Şizofreni hastası kardeşi ve 2 oğluyla çadırda yaşayan depremzede: Korkuyoruz
İzmir'de depremzede Figen Turanlıgil, biri şizofreni kardeşi ve iki oğlu ile yaşam mücadelesi veriyor.
Figen Turanlıgil (sağda) | Fotoğraf: MA
Oturdukları evin depremde ağır hasar görmesiyle şizofreni hastası kardeşi ve iki oğluyla yaşamlarını çadırda sürdürmek zorunda kalan Figen Turanlıgil, soğuk havalar bastırırken kendilerine dair belirsizliğin son bulmasını istedi.
İzmir’de yaşanan merkez üssü Seferihisar ilçesi olan depremin üzerinden 16 gün geçti. Depremin en yoğun hissedildiği Bayraklı ilçesi Manavkuyu Mahallesi’ndeki evleri hasar gören depremzedeler, barınma sorunu yaşıyor. Deprem felaketinin ardından hasarlı durumdaki evlerine giremedikleri için çadırlarda yaşamlarını sürdüren depremzedelerin kaldığı çadırların kurulduğu alan, hasar gören binaların hemen yanı başında. Depremin üzerinden iki haftayı aşkın zaman geçmesine rağmen yıkılma riski barındıran bu yapılara dair ise henüz herhangi bir çalışma yok.
Havaların soğumasıyla beraber barınma sorunları belirsizliğini koruyan depremzedeler yine koronavirüs salgını riskiyle karşı karşıya olmasına rağmen, bu yönlü tedbirlerden yoksun.
Bu depremzedelerden biri şizofreni kardeşi ve iki oğlu ile yaşam mücadelesi veren 56 yaşındaki Figen Turanlıgil.
Yaşanan depremde evleri ağır hasar gören Turanlıgil, 34 yıldır Bayraklı ilçesinde bulunan Aydın Kent Sitesinde kiracı olarak oturuyordu. Deprem günü evde olduğunu ve çok ağır bir sarsıntı geçirdiklerini Mezopotamya Ajansından (MA) Esra Solin Dal'a anlatan Turanlıgil, mağdur duruma düştüklerini dile getirdi.
"KORKUYORUZ"
Şizofreni hastası kardeşi ve iki oğluyla beraber çadırda yaşamak zorunda kaldıklarını söyleyen Turanlıgil, “Ben de ağır depresyon hastasıyım. İkimiz de devamlı ilaç kullanıyoruz. Depremin etkisini hâlâ üzerimizden atamadık ve artçı sarsıntılar devam ediyor. Hiçbir eşyamızı alamadık, çok korkuyoruz” diye belirtti.
ÇARESİZCE BEKLİYORLAR
Ağır hasarlı olduğu için evlerine giremediklerini kaydeden Turanlıgil, “Burada bulunan gönüllülerin bize verdikleri yiyecek ve giyeceklerle idare ediyoruz. İki haftadır çadırda yaşıyoruz. Çadır düzenine alışmamız çok zor. Kış ayları geldi. Geceleri çok soğuk, hele bir de hasta biri olunca işler daha da zorlaşıyor. Şu an ne yapacağımı bilmiyorum ve çok çaresiz hissediyorum. Yetkililer bize ‘Bekleyin’ diyor, biz de çaresizce şu an bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
"GİDECEK BİR YERİM YOK"
Kiralık eve çıkmak istediğini fakat kira fiyatlarının artmasından dolayı çadırda yaşamaya mecbur kaldıklarını söyleyen Turanlıgil, “Bu semtten ayrılmak beni çok etkileyecek. Ben kiracıyım ve babamın emekli maaşından başka gelirimiz yok. Ekonomik koşullarım el vermiyor. Bulabilirsem uygun bir yerde ev bulmayı düşünüyorum. Kısacası ne yapacağımı hiç bilmiyorum. Sadece bir an önce çadırda yaşayan yurttaşlar için ne yapılacağına dair belirsizliğin ortadan kalkmasını istiyorum” diyerek, içerisinde bulundukları koşulların düzeltilmesi için yetkililerin harekete geçmesini istedi. (İzmir/MA)
