24 Kasım 2020 23:00

Hem eğitim hem de öğrenciler 2. plana atıldı

Eğitimin durumundan dolayı pek çok kadın öğrencinin ailesinde “okul hayatı bitti” gibi cümleler kurulmaya ve evliliğe teşvik edilmeye başlandı.

Fotoğraf: Pngtree

 

Paylaş

Pandemi süreci ve yeni yasaklarıyla birlikte Gaziantep’teki gençlerin uzaktan eğitim sürecini nasıl geçirdiklerini derledik.

“PANDEMİYLE OKUL HAYATI BİTTİ, EVLİLİK VAKTİ”

Merhaba, ben Gülen Doğan. Aynı evde üçü öğrenci olmak üzere dört kardeşiz. Ablam yüksek lisans, ben Gaziantep Üniversitesinde lisans, kız kardeşim ise lisede öğrenci. Ablam derslerine yıllar önce aldığı laptop ile devam edebiliyor. Ben ve kız kardeşim derslere girerken oldukça zorlanıyoruz. Ses gitmesi, görüntü gitmesi, kullanılan sistemin yoğunluktan dolayı bizi dersten atması gibi birçok sorun oluşuyor. Bunca sıkıntıya rağmen telefonlarımızdan derse girmeye çalışıyoruz. Sınavlarım başlayacak ama telefondan sınava girmek sıkıntı yaratıyor ve bu yüzden bilgisayara ihtiyacım var. İnanın nasıl yapacağımı bilmiyorum. Okumaya hiç hevesimiz kalmadı. Kendisini geliştirmiş güçlü kadınlar olmak için direniyoruz ama öğrenciler olarak canımıza tak etti artık. Birçok erkek öğrenci okuldan ümidi kesip işe girmeye başladı, sosyal hayatları sıfırlandı. Eğitimin durumundan dolayı pek çok kadın öğrencinin ailesinde “okul hayatı bitti” gibi cümleler kurulmaya ve evliliğe teşvik edilmeye başlandı. Ne yazık ki ülkemizde okumayan kadının evlenmesi gerektiği gibi bir genel yargı var. Biz öğrenciler olarak, en çok da kadın öğrenciler olarak çok yorulduk. Bu duruma çözüm bulunur mu, bilmiyorum. Ama eğitim sisteminden çok memnunum diyen bir öğrenci bulunamayacağımdan eminim.

“VERİM ALAMADIĞIM EĞİTİMDEN SONRA SINAVA GİRMEK İSTEMİYORUM”

Ben, Doğa Dağlı. Ben de bu eğitim sisteminin mağdurlarından biriyim. Geçtiğimiz yıl, 12. Sınıfın başında sınavdan iyi bir sonuç almam için sadece okulun yeterli olmayacağını fark ettim ve bir dershaneye kayıt yaptırdım. Her gün hem dershaneye hem okula gitmek çok yorucu olduğundan verim alamıyordum. Bu yüzden 2. dönem açık öğretime geçtim. Tam tek bir yere odaklanıp rahat edeceğimi düşünürken salgın patlak verdi. Dershanemin online eğitime geçmesine mi, boş yere açık öğretime geçtiğime mi üzüleyim bilemedim. Online eğitimin verimsizliği, arkadaşlarım mezun olurken benim açık öğretim sınavlarına girmek zorunda kalmam, sınav tarihinin bir oyuncasına değiştirilmesi gibi bazı nedenlerden dolayı psikolojik olarak kötü etkilendim ve sınavda istediğim sonucu elde edemedim. Geçtiğimiz yaz boyunca “Acaba salgının durumu kışın nasıl olacak?​”, “Dershaneler yeniden kapatılır mı?​”, “Dershaneler tekrar online eğitime geçilmek zorunda kalınır mı?​” gibi düşüncelerle birlikte kaygılara boğuldum. Ekim ayında tekrar dershaneye yazılmaya karar verdim. Ve şimdi tam düzenimi sağlamışken, salgın döneminin doğru şekilde yönetilemeyişi yüzünden vakalar artmasıyla online eğitime tekrar dönüleceği söylendi. En başında yapılması gereken şey salgını doğru şekilde yönetip vakaların ve ölüm sayılarının bu kadar artmasını engellemekti. Ne bunu yapabildiler ne de telafi edebiliyorlar. Sınav sonucumun koşullar yüzünden böyle olduğundan emin olamayıp kendime olan güvenimi yitiriyorum. Verim alamadığım bir eğitimden sonra sınava girmek istemiyorum.

“NE HALİMİZ VARSA GÖRDÜĞÜMÜZ EĞİTİM SİSTEMİ”

Selam, ben Mahmut Serem. Ülkece zorlu bir dönemden geçiyoruz. İktidarın bu süreci yönetememesi her şeyi olduğu gibi eğitimi de ciddi bir şekilde etkiledi. Uzaktan eğitim dönemi başladığından beri öğrenciler olarak ciddi zorluklar çekiyoruz. İlkokul 4.sınıfa giden bir kardeşim var. Evimizde bilgisayar veya tablet yok. Kardeşim derslerine üniversite öğrencisi olan ablamın telefonuyla katılıyordu. Ne yazık ki ders saatleri aynı zamana denk geldiği için derslere devam edemedi. Gaziantep valisi Davut Gül:“İhtiyacı olan öğrencilere tablet dağıtacağız” dedi. Ne biz bu bahsi geçen tableti alabildik ne de civarımızda alan oldu. Ne yazık ki öğrenciler olarak ülkemizde sadece parası olanların eğitim görmeye hakkı olduğunu, imkanı olmayanların da “ne hali varsa gördüğünü” öğrenmiş olduk.

“DÖRT ÖĞRENCİYİZ EVDE TEK CİHAZ VAR”

Celaleddin Ökten Kız İmam Hatip Lisesi son sınıf öğrencisiyim. Uzaktan eğitim sürecinde tüm öğrenciler olarak ciddi sıkıntılar çekiyoruz. Gelir durumu düşük bir ailenin çocuğuyum. Dört kardeşiz ve evde canlı derslere katılabileceğimiz sadece bir cihaz var. Birimiz katılsa diğer üçümüz katılamıyoruz derslere maalesef. Valilik öğrencilere tablet dağıtılacak dedi, bilgilerimizi aldı fakat herhangi bir geri dönüş sağlanmadı. Pek çok dersten geri kaldık. Üniversite sınavına hazırlanan bir öğrenci olarak bunların telafisinin olmayacağının farkındayım. Geleceğimizden endişe duyuyorum.

“EVDE ÇALIŞMA ORTAMI OLUŞTURAMIYORUM”

Merhaba, ben Büşra Kaya. Kazandığım üniversiteye gidememenin verdiği üzüntüyle birlikte altyapı eksikliği olan uzaktan eğitimin sorunlarıyla herkes gibi bende sıkıntı yaşıyorum. Bilgisayarım derslere elverişli değil, köyde yaşadığım için internet sıkıntısı yaşıyorum. İnternetim kesilince sistem beni dersten atıyor. Evimizde çalışma ortamı oluşturmakta güçlük çekiyorum. Sıklıkla elektrik kesintisi yaşandığı için çalışmalarım aksıyor. Zaten verilen eğitimden aldığım verim çok azken bu tarz sorunlar yüzünden psikolojik olarak kötü etkileniyorum. Kısıtlı imkânlarımla derslerden en iyi verimi almaya çalışmama rağmen eğitim sistemi sorunları çözmek yerine sorun yaratıyor. Sınav sistemine bilgisayar, kamera, mikrofon gibi getirilen zorunluluklar bunlardan yoksun olan öğrencileri düşünmeden alınmış bir karar olmasıyla birlikte, tüm sorumluluğu bizlere yıkmaları kabul edilemez bir durum. Bu pandemi sürecinde uzaktan eğitimin tüm teknik donanımlarını kendimiz sağlamamız olanaksız. Alınan kararlarda biz öğrencilerde sürece dâhil edilmeliyiz. Eşit haklarda eğitim almak en doğal hakkımız.

“BÖYLE BİR EĞİTİM SİSTEMİ OLMAMALI”

Selam, ben Eda Yılmaz. 2019 yılında çıkan bu virüsle her şeyimiz alt üst oldu. Bu zamanda en çok etkilenen bence eğitim öğretim hayatımız oldu. Eğitimin şu anki hali bir nesli telefon, tablet ve bilgisayara “ders” altında daha çok bağımlı hale getirdi. YKS öğrencisi iken çıkan bu virüs benim gibi birçok arkadaşımı da etkiledi. Sınav öğrencileri olarak ailelerimizin, çevremizin bizden beklentileri ve kendi hedeflerimiz arasında boğuşurken, psikolojik baskı altında ezilirken, bir virüs salgını ortaya çıktı. Aylar geçti, korkunç koşullara rağmen bir şekilde üniversiteyi kazandım ama ülkemizde salgın konusunda hala aynı durumdayız. Uzaktan eğitime devam ediliyor ve ısrarla bize bir şeyler öğrettiklerini düşünseler de hiçbir şekilde verim alamıyoruz. Bu şekilde bir eğitim sistemi olmamalı.

“KİTAP FİYATLARI ARTIK DUDAK UÇUKLATMAK YERİNE GÖZ YAŞARTIYOR”

Ben, Sümeyye ARIKAN. Biraz benim yetersiz çabamdan biraz da onların online eğitim sürecindeki sorumsuz eylemlerinden dolayı üniversiteye hazırlığımı bir yıl uzatmak zorunda kaldım. Sınava çok uzak olmadığımız bir süreçte ilk önce okulları 2 hafta diyerek kapattılar, daha sonra ise öğrencileri virüs potansiyeli olarak görüp eğitim öğretim dönemine son verdiler. Salgın sürecinin başından beri alınan her kararda öğrenciler tamamen ikinci plandaydı. Tüm bu kısıtlamalarda özel kurumlar bir adım öndeydi ve devlet okulu öğrencileri tabir-i caizse süründü. Bu durumu bir nebze de olsa iyi bir hale büründürmeye çalıştıklarını zannediyorum. Üniversite sınavını bir ay ileriye atamalarına, bazı konuları çıkartmalarına ve fazladan süre vermelerine başka bir kılıf uyduramıyorum.

Salgın süreci sona ermiş değildi ama kayıt olduğum kurumda eğitim olabileceği en iyi şekilde ilerliyordu. Tam bu sınav senesini böyle bitirebileceğime inanmıştım ki inancımın ortasına ayak bastılar. Kasım ayı bitmek üzere ve eğitimi yine uzaktan devam ettirme kararı aldılar. Evde çalışmak öyle herkes için kolay olmuyor. Kitap fiyatları artık dudak uçuklatmak yerine göz yaşartıyor. Maddi sıkıntıların yanı sıra geleceksizlik kaygısı yüzünden psikolojik olarak harap olmuş durumdayız. Öğrenciler olarak bu kez sınav öğrencileri için doğru kararlar alıp gerekli imkanları sağlamalarını istiyoruz.

Euro 2024
ÖNCEKİ HABER

Kocaeli'de bir fabrikada üzerine demir düşen İşçi Hüseyin Süzer hayatını kaybetti

SONRAKİ HABER

Bu halde online eğitim nereye kadar?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...