Eğitimin iki çıkmazı: Belirsizlik ve yetersizlik
Bu sistem beni ve milyonlarca öğrenciyi umutsuzluk kıskacına sokmak için canla başla çalışırken umutsuz bir geleceğin karamsarlığını yaşamaktansa örgütlü olmayı tercih etmemiz gerek.

Fotoğraf: pch.vector/Freepik
Gamze ATUĞ
Uludağ Üniversitesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “En kısa sürede diğer eğitim öğretim kademelerinde olduğu gibi yükseköğretimde de yüz yüze eğitim öğretimi başlatmayı hedefliyoruz” dedi. Bu açıklama ile öğrenciler konu hakkında tartışmaya başladılar. Öğrencilerin bir kısmı online eğitimin daha iyi olduğunu savunurken diğerleri de okulun açılmasını istiyor.
Online eğitimi tercih edenler, eğitim öğretimin zaten niteliksiz, içi boş ve bilimsellikten uzak olduğunu, öğrencilere gerçekten bilim öğretmek yerine şirket ve kurumlara köle yetiştirme gayesinde bir üniversitenin uzaktan veya yakından olmasının bir öneminin olmadığını ifade ederken; ezberle-geç mantığından sıkıldıklarını ve kendilerine bir şey katamadıklarını öne sürüyorlar. Okulların açılmasını isteyen öğrenciler, eğitim sistemi hakkında diğerleri ile aynı fikirde olmasına rağmen onlar da artık okulda olmak ve kendi özgür alanlarında yaşamak için okudukları şehirlere dönmek istiyorlar. Özellikle kadın öğrencilerin bu talepte olması ise toplumumuzda tüm kadınlar gibi genç öğrenci kadınların da özgür alanlara sahip olmadığını ve aile baskısına maruz kaldığını gözler önüne seriyor.
Ben de online eğitim isteyen taraftayım. Uludağ Üniversitesi’nde okuyan bir öğrenci olarak Bursa’da yaşamaktayım. Online sistemde notlarım daha yüksek ve okulu bitirme sürem daha da azalmakta. Bu sistemi istememin bir sebebi de aldığımız derslerin aslında çok zor, geçmesi imkansız olmayan dersler olduğunu kavramış olmam. Aslında yüz yüze eğitime dönmeyi ben de isterim ama üniversiteye kadarki 12 yıllık eğitim sürecinin sonunda beklentiler içinde geldiğim üniversitenin de gerçekten bilimin ve sanatın gelişmediği bir yer olduğunu görmüş olmam, “Artık ne olursa olsun da şu okul bitsin!” dememe sebep oluyor.
VARLA YOK ARASINDA BİR YERDE
Gün geçtikçe artan vaka sayıları sağlığımız için daha fazla endişelenmemize neden olmaya başladı ve bu süreçte hali hazırda çoğu devlet üniversitesi uzaktan ya da hibrit olarak eğitim veriyor. Benim gibi düşünen öğrenciler, şartlar içerisinde sağlığımız için en iyi yolun bu olduğunu düşünüyor ve daha mantıklı buluyor. Öğrencilerin kimisi ailesinin yanına çoktan gidip eğitimine evinden devam ederken kimisi de okuduğu şehirde kendi imkanlarıyla hem eğitimine devam etmekte hem de hayatını zor koşullar altında sürdürmekte. Ailesinin yanına giden öğrencilerin çoğu okuduğu şehirden apar topar ayrılıp ev eşyalarını ise kelepir fiyatlara satıp gittiler. Bu durumda olan öğrenciler okulların açılması kararına büyük tepki gösteriyorlar. Bir şekilde aile evi içinde kendi çalışma ortamlarını oturtan öğrenciler, okullar açılırsa eğer nerede kalacaklarını, nasıl ev bulacaklarını, evlerin fiyatlarının değişip değişmeyeceğini, satılmış olan eşyalarını nasıl yeniden temin edeceklerini düşünüp daha da kaygılanarak bilinmezliğe sürükleniyorlar.
MÜCADELE ŞART
Fakat online sistemi isteyerek onun sorunsuz ve nitelikli bir eğitim olduğunu söylemekten uzak kalacağım. Öncelikle her öğrencinin eşit şartlarda online eğitim alamadığını ve birçok zorluk yaşadığını unutmamak gerek. Her öğrenciye eğitimi için ayrılmış internet kotası ve internete girebileceği teknolojik alet verilmesi şarttır. Bunun yanı sıra derslerin özensizce ve slayt okuyup geçilerek bir iki not paylaşılarak gerisinin öğrenciye bırakıldığı bir sistemin olumlu sonuçlar vermeyeceğini bilmek gerek. Böylece eğitimin ne kadar da niteliksiz halde olduğuna yakından bir kez daha şahit olmak üzücü bizler için. Ben nitelikli eğitim alıp mesleklerimizde ve işlerimizde en verimli şekilde çalışmak için gelecek hayalleri kurmaktan vazgeçmek istemiyorum. Fakat bu sistem beni ve milyonlarca öğrenciyi umutsuzluk kıskacına sokmak için canla başla çalışırken umutsuz bir geleceğin karamsarlığını yaşamaktansa örgütlü olmayı tercih etmemiz gerektiğini; nitelikli, bilimsel, demokratik bir eğitim sistemi için var olan haklarımızı savunmamız ve doğru sonuçlar alana kadar mücadele edilmesi gerektiği taraftarıyım.
Evrensel'i Takip Et