18 Kasım 2020 04:48

Tarım işçisi kadınlar: Tarlada bize bağırıp, çağırıyorlar, hakaret ediyorlar

Tarım işçisi kadınlar, kayıt dışı çalışmanın getirdiği birçok hak gaspıyla karşı karşıya. Hem evde hem de tarlada şiddete maruz kalan kadınlar, haklarını aradıklarında ise işsizlikle tehdit ediliyor.

Arşiv | Fotoğraf: MA

Paylaş

2,5 milyon tarım işçisi kadın, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nü güvencesiz, emek sömürüsüyle karşılıyor. Günde 16-17 saat çalışan kadınlar, iş sağlığı ve iş güvenliği alanının “görünmeyenleri” adeta. Emeklerinin karşılığını alamadıkları gibi kayıt dışı çalışmanın getirdiği birçok hak gaspıyla da karşı karşıyalar. Mesaileri tarlayla sınırlı olmayan tarım işçisi kadınlar, ailelerinin yaşamından da sorumlular. Çalışma koşullarının zorluğu ile birlikte yemek, çamaşır ve bulaşık gibi günlük işler de omuzlarına yüklenen kadınların sabah saat 05.00’da başlayan mesaileri evde gece yarılarına dek sürüyor. 

"GÜNDÜZ TARLADA, AKŞAM EVDE ÇALIŞIYORUZ"

Tarlada başladığı mesaisi evde de devam eden kadınlardan biri de Fatma Buz. MA'dan Hamdullah Kesen'in haberine göre ev işlerinin yanı sıra beş çocuğuna bakan Buz, sabahın ilk ışıklarıyla yollara düştüklerini ve akşam karanlığına dek çalıştıklarını vurguladı. Tarlada iş olmadığı günlerde evlere temizliğe gittiğini anlatan Buz, çocukluğundan bu yana çalıştığını söyledi. Yıllardır emeğinin karşılığını alamamaktan yakınan Buz, 105 TL olan günlük yevmiyelerinin 10 TL’sini çavuşa verdiklerini kaydetti. Hayat pahalılığından dolayı yevmiyenin yetmediğini belirten Buz, kıt kanat geçinebildiklerini dile getirdi. 

Yaşamın her alanında olduğu gibi tarlada da şiddetin bitmediğini ifade eden Buz, özellikle hakaret ve sözlü şiddete maruz kaldıklarının altını çizdi. Buz, "Çavuşlar sürekli bize bağırıyor. İşte yavaşladığımızda bağırıp, hakaret ediyorlar. Paramızı geç veriyorlar. Bir gün çalışıyorsak, 3 gün çalışmıyoruz. Bu da bir şiddettir. Eve ekmek götürmek için bu şiddete katlanıyoruz. Gündüz tarlada akşamda evde çalışıyoruz" diye belirtti. 

Her alanda olduğu gibi tarımda da ezildiklerini ifade eden Gülistan Dündar da, tarlada da evde de hakaretlere maruz kaldıklarını belirtti. 20 kişilik servislerin tıka basa 30 kişiyle doldurulduğunu anlatan Dündar, paraların geç verilmesinden dolayı borçla evi geçindirdiklerini söyledi. Her şeyin pahalı olması nedeniyle alım güçlerinin olmadığını ifade eden Dündar, emeklerinin karşılığını talep ederek, "Her şeye zam yapılıyor ama işçilerin ücretlerine zam yapılmıyor. İşçilerin yevmiyesiyle bir şey alınmıyor" dedi. 

İŞSİZLİKLE TEHDİT 

Medine Aşkan ise, tarlada çalışmanın zorluklarına değinerek, yaşam şartlarından dolayı buna katlandıklarını dile getirdi. Yazın güneşin altında kışın da çamurun içinde çalıştıklarını vurgulayan Aşkan, maruz kaldıkları uygulamaları ise şöyle anlattı: "Tarlada bize bağırıp, çağırıyorlar, hakaret ediyorlar. Karşı çıktığımızda; 'Senin dilin uzun. Sen çalışmıyorsun, yarın gelme' diyorlar. Anlayacağınız hakkınızı aradığınızda işsiz kalıyorsunuz. İşsiz kalmamak için de mecburen susuyoruz. Hakkımızı savunamıyoruz." (İŞÇİ-SENDİKA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Deprem Komisyonu ikinci kez toplandı: Rapor tozlu raflarda kalmasın

SONRAKİ HABER

Karadeniz siyanürle zehirleniyor, torba yasayla şirketlerin önü açılıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa