SES: Pandemi kapsamında alınan tedbirler sağlık emekçileri için neden uygulanmıyor?
SES Genel Merkezi, sağlık emekçileri için tedbirlerin uygulanmasını istedi. SES Antalya Şubesi, aile hekimlerinin ve ASM çalışanlarının filyasyon ekibinde çalıştırılmak istemesine tepki gösterdi.
Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Merkez Yönetim Kurulu, pandemi kapsamında alınan tedbirlerin sağlık emekçileri için de uygulanması talebinde bulundu. Çalışma koşullarının düzeltilmesi gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, Kovid-19’un meslek hastalığı statüsüne alınması gerektiği belirtildi.
Kovid-19 pandemisi kapsamında Türkiye'de de vaka sayılarının giderek arttığı ve ülkenin pandemi gidişatı bakımından da sağlık sistemi bakımından da alarm verdiği belirtilen açıklamada, "Ne yazık ki salgınla mücadelenin halk sağlığı ve sağlık emekçilerini koruyacak şekilde sürdürülmesinin, buna uygun sağlık organizasyonunun sağlanması ve sağlık emekçilerinin güvenliklerinin ve haklarının korunmasının sağlanabilmesinin temel zorunluluklarından biri olan şeffaflık ve sürecin sendika ve meslek örgütlerinin katılımı ile yürütülmesi ilkeleri yok sayılmıştır" denildi.
Bakanlar Kurulu'nun karar aldığı ve Cumhurbaşkanınca kamuoyuna duyurulan kısıtlamalar ve tedbirler içerisinde kamu kuruluşlarının mesailerinin günlük 6 saat olarak düzenlendiği ancak bu düzenlemeden dahi tükenme aşamasına gelen sağlık emekçilerinin yararlandırılmadığı belirtilen açıklamada, “Bu yok sayma halinden acilen vazgeçilmesi ve sağlık emekçilerinin aşağıdaki acil talepleri dikkate alınmalıdır” denilerek maddeler şöyle sıralandı:
- Sağlık kurumlarında dönüşümlü çalışma uygulaması yeniden planlanmalıdır. 24 saat çalışmanın sürdüğü yerlerde 24 saat çalışma kaldırılmalıdır. Uzun saatler, yoğun ve sık çalışma, dinlenememe, yorgunluk salgın karşısındaki en önemli risklerdir. Bu nedenle çalışma saatlerinin düşürülmesi, sağlık emekçilerinin dinlenme koşullarının oluşturulması, iş yüklerinin azaltılması için gerekli tüm tedbirler alınmalıdır. Dönüşümlü çalışmada bu tedbirlerden biridir. Pandemi döneminde viral yüke maruziyet hastalanmayı arttırması açısından çok önemlidir. Kamu çalışanlarının mesailerinin 6 saat olarak düzenlenmesine rağmen virüs riskine en çok maruz kalan meslek grubu olan sağlık emekçilerine yönelik düzenleme yapılmaması kabul edilebilir değildir. Sağlık emekçileri de bu haktan faydalandırılmalıdır.
- Sağlık emekçilerinin yıllık izin haklarının kullanımı yasaklanmıştır. Yıllık izinlerin kullanımının yasaklanması düzenlemesi kaldırılmalı, uzun süredir pandemi koşullarında çalışan yorulmuş ve yıpranmış sağlık emekçilerinin dinlenme haklarını kullanmaları sağlanmalıdır. Ayrıca istifa ve emekliliği yasaklayan genelge iptal edilmeli, emeklilik hakkını kazanmış olan sağlık emekçilerinin bu hakkın kullanımı önündeki engeller kaldırılmalıdır.
- Sağlık Bakanlığı tarafından idari izinli sayılacak çalışanlarla ilgili hazırlanan ve ciddi şekilde sınırlandırılan kronik hastalıklar listesi acilen değiştirilmelidir. Risk gurubu sağlık emekçileri olan kronik hastalar, engelli olarak çalışanlar (engelli kadrosundan istihdam edilip edilmediğine bakılmaksızın), 60 yaş ve üzerinde olanlar, hamileler (gebelik testinin pozitif çıktığı andan itibaren), süt izninde olan sağlık emekçileri herhangi ayrı bir değerlendirmeye ya da amirlerin inisiyatifine bırakılmadan koşulsuz idari izinli sayılmalıdır. Bu grup içinde bulunan sağlık emekçileri salgın vakalarındaki artış da dikkate alındığında risk altındadır ve izinli olmaları hem kendi sağlıkları hem de virüsle ilgili önlem kapsamında zorunludur.
