Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi: Mücadeleyi büyüteceğiz
İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmamasından dolayı yaşamlarının da tehdit altında olduğunu söyleyen Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi, 25 Kasım'a giderken mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı.
(soldan sağa) Elif Sinem Arıkan, Arzu Erkan ve Elif Yetigin | Fotoğraf: MA
Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi, 25 Kasım'a giderken mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı.
AKP, 2011’de imzaladığı ve 2014’te yürürlüğe giren kadına karşı şiddet, aile içi şiddeti önleme ve buna karşı mücadele taahhüdü olan İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmeye yönelik tartışmalar başladığı günden bu yana kadınlar sokaklarda buna karşı tepkilerini gösterdi. Bütün kentlerde yan yana gelerek mücadele eden kadınlar, yeni yöntemler bulma arayışına girdi. Kocaeli’de ise pek çok kadın kurumu, sendika, siyasi parti, derneklerden kadınlar bir araya gelerek eylül ayı ortalarında Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi’ni kurdu. Kuruluşunu ilan inisiyatif, kentte önemli işlere imza atarak, kent halkını bilgilendirmek için bildiriler, broşürler, basın açıklamaları, mahalle ziyaretleri, toplantılar buluşmalar gerçekleştirdi. Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi gönüllüleri, inisiyatifin kuruluşunu, sonrasında yapılanları ve neler yapacaklarına dair değerlendirmelerde bulundu.
CİDDİ BİR KARŞILIK BULDU
Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi'nden Elif Sinem Arıkan, kadınlar olarak uzun bir süredir birlikte hareket etme noktasında tartışmalarının sürdüğünü ifade ederek, birlikte işler yapma niyeti ve iradesiyle inisiyatifin kurulduğunu belirtti. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış tartışmalarıyla birlikte kadın örgütleri olarak daha güçlü ses çıkarmanın gerekliliğinin doğduğuna işaret eden Arıkan, “Bu doğrultuda kentteki siyasi partilerden demokratik kitle örgütlerine kadar her kesimle temennilerimizi anlattığımız görüşmeler yaptık. Bu adım çok ciddi bir karşılık buldu. Sonrasında da kurumları gezmeye ve kendimizi anlatmaya devam ettik” dedi.
"ÖRGÜTLEMENİN YOLLARINI BÜYÜTÜYORUZ"
Türkiye’de kadın hareketinin ulusal sınırları aşan çalışmalarda bulunduğuna işaret eden Arıkan, “İktidarların pratiklerinde farklılıklar olmasına rağmen ortaklaştığı bir akıl var. Bu da toplumsal hak ve eşitliği görmezden gelerek sermayenin çıkarına dayanıyor. Sorun küresel bir sorun. İktidarlar kazanılmış haklar üzerinden tartışmalar yürütüyor. Bu duruma karşı kadın hareketi çeşitli biçimlere uygun mücadele pratiği örme arayışı içerisinde. İktidarın ortaklaştığı saldırılara karşı mücadele pratiklerimizi birbirimize aktararak ve geliştirerek daha güçlü bir biçimde örgütlemenin yollarını ve koşullarını büyütüyoruz” diye ifade etti.
"KOLEKTİF BİR ÇALIŞMA YARATTIK"
İnisiyatifin kurulmasından bu yana birçok kesimden kadının çalışmalara katıldığını söyleyen Elif Yetigin de, “Türkiye genelinde tartışmaların yoğun olduğu illerde hareketlilik de yoğundu. Burada da hareketliliğin yükselmesine dair bir fikirle inisiyatif ortaya çıktı. Herkesin söz sahibi olduğu kolektif bir çalışma ortamı yarattık. Burada yaratılan hareketlilik dışarıya da yansıdı” diye belirtti.
DAHA FAZLA BİLGİ SAHİBİ OLUNDU
Salgınla birlikte kadınlara yönelik baskı ve şiddetin arttığına işaret eden Yetigin, baskının artmasının kadınlarda bir patlama yarattığını söyledi. Yetigin, “Bu patlamayla bir hareketlilik oluştu. Bu dönemin bize katkılarından birisi ise İstanbul Sözleşmesini kadınlarla tartışmamız oldu. Toplum artık sözleşmeyi daha çok tartışıyor. Önceki anket sonuçlarına göre kadınlar sözleşmenin içeriği hakkında daha fazla bilgi sahibi oldu. Çekilme tartışmaları son bulsa da, biz kadınlar olarak sözleşmenin uygulanması yönünde adımlar atıyoruz. Tartışmalarımızı bu yönde şekillendiriyoruz” ifadelerini kullandı.
"SÖZLEŞME HAYATİ ÖNEMDEDİR"
“İstanbul Sözleşmesi uygulanırsa yaşatır” sloganından yola çıkarak bir araya geldiklerini söyleyen Arzu Erkan, “Farklı kesimlerden kadınların bir araya gelmesinin sözleşmesinin kadınlar açısından hayati öneme sahip olduğunu gösterdi” dedi. İstanbul Sözleşmesi’nin ne anlama geldiği ve neden kadınlar açısından önemli olduğuna ilişkin geniş kadın kesimlerinin bilgi sahibi olmadığını gördüklerini ifade eden Erkan, inisiyatif olarak kadınların sözleşme hakkında bilgi sahibi olması için çeşitli çalışmalar yaptıklarını belirtti. Hem ulusal hem de yerelde meydana gelen şiddet olaylarına karşı, “İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı bunlar yaşanmayacaktı” fikrinin belirtildiği etkinliklerin yapıldığını söyleyen Erkan, “Bir forumda düzenledik. Bu bizim için önemliydi. Forumda bir araya gelip yol haritamızı kararlaştırdık. Farklı toplumsal kesimlerden kadınlar kürsüyü kullanarak bu sürece dair önerileriyle forumu zenginleştirdi” dedi.
"İNİSİYATİFİN BİR PARÇASI OLUN"
Geldikleri noktada sadece haklarının değil yaşamlarının da tehdit altında olduğunu söyleyen Erkan, mevcut olan haklarını koruma ve genişletme perspektifiyle hareket ettiklerini belirtti. Birlikte hareket ettikleri sürece gelen saldırıları püskürtme olanakları olduğunun altını çizen Erkan, “Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifinin bir parçası olun. Siz olmadığınızda bir kişi eksiğiz ve bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok. Eşit haklarla eşit yurttaşlar olarak bu ülkede yaşamak istiyoruz. Bütün gücümüzle sözleşmenin uygulanması için mücadeleyi sürdüreceğiz. Bütün tartışmalara cevap olacak şekilde daha güçlü 25 Kasım’a gitmek için çalışmayı sürdüreceğiz” diye konuştu. (Kocaeli/MA)