekçinin yardımcı olmak adına yaptıkları gıda dağıtımının özellikle Kovid-19 sürecinde sorunlara yol açacağını dile getiren Toprak, çadır yaşam alanlarının tek elden koordine edilmesi gerektiğini, tek merkezden yönetilmemesinin birçok aksamalara neden olduğunu ifade etti. 

Açıkta dağıtılan ve hijyenik koşullara uygun olmayan gıdaların olduğunu belirten Toprak, “Depremin yaraları henüz sarılmaya çalışılırken olası bir gıda zehirlenmesi vakası sonucu can kaybı yaşanabilir” dedi. Teknik altyapının eksik olduğunu, seyyar duş ve tuvaletlerin salgına sebebiyet verebileceğini ifade eden Toprak, bu duruma karşı bir an önce önlem alınması gerektiğini ifade etti.

"KİRLİ KAPLAR, TEMİZ ÜRÜNLER VE YİYECEKLER BİR ARADA"

Birçok stantta olduğu gibi Kızılay’ın yemek dağıttığı noktadan geçerken gördüğümüz manzara da diğerlerinden farklı değildi. Yemek dağıtım yerlerine ilişkin Toprak, “Atıklar kontrolsüz bir biçimde atılmış, konteynerde birikme mevcut, üretim alanına çok yakın, kirli kaplar, temiz ürünler ve yiyeceklerle bir arada” dedi. 

“GIDA VE SU GÜVENLİĞİ GENİŞ KAPSAMLI ELE ALINMALI”

Toprak, “Bu planda gıda ve su iki kelimeyle yer alıyor. Acilen afetzede ve yardım ekipleri için gıda ve su güvenliğinin sağlanması geniş kapsamlı olarak ele alınmalı. Gelen hazır yemek dağıtımları, gıda yardımları ve tedariki kamu kurumu niteliğinde bir meslek odası olan Gıda Mühendisleri Odası başta olmak üzere ilgili meslek odalarından temsilcilerle birlikte oluşturulacak komisyonun önerileri doğrultusunda, İzmir Büyükşehir Belediyesi koordinasyonunda yapılmalıdır” diye konuştu. 

Depremden sonra, çadır alanlarında yaşayanların Kovid-19 başta olmak üzere birçok salgın hastalığa açık olduğunu gözlemliyoruz. Raporun son bölümünde yapılan tespiti tekrarlayarak çadır alanındaki gezimizi sonlandırıyoruz: “Depremzedelerin sağlıklı, güvenilir gıda ve temiz suya erişiminin bir insan hakkı olduğu unutmamalıyız. Doğal afetten sağ kurtulmuş insanlar ve afet alanlarında çalışan arama kurtarma ekipleri gıda güvenliği kaynaklı bir riske maruz bırakılmamalıdır.”

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Kadın işçiler devlere karşı

Kadın işçiler devlere karşı

Chinatool grevi, ücretleri eriten Şimşek programının arkasında dizilenleri gözler önüne seriyor: Programın uygulayıcısı iktidar, programdan güç alıp %25 zam dayatan Chinatool ile Şimşek’in kapısını aşındırdığı Chinatool’un ortağı uluslararası finans tekeli HSBC... Küçük parçaların üretimi için küçük elleri kullanılan kadın işçiler, bu dev ittifaka sendikalarıyla kafa tutuyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
İmamoğlu’ndan belediye operasyonlarına tepki: Sandık gelecek, bir kişi gidecek, her şey değişecek.

Evrensel'i Takip Et