Gücümüzü birlikteliğimizde görüyoruz!
Kadın dayanışması her gün öldürüldüğümüz ve bin bir türlü baskıya, şiddete maruz kaldığımız bu dönemde nefes veren bir ruhtur.
Fotoğraf: Pixabay
Aslı ŞAR
Sultangazi/İstanbul
Kadınlar olarak bu ülkede yaşam sürdürmenin ne kadar zor olduğunu söylememize gerek yok. Kadınlar olarak sürekli psikolojik, fiziksel şiddete, tacize, tecavüze maruz kalıyoruz. Öldürülüyoruz! Ama buna karşılık yapılması gerekenler yapılmıyor. Bu sistemin hayatımıza saldırısı her geçen gün artıyor. Bir oyuncakmışçasına hayatlarımızla oynanıyor. Biz de buna karşılık sessiz kalmayacağız! Bizi toplumsal, siyasal ve ekonomik alanda zapt etmeye çalışanlara karşı mücadele edeceğiz. Bunu da birlikte, kadınların dayanışmasıyla yapacağız. Çünkü kadın dayanışması her gün öldürüldüğümüz ve bin bir türlü baskıya, şiddete maruz kaldığımız bu dönemde nefes veren bir ruhtur. Kadın dayanışması, kadın mücadelesini büyütecek geliştirecek ve güzelleştireceğiz! Bunu da öncelikle olduğumuz her yerde başlatacağımızı, bunun için çabalamamız gerektiğini görüyoruz. Çünkü ben de bunları mahallemde “Ekmek ve Gül” dağıtımından tanıştığım genç kadınlarla gördüğüm bir yerdeyim. Kısa bir sürede bile işte birlikteliğimizin ne kadar önemli olduğunu gördük. En başta bu pandemi koşullarında her şey ile beraber “Nasıl okuyacağız, ne yapacağız, nereye kadar böyle gidecek?” soruları aklımızdayken…
Ama işte gördük ki bugün bu sorular/sorunlar etrafında konuşmak, 25 Kasım’ın ne olduğunu ve mücadelesini nasıl verdiğimizin farkına varmak bile şimdiden güç vermiş durumda. Üstelik bunu kimi zaman sokakta rahatça atamadığımız kahkahaları beraberce atarak, kimi zaman birlikte soru çözerek, kimi zamanda buraya dair sözümüzü kumaşlarla bez parçasına işlerken taçlandırıp, güzelleştirdiğimizi görürken nasıl güç bulmayalım ki. O zaman son olarak söyledik ama tekrar söyleyelim kumaşlarla da yazdığımız sözümüzü: Şiddete, eşitsizliğe karşı hep birlikte, olduğumuz her yerde mücadele!