Şiddetsiz bir çalışma ortamı neden mümkün olmasın?
Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesinden bir asistan hekim yaşadığı şiddet olayını Evrensel'e anlattı.
Fotoğraf: MA
Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesinden bir asistan hekim
Nöbette 35. saatimdeyim. Uykusuz bir nöbet geçirmişim. Acilden dudağında yarım santimlik bir kesi olan (yara bölgesinde kanama dahi olmayan) 2 yaşında bir bebek anneyle birlikte geldi. Kendilerini muayene odasına aldım. Anne bebeğin babasının gelmesi için ricada bulundu. O sırada kendi kliniğimizce daha önce ameliyat ettiğimiz bir kanser hastası Acil Servis’ten giriş yaptı. Acile başvurma şekli triaj gereği küçük bebekten daha öncelikliydi.
Kanser hastasını içeri alıp muyene ederken bebeğin annesi “Babamız geldi bizi içeri alır mısınız?” dedi. Kendilerinden 5 dakika zaman istedim. Arkadan söylenmelerini, hakarete varan cümlelerini duymaya başladım. Duymazdan geldim.
BANA DOKTORU ÇAĞIR...
Bebek ve ailesini tekrar muayene odasına aldığımda oldukça agresiflerdi. Anneye “Merak etmeyin çocuğunuz gayet iyi olacak, lütfen sakinleşin. Ortada sinirlenecek bir durum yok” dedim. Ardından kucağında çocuk olan baba yerinden kalktı. Üstüme doğru yürümeye başladı. “Hemşire misin, sekreter misin? Bana doktoru çağır, seninle muhatap değilim” diye bağırdı. Kendisine doktor olduğumu söyledim, sakinleşmesini ve yerine oturmasını rica ettim. Hemşire ya da sekreter olsaydım da benimle böyle konuşamayacağını söyledim. “İşine bak, işini yap çok konuşma” diye bağırdı.
Kendisine, bu şekilde muayeneye devam edemeyeceğimi, sakinