İzmit'te 25 Kasım'ı konuştuğumuz kadınlar: Kadınlar şiddete boyun eğmemeli

İzmit'te 25 Kasım'ı konuştuğumuz kadınlar, yöneticilerin kadına şiddete bir çözüm önerisi getirmediğini belirterek; “Kadınlar kendi ayakları üzerinde durmalı, şiddete boyun eğmemeli" dedi.

23 Kasım 2020 23:33
Paylaş

Behlül AYMAR
Reyhan BAŞARAN
Kocaeli

Türkiye’de 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü İçişleri Bakanlığının verilerine göre 2020’nın ilk 10 ayında 234 kadının erkekler tarafından öldürüldüğü 115 kadınının taciz edildiği 72 kadınının ise tecavüz edildiği bir tablo ile karşılanıyor.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü yaklaşırken İzmit’te kadınlarla, pandemide yönelik artan şiddeti, 25 Kasım’ı ve kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesi için nelerin yapılabileceğini konuştuk. Konuştuğumuz kadınlar, “Kadınlar kendi ayakları üzerinde durmalı, şiddete boyun eğmemeli” dedi.

İzmit’in Yürüyüş Yolu’nda görüştüğümüz kadınlardan ilki, şiddetin önlenmesi için yasaların daha caydırıcı bir hale getirilmesi gerektiğini söyleyerek; “Hiçbir kimse şiddeti hak etmiyor. Hepimiz bir şekilde evimizde bu durumlarla karşılaşıyoruz. Daha yeni gördük, Kadir Şeker olayını biliyoruz. Bu olaydan sonra kimse şiddet gören kadına dışarıda yardım etmek istemeyecektir. Kadınlar daha pasif konumda bu ülkede, toplumsal rollerin de bunda etkili olduğunu düşünüyorum” dedi.

Kadına şiddetin pandemiyle çoğaldığını söyleyen bir başka kadın ise, “Erkekler daha çok saldırmaya başladılar. Zaten ne topyekün bir mücadele var ne de gerekli önlemler alınıyor. Yasalar yeterli değil. Bizleri yönetenler bugüne kadar bir çözüm önerisi getiremediler. Kadına şiddeti önlemeyi başaramadılar” diye konuştu.

"KÖKTEN BİR ÇÖZÜM GEREK"

Şiddeti “insanın öz güven sorunu” olarak nitelendiren bir başka kadın ise şunları dile getirdi; “Günlük çözümlerden ziyade kökten bir çözüm gerektiğini düşünüyorum. Ataerkil bir toplum olduğumuz için erkekler kendisini daha baskın hissettiklerinden dolayı kadını her türlü ezebileceğini sanıyor. Hele bir de karşısında kendisinden daha dominant karakterli birisi varsa tek çareyi şiddet uygulamak olarak görüyor. Ama ne olursa olsun kadınlar kendi ayakları üzerinde durmalı, şiddete boyun eğmemeli. Ekonomik özgürlüklerini ellerine almaları gerekiyor.”

Kadına yönelik şiddetin cezasız kaldığını vurgulayan bir kadın ise şunları söyledi; “Şiddet uygulayan elini kolunu sallaya sallaya gidiyor ceza almadan. Şiddeti doğuran sebeplerden birisi ekonomik özgürlüklerinin olmaması, diğeriyse ‘eşitiz’ desek de eşit olmamamız. Sadece erkekler kadınlara değil, kadınlar da kadınlara şiddet uyguluyor söyledikleriyle, yaptıklarıyla. Benim 25 Kasım’dan tek talebim hiçbir canlının başka bir canlıya şiddet göstermemesi ve şiddetin son bulması.”

"KATLANMANIN GEREĞİ YOK"

Şiddet mağdurlarından birisi olduğunu belirten bir başka kadın ise, “Benim çok canım yandı. Ben o yüzden bütün kadınları destekliyorum. Bütün kadınlar özgür olmalı. Ellerimiz, ayaklarımız tutuyor. Herkes kalkıp kendi savaşını verebilir. Ben kendi savaşımı verdim, kazandım ve şimdi çok rahatım. Bana destek veren çok kadın arkadaşım oldu kadınlar arasındaki birlik çok önemli, ben bunu gördüm. Kadınlar hiç olmadık yerde, çok gereksiz yere şiddet görebiliyor. Bilmedikleri bir sebepten bile dayak yiyebiliyorlar. Çalışmadıkları için kendilerini savunmasız görüyorlar, çocukları oldukları için boşanmak istemiyorlar ama bence katlanmanın hiçbir gereği yok” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Bülent Arınç: Cumhurbaşkanı çok ağır bir konuşma yaptı

SONRAKİ HABER

Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçiler ocak-ekim döneminde yüzde 72,5 azaldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa