Mağaza ve market işçileri yazdı: Bu önlemler bizleri korumayacak
Mağaza ve market işçiler açıklanan pandemi önlemlerinin en yoğun olan saatler dışında olması nedeniyle çok etkili olmayacağını söylüyor.
Arşiv | Fotoğraf: Freepik
Mağaza çalışanı genç bir işçi
Kocaeli
Merhaba, Evrensel okurları. Pandeminin başından beri bir mağazada çalışıyorum. Çalıştığım mağazada, arkadaşlarımla ülke gündemi üzerine sohbetler ediyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni yasakları ve sözde tedbirleri açıklamasından sonra çalışma arkadaşlarımla bunların üzerine tartıştık.
Açıkçası konuşmalarımızda en çok, sokağa çıkma yasaklarının uygulanacağı saatlerin saçma olması vurgulandı. Bir günü gözden geçirdiğimizde sokakların, kafelerin, restoranların, mağazaların ve AVM’lerin en dolu olduğu saatler sabah 10.00 ve akşam 20.00 arasındaki saatlerdir. Virüsten korunmak için alınan bu önlemlerin bizim çalışma koşullarımızda hiçbir anlamı kalmıyor. Bu yasaklar bizi virüsten korumayacak çünkü yine birçok insanla temas halinde olacağız, birçok müşteri mağazada olacak ve yoğunluk devam edecek.
Sorunlar sadece çalışma saatleri içerisinde karşımıza çıkmıyor, iş bittikten sonra da birçok sorun baş gösteriyor. Bu sorunlardan bir tanesi işe gidip gelirken yaşayacağımız ulaşım sorunu. Sokağa çıkma yasağı olan günlerde toplu taşıma araçlarının saatlerinde bir değişiklik olacak mı olmayacak mı bu belli değil. Çalıştığımız mağazaya çok uzak yerlerden gelen arkadaşlarımız toplu taşıma araçlarının normal zamanda bile seyrek geldiğini vurgulayarak, “Ben işe geç gelirsem maaşımdan kesilecek ama kimse sen bu işe nasıl gidip geleceksin diye sormuyor. Zaten çalıştığımız mağaza ulaşım masrafımızı karşılamıyor. Onlar için nasıl gidip geldiğim önemli değil, saatinde mağazada olup çalışayım yeter. Şimdi bu yasaklarda nasıl gidip geleceğim hiç bilmiyorum” diyerek aslında yaşadığı sorunların yasaklarla daha da artacağını belirtiyor.
Çalıştığım mağaza hafta sonu akşam 19.00’da kapanacağı için günlük 9 saatlik çalışma süremizi dolduramayacağız. Bu ne anlama geliyor diye baktığımızda hafta sonu yasak yüzünden 6 saat çalışan bir işçi hafta içi fazladan 3 saat çalışmak zorunda olacak. Hafta içi yani yasak olmayan günlerde fazladan 2-3 saat çalıştırılacak olmamız daha çok yorulmamıza ve hastalıklara daha açık olmamıza yol açacak. Televizyonlarda, haberlerde bağışıklığınızı güçlü tutun, şunları yiyin, şunlara dikkat edin, çok yorulmayın diyorlar ama söylenenler gerçeklerle örtüşmüyor. Günde 12 saate yaklaşan çalışma süresiyle kimse yorulmadan kalamaz, bağışıklığını güçlü tutamaz. 1 saatlik yemek molasında, işe geç kalmamak için apar topar yenen yemek bizi virüsten korumaz.
İktidarın şimdiye kadar açıkladığı hiçbir önlem gerçek bir önlem değil, günü kurtarmak için, göz boyamak için söylenen birkaç cümleden ileriye gitmiyor. Bizleri virüsten koruyacak olan tek şey gerçekten halk sağlığını düşünerek alınan önlemler olacaktır ama önlemleri açıklarken bile cümlesine “Hafta sonları tedarik ve üretim zincirleri aksamayacak” diye başlayanlardan halk sağlığını düşünmesi nasıl beklenebilir ki?
VİRÜSE YAKALANMA KORKUSU YAŞIYORUM
BİM’de çalışan bir işçi
Kocaeli
Merhaba Evrensel okurları...
Biliyorsunuz ki pandemi sürecinde ekonomik krizden en az etkilenen sektörlerden birisi de gıda sektörü oldu. Sokağa çıkma yasaklarında, sonrasında en çok kâr elde eden işletmeler olan marketlerde çalışan biz işçiler bu süreçte daha yoğun bir tempoda çalışmaya başladık.
Özellikle de yasakların olduğu süreç çok ağırdı. Haftanın 6 günü çalışıyoruz ama bu çalışmanın karşılığını alamıyoruz. Fazladan çalıştığımız saatlerin ücretini alamıyoruz. Mesela ben işe ilk girdiğimde 3 bin 200 lira alıyordum sonra ay sonuna yakın kesintilerle birlikte ücretim 2 bin 700’e kadar düştü. Daha da düşecek gibi görünüyor.
Aldığın para hiçbir işe yaramıyor. Çünkü her şeye zam geliyor. Bu sadece beni de etkilemiyor. Markete gelen müşteriler de bu zamlardan etkileniyor. İnsanlar en çok un, yağ, makarna ve kuru bakliyat alabiliyor. Haliyle bunlara da zam gelince insanlar bize şikayet ediyor. Zaten diğer marketler pahalı olduğu için insanlar bizim marketi tercih ediyorlar fakat burada da ürünler normal fiyatın çok çok üstünde. Her salı günü de gıda ürünlerimizin fiyatlarında bir artış oluyor. Böyle olunca da az çok geçinen bir ailenin yapacağı alışveriş 500 liradan aşağı tutmuyor.
Her hafta artan fiyatlara şimdi bir de virüs eklendi. Virüse yakalanma korkusu yaşıyorum. Yarın başıma gelmeyeceğinin bir garantisi yok. Herkes her yerden bir şekilde kapıyor. Şöyle ki depo çalışanlarımızda virüs çıkmış. Hepsi test yaptırmış. Pozitif olanlar karantinaya alınmış. Sadece 5 personel negatif çıkmış, onlarla ve mağaza sorumlularıyla mallar toplanmış. Yalnızca bir gün aksayarak ürünlerin sevkiyatı gerçekleşti. Nasıl bulaştı, şu an durum ne, hiçbir bilgimiz yok, saklanıyor açıkçası. Biz çalışanların da tek önlemi maske, onun da en ucuzunu ve en kalitesizini veriyorlar. Benim çalıştığım şubede virüse yakalanan olmadı henüz. Fakat belirtileri taşıyorsa veya test sonucu pozitif çıkan birisiyle temaslıysa önce market sorumlusuna sonra bölge sorumlusuna haber verecek, sonrasında hastaneye test yaptırmaya gidebilecek. Çünkü test yaptırdıktan sonra sonuç çıkana kadar karantinada kalıyor ve bu sürede onun yerine bakacak birinin bulunması lazım. Böyle olunca onlara göre işler aksadığı için çalışma sistemlerine ters geliyor bu durum.