Köşe yazarları medyanın Berat Albayrak tutumunu eleştirdi
Köşe yazarları Berat Albayrak'ın isitifası karşısında susukun kalan medyayı eleştirdi. Çiğdem Toker, yaşananlara ilişkin "Gerçek karartılınca gazeteci iktidarın ‘emir kulu’na dönüşüyor" dedi.
İLGİLİ HABERLER
Medyanın Berat Albayrak suskunluğu: "Halkın haber alma hakkına ihanet edildi"
TGC'den Albayrak suskunluğuna tepki: Gazeteci önce halka ve gerçeğe karşı sorumludur
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifasını 27 saat sonra veren medyaya tepki gelmeye devam ediyor. Hatta hükümet medyasından yazarlar bile medyanın sansürüne tepki gösterdi. Sabah gazetesi başyazarı Mehmet Barlas köşesinde Albayrak istifasında medyanın tutumuna ve sansüre kızdı. Sözcü gazetesi yazarı Çiğdem Toker ve Emin Çölaşan’da medyanın bu tutumuna tepki gösterdi.
Berat Albayrak’ın Instagram hesabından duyurduğu istifası AKP’ye yakın medya organlarında yer almamıştı. Türkiye’nin büyük sermayeli televizyon kanalları ve AKP'ye yakın medya organları, Albayrak’ın istifa haberini 25 saat sonra İletişim Başkanlığı'nın açıklamasının ardından vatandaşa aktarmıştı. Üstelik söz konusu medya organlarının “istifa” kelimesini kullanmayıp, “af talebi” ifadesini tercih etmeleri dikkat çekmişti.
BARLAS: OTOSANSÜR ÇOK YANLIŞTI
Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak tarafından yönetilen Sabah gazetesi yazarı Mehmet Barlas, Albayrak'ın istifası sonrasında saatlerce bu haberi "görmeyen" gazetesine de isim vermeden göndermede bulundu ve şunları yazdı:
“Albayrak'ın istifası ile bu istifanın Cumhurbaşkanı tarafından kabulüne kadar geçen süre, Türk medyası için dramatik bir sınava konu oldu. Bir kısım medyanın bu süredeki kararsızlığı ve habersizliği bir çeşit otosansüre konu kılması çok yanlıştı.”
TOKER: GAZETECİLER GERÇEĞE KARŞI SORUMLU
Sözcü gazetesi yazarı Çiğdem Toker ise son yıllarda Sayıştay raporları ve belgelerle ortaya çıkan usülsüzlükleri yazdıktan sonra iktidarın bütün bunları, habersiz bırakan, haber saklayan medya desteğiyle mümkün kılabildiğini, inşa ederek, satın alarak, devşirerek, içindekileri emir kulu haline getirerek bunları yaptığını aktardı ve şöyle dedi:
“Gazetecilik ‘ekmek parası’ denildiğinde, akan suların duracağı bir meslek değil. Çünkü o sular akmayınca gerçekler karartılmış oluyor. Gerçek karartılınca gazeteci iktidarın ‘emir kulu’na dönüşüyor. Gazetecilik memuriyet değil. Kimse gazetecilik yapmaya da mecbur değil. Kendilerini ‘emir kulu’ konumunda görüp talimat bekleyenler, gazeteciliğe zarar veriyor. Gazeteci güç sahiplerine değil, önce gerçeğe karşı sorumlu.”
ÇÖLAŞAN: GAZETECİLİĞİ ÖLDÜRDÜ
Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan ise Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın damadı Berat Albayrak'ın Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan istifasını yaygın ve iktidara yakın medyanın haberleştirmediğini hatırlatarak "Yandaş medya tepeden gelen emirlere uyarak korkunç bir cinayet işledi. Gazeteciliği öldürdü" dedi.
Çölaşan yazısında, "Berat Albayrak olayında bir kez daha gördük ki gazetecilik öldürülmüştür. Adam görevden ayrılıyor ama iktidardan 27 saat boyunca tık yok… Üstelik yandaş havuz medyasına direktif veriliyor: 'Bu olayı duymadınız, görmediniz, bilmediniz. Asla yayın yapmayacak ve konuya değinmeyeceksiniz…' Ve bizim emir kulu medya (ki medyanın yüzde 95'ini oluşturuyor) iki gün boyunca bu konuda ağzını bile açamadı. Haberi gizledi! Böyle bir olay Türkiye'de ilk kez yaşandı!..” ifadelerine yer verdi. (MEDYA SERVİSİ)
Evrensel'i Takip Et