TÜPRAŞ işçisi: 4 bin 300 kararlı işçi, kendimize ve birbirimize güveniyoruz
Patron dayatmalarına karşı eylemlerine devam eden TÜPRAŞ işçisi, yaşadıkları süreci anlattı.
Fotoğraf: Evrensel
TÜPRAŞ işçisi
Kırıkkale
Eylemlerimize başladığımızdan beri işveren “Belirtmiş olduğumuz halde iş başı yapmadığınız, işyerini terk ettiğiniz, kazaya sebebiyet verdiğiniz, dinlenme saati olmadığı halde işyerini bırakıp gittiniz” gibi nedenler üç defa savunma istedi. Gerçek öyle olmadığı için iftira diyebiliriz.
Baskıların sonu bitmiyor, çoğu yanlış şeyler, sanki düşmanız. Yine de onun her türlüsü ile baş edebiliriz ama amaçlarına jandarmayı, kolluk kuvvetlerini alet etmeye çalışıyor. Baskısının sebebi de o, bize karşı adeta psikolojik savaş verirken amacı bizim sinirlerimizi yıpratmak, aramızda fitne çıkarma ve müdahaleye sebep olacak bir bahane yaratmak. Bizi sendikal ahlaktan, mücadele deneyiminden yoksun, basit kişiler sanıyor. İşverenin amacı kargaşa çıksın basına öyle yansıyalım, kendini ancak böyle haklı gösterebilir. Biz işçilerin eylemleri basında, medya da görülmüyor, duyulmuyor. Emek hareketine, işçilere karşı bir sessizlik, ambargo var ama şimdi bu ambargoyu daha fazla hissediyoruz.
BİZİ BÖLMEK İÇİN SENDİKACILARA KARŞI KIŞKIRTMAK İSTİYOR
Şimdi bizi bölmek için başka bir numara deniyor. Ağa gibi paşa gibi yeni bir ferman yolladı. Bundan sonra 3’lü vardiyada dönecekmişiz! Savunma isterken İSG diyen, sağlık, emniyet diyene bakın. Yeni bildiriye göre Aliağa ve Kırıkkale aralıkta, Batman 8 Aralık’ta üçlü vardiyaya dönecek. 07.00-15.00, 15.00-23.00, 23.00-07.00 şeklinde çalışacakmışız. İzmit rafinerisi ise 7 gün 12 saat çalışmaya devam edecek. Bizleri ayırıyor ve bölüyor. Ayrıca İSG ve pandemi önlemleri de rafa kalkıyor.
Biz şimdi dört fabrika birlikte hareket ediyoruz. Kendince düzensizlik yaratmaya, işlerimizi zorlaştırmaya, insanların kafasını karıştırmaya ve en önemlisi de merkezi karar alma kabiliyetimizi yok etmeye çalışıyor. Sanıyor ki, sözleşme dönemi olduğu gibi zaaflarımız var ve bundan faydalanabilir. Genel müdür sözleşme dönemi yaptığı şeyi yine yapabileceğini sanıyor. Sözleşme dönemi ile şimdiki dönem arasında farklar var. En önemli fark gerek dört şube arasında gerekse şubelerle genel merkez arasında bütünlük var. O zaman malum sıkıntılar vardı, bitti gitti. Bizim 2019 dönemi gibi olduğumuzu hatta daha kötü olduğumuzu, YHK sonrası işçilerin sendikaya küstüğünü düşünüyor ve sendikaya karşı kışkırtmaya çalışıyor. Doğrudan sendikaya karşı yapamayınca sendikacılara, temsilcilere karşı kışkırtmaya çalışıyor. Örneğin diyor ki, “Sendikacılarınız suç işliyor, onların hatasının ceremesini siz çekmeyin. Eğer şikayetçi olursanız (bak hele) savunmalarınızı, ihtarı geri çekeriz” diyor. Yasa, kural, disiplin anlayışı böyle; tehdit ve rüşvet aracı. Ama arkadaşlarımız sağlam duruyor. Duramayan da yok değil ama 4 bin 300 kişide, dört rafineride bir avuç. Onlar da daha fazla dayanışma yapmamız gerekiyor.
DİRENİŞİMİZİN KARŞILIĞINI ALACAĞIZ
Dayanışma çok önemli bu dönem. Bu mücadele kesin sonuçla bitecek. Bu mücadele Petrol-İş’in diriliş mücadelesi. Dönüm noktası olacak. Kararlıyız. Sorumlu ve görevli arkadaşlar 7 gündür eve 2’de gidiyoruz. Sabah 5’te tekrar rafinerideyiz. Yorucu, stresli ama dimdik ayaktayız. 4 bin 300 işçinin hepsi kararlı. Kendimize ve birbirimize güveniyoruz.
Bizim her şartta, her koşulda ayakta durmak temel eğitimimizin içinde zaten. Sendikal kültür ve bilincimiz de öyle. Petrol-İş üyesi tüm kardeşlerimizin gözü kulağı bizdedir eminim. Direnişimizin, mücadelemizin karşılığını alacağız.
Son bir söz de genel müdüre. O sanırım kişiselleştiriyor ve gurur meselesi yapıyor. “Projeyi hazırladı, hayata geçirmeyi başaramadı diye algılanır, karizma çizilir” diye mi bakıyor, nedir bilemem. Zoruna gidecek bir şey yok, kişiselleştirecek bir şey de yok. Müzakereler, karşılıklı anlaşma, hayatlarımızla ilgi konularda konuşma ve karar hakkı medeni kurallar. Ben yaptım oldu demek ise yanlış.
KOÇ HOLDİNG TÜPRAŞ'TA İŞÇİLERİ TESLİM ALMAK İSTİYOR
Turan KARA
İzmir
İzmit, Kırıkkale, Aliağa ve Batman’da kurulu 4 rafineriden oluşan TÜPRAŞ’ta 4 bin 300 işçinin Koç Holdingin baskısına karşı sürdürdüğü direniş bir haftasını doldurdu. Cumartesi akşamı vardiya devredecek ve yeni vardiya işbaşı yapacak. Şu an gündüz ve gece vardiyaları izolasyona geçerken, diğer ekip işbaşı yapacak ve eylemleri ve aynı zamanda üretimi sürdürecek. Sendika yöneticileri, temsilcilere göre bu ekip alnının akıyla çıktı ve istirahate geçiyor.
İŞÇİLERİ BÖLMEK İSTİYORLAR
Koç Holding yeni haftada Kırıkkale, Batman ve Aliağa’da üçlü vardiyaya tekrar döneceğini ilan etti. İşçiler bu uygulamayı “İşimizi zorlaştırmak, bizi yormak, stres ve sıkıntıyı artırmak amacıyla yaptığı bir uygulama” diye yorumladı.
Ayrıca Koç Holdingin 4 bin 300 işçiyi bölmek için uğraştığını, müdürlerin işyerlerini dolaşarak maniple ettiğini, “Aliağa’da şu kadar kişi dediğimiz gibi çalışıyor, İzmit’te çoğunluk bizim dediğimizi yapıyor, sendikacıları dinlemeyin, engelleyerek suç işliyor, onlara uyarsanız siz de suç işlemiş olursunuz” gibi sözlerle işçileri bölmeye çalıştığını ve işçileri sendikasına karşı kışkırttığını ifade etti.
Eylemler bir haftasını doldururken Koç Holding, işçilerin kazanımlarını yok etmek için birbirinden farkı yollar deneyeceğini gösterdi. Kamuoyu ve TÜPRAŞ işçileri ise Petrol-İş Genel Merkezinin kamuoyunu bilgilendirmesini istiyor.