Dayanışma sorunlardan büyüktür
Lise öğrencisi gençler onca sorunun arasında dayanışmayı büyütmeye devam ediyor.

Depremzedelere yardım ekibinde gönüllü çalışan gençler | Fotoğraf: Evrensel
Ozan AYDIN
İzmir
İzmir’deki depremin ardından özellikle yıkımların olduğu, can kayıplarının yaşandığı ve insanların çadır kentlerde birleştiği alanlarda, dernek ve kurumlar tarafından yoğun bir dayanışma ağı kendisini gösterdi. Bu dayanışma ağlarında liseli, üniversiteli, işçi, işsiz gençlerin yoğunluğu göze çarpıyordu. Biz de Aşık Veysel Parkı’ndaki çadır kentte yardıma gelen gönüllü gençlerden bu konuya ve eğitim süreçlerinin nasıl etkilendiğine dair görüşlerini paylaşmalarını istedik.
İlk olarak lise öğrencisi Dilay bizimle o anları paylaşıyor: “Deprem anında Manavkuyu’da Doğanlar Apartmanı’nın yanında bulunan 7. Kattaki evimizin balkonundaydım. Online derse mola vermiştik. Balkona çıktığımda çok kötü bir sallantı yaşadık. Çok korktum, evde tek başımaydım. Doğanlar Apartmanının yanında olduğum için binanın yıkılması beni çok etkiledi. Tanıdığımız bir arkadaşımızı da orada kaybettik. İsmi Hayati idi. Depremden sonra ilk önce enkaz bölgelerinde yardıma gittik. 2 gündür de Aşık Veysel’de bulunan çadır kentte gönüllü olarak yardım ediyoruz. Online eğitim önümüzdeki hafta devam edecek ve ben gün içinde evde tek başıma kalıyorum. Depremin verdiği olumsuz psikoloji eğitim sürecimde de beni olumsuz etkileyecek. Odaklanma gibi birçok sorunum olacak.”
SORUNLAR HEP AYNI
Lise öğrencisi Zeynep ise “Deprem olduğunda Yeşilova’da evde tek başımaydım. Uyuyordum bir anda büyük bir sallantıyla uyandım. Çok korktum. Bizim tarafta bina yıkılması olmadı ancak oturduğumuz bina henüz 4 yıllık. Çok güvenli olduğu söyleniyordu ama hasarlar meydana geldi. Haliyle güven sorunumuz var ve hala binaya hasar tespiti için kontrole gelmediler. Deprem anından sonra bende gönüllü olarak depremzedelere yardım için çalışıyorum. İki gündür Aşık Veysel çadır kentindeyim. Eğitim meselesine gelince ise sorunlar asıl olarak pandemi döneminin başında başladı ve hala devam ediyor” dedi. Batuhan Karabağlar Yeşilyurt tarafında oturduğunu belirtiyor ve devam ediyor. “Deprem anında evdeydim. Uzun süre çok şiddetli sallandık. Haliyle büyük panik yaşandı. Sallanma bittikten sonra dışarı attık kendimizi ve afet alanına gitmek istedik ancak Yeşilyurt doğal afet alanı İZSU’ya ait büyük bir arazi ve etrafı jilet tellerle çevrili bir bölgeydi. Yani herhangi bir afet anında güvenli bölgeye ulaşmamızın oldukça zor olduğuna dikkat çekmek istiyorum. Ben depremin ikinci gününden bu yana Aşık Veysel çadır kentinde gönüllü olarak bulunuyorum. Buraya yardıma geliyoruz ancak bazı kamu kurumlarının yetkilileri bize açtığımız simit standı için bile izin alıp almadığımızı sorarak farklı bir tavırla yaklaşıyorlar. Gönüllü olarak gelen insanlara böyle muamele hoş bir görüntü olmuyor. Ben üniversite sınavına hazırlanıyorum fakat bu sene yaşanan bu kadar olayda sağlıklı bir şekilde ilerleme yapamıyoruz. Üstüne bir de böyle bir deprem yaşadığımız için odaklanma sorunumuz daha da artıyor.”
Evrensel'i Takip Et