- Sağlık emekçilerine yönelik bu tedbirlerin yerine getirilmesinin de bir koşulu olarak acilen alandaki ihtiyacı karşılayacak, kadrolu sağlık emekçisi istihdamı yapılmalıdır. Sağlık Bakanlığı 7 bini Hemşire olmak üzere 12 bin sözleşmeli Sağlık Emekçisi alacağını açıkladı. Açıklanan verilere göre hizmet veren 1538 Hastane içerisinde 895 Hastane Sağlık Bakanlığı bünyesindedir. Baktığımızda bu duruma göre alınacak sağlık emekçisinin ne kadar yetersiz ve eksik olduğu açıkça görülmektedir. Covid 19 Pandemi sürecinin Ülkemizde başlamasından itibaren sağlık emek gücünde sayı olarak da Ne kadar yetersiz olduğu ortaya çıkmıştır. Geçen sürede emekli olan Ve hayatını kaybeden ve Covid 19 hastalığına yakalanan arkadaşlarımızı düşündüğümüzde bu sayıya bakıldığında salgınla mücadele diye bir şeyin olmadığı ortadadır. Bizler sağlık emek gücünün bugün itibari ile en az OECD ortalamasına ulaştırılmasını beklemekteyiz. Talebimiz acilen Sağlık emek gücüne 100 bin kadro verilmesi/açılmasıdır.
- Salgın koşulları gerekçe gösterilerek sağlık emekçilerinin görev tanımlarına uymayan, sağlıklarını riske atan, angarya iş yükleyen yazılı ya da yazılı olmayan görevlendirmeler sonlandırılmalı, sağlık emekçileri üzerindeki baskı ve ayrımcılık uygulamalarına son verilmelidir.
- "Covid-19 pandemisi nedeni ile sağlık tesislerinde ek ödeme yapılmasına ilişkin usul ve esaslar" düzenlemesinin kapsamındaki sorunlar ve ödemelerin performans sistemi esaslarına göre yapılmasından kaynaklanan birçok sorun ve adaletsizlik yaşanmıştır. Sağlık hizmetinin bütünlüklü görülmemesi, birinci basamak hizmetlerini kapsamaması, işbirliği protokolü olmayan üniversite hastaneleri ve 4D Taşeron işçilerin bu kapsamın dışında bırakılmış olması; aynı işi yapan farklı meslek gruplan arasında ve aynı işi yapan aynı meslek grubunda çalışanlar arasında dahi ödemeler konusunda önemli farklar oluşması başta olmak üzere birçok sorun sağlık emekçilerini motive etmek bir yana ekip ruhuna ve sağlık emekçilerinin motivasyonuna zarar verecek bir etki oluşturmuştur. En düşük temel ücret yoksulluk sınırının üstünde olacak şekilde temel ücretler acilen yükseltilmelidir. Temel ücretlerdeki bu düzenleme yapılana kadar ek ödemeler bugüne kadarki tüm adaletsizlikleri ortadan kaldıracak şekilde, çalıştığı kurum, istihdam biçimi, kadrosu, mesleğine bakılmaksızın tüm sağlık emekçilerini ayrım gözetmeksizin kapsayacak şekilde kesintisiz olarak yapılmalıdır. Ek ödemeler maaşa yansıtılmalı, hiçbir kesinti yapılmamalı, ek ödeme kesintisi çalışanlar üzerinde tehdit unsuru olmaktan çıkarılmalıdır. Tavan ödemesiyle birlikte Covid servislerinin riskli birim olarak düzenlenmesi talepleri karşılanmamıştır. Görüştüğümüz birçok hastanelerde Covid hastanesi veya covid servisi olmadıkları halde Covidli hasta yatırıldığı yani fiilen Covid ile çalışıldığı halde ücretlerinde bir iyileşme olmamış, Covid servisleri ise riskli birim sayılmadığından farklı farklı problemlerle yüz yüze kalınmıştır.
- Nöbet usulü çalışan sağlık emekçilerinin nöbet ücretlerinin yeniden düzenlenmeli ve artırılmalıdır
- Covid-19 meslek hastalığı statüsüne alınmalıdır.
- Emeklilikte de insanca yaşayacak ücret için yıllardır söz verildiği halde düzenleme yapılmayan 3600 ek gösterge ayrımsız bütün sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine verilmelidir.
- Fiili hizmet zammı bu haliyle hem yetersiz hem de adaletsizdir. Fiili hizmet süresi zammından yararlanmayı fiili çalışma şartına bağlanması, zorunlu mazeretler ile izinlerin çalışmadan sayılmaması, maruz kalınan risklerle ilgili olarak geçmiş yıllardaki çalışmaların kapsama alınmaması düzenlemesi iptal edilmelidir.
SES ANTALYA ŞUBESİ: HUKUKSUZ VE ANGARYA ÇALIŞTIRMAYA HAYIR
SES Antalya Şube Eş Başkanı Dr. Kaan Taşer, Antalya İl Sağlık Müdürlüğünün aile hekimlerini ve ASM çalışanlarını filyasyon ekiplerinde çalıştırmak istemesine tepki gösterdi.
Antalya İl Sağlık Müdürlüğünün Aile Hekimlerini ve Aile Sağlığı Merkezi Çalışanlarını filyasyon ekiplerinde çalıştırmak istemesine SES Antalya Şube Eş Başkanı Dr. Kaan Taşer’den tepki geldi. Aynı zamanda aile hekimi olarak da görev yapan Taşer, uygulamayı “Aile Hekimliği görev tanımında olmayan ve hukuksuz bir uygulama” olarak tanımladı.
Şube binasında konuya dair açıklamalarda bulunan Dr. Kaan Taşer, salgının başından beri sağlık emekçilerinin sayısının yetersiz olduğunu, acilen güvenceli ve kadrolu şekilde sağlık emekçilerinin istihdam edilmesi gerektiğini, KHK ile ihraç edilen sağlık emekçilerinin şartsız şekilde göreve başlatılmaları gerektiğini defalarca ifade ettiklerini belirterek, “Ancak Sağlık Bakanlığı her zamanki gibi sorunu görmezden gelmeye devam ediyor. Kadro açmak yerine pandemi nedeniyle iş yükü artan sağlık emekçilerine fazladan görevler ve angaryalar yükleyerek durumu kurtarmaya çalışmaktadır. Bunun son örneği ilimizde yaşanmaktadır. Antalya İl Sağlık Müdürlüğü; Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Çalışanlarını filyasyon ekiplerinde görevlendirilmek üzere çalışma başlatmıştır” dedi.
"TALEPLERİMİZ KARŞILANMIYOR, HUKUKSUZ UYGULAMALAR DAYATILIYOR"
Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarının görev tanımları ve yerlerinin belli olduğunu ifade eden Taşer şunları söyledi:
“Hangi işleri neye göre yapacaklar kanun ve yönergelerde yazılıdır. Mevcut görevlerine okul öncesi aşılarının yapılması yeni eklenmişken, grip ve Covid-19 aşılarının yapılması da, ilave olmuştur. Daha bu işler yapılmadan şimdide filyasyon ekiplerine 'destek olma' görevi planlanmaktadır.”
"AİLE SAĞLIĞI ÇALIŞANLARI SİSTEMİN AÇIĞINI KAPATAN YAMA DEĞİLDİR"
Görev tanımı içinde olmayan işlerin sürekli olarak Aile Hekimlerine ve Aile Sağlığı çalışanlarına yüklenmesinin kabul edilemez olduğunun altını çizen Taşer; “Sağlık çalışanı açığı, sağlık emekçilerini fazladan çalıştırarak çözülemez. Pandemi ile daha sağlıklı bir mücadele yürütülmesi için derhal kadrolu ve güvenceli şekilde sağlık emekçilerinin atamalarının yapılması ve KHK ile ihraç edilmiş sağlık emekçilerinin koşulsuz göreve iade edilmesi gerekmektedir” dedi.
Aile Hekimliği uygulamasının görev tanımında bulunmayan bu hukuksuz uygulamadan derhal vazgeçilmesini isteyen Taşer, uygulamadan vazgeçilmediği taktirde gerekli fili ve hukuki mücadeleyi başlatacaklarını dile getirdi.
TALEPLER
Taşer, taleplerini şöyle sıraladı:
- Acilen dönüşümlü çalışmaya dönülmeli
- Tüm sağlık çalışanlarına nerede çalıştığına bakılmaksızın düzenli olarak PCR testi yapılmalı
- Özellikle birinci basamak Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarına düzenli olarak kaliteli maske, KKE ve dezenfektan sağlanmalı
- Covid-19 meslek hastalığı olarak kabul edilmeli
- Covid-19 olan sağlık çalışanlarının maaş kesintisi olmamalı, sağlık emekçileri tamamen iyileştikten sonra göreve başlatılmalı
- Pandemi hastaneye ulaşmadan kontrol edilmeli, bunun için özellikle Aile Sağlığı Merkezlerine başvuran şüpheli kişilerin test yaptıracakları test merkezleri oluşturulmalıdır.
(HABER MERKEZİ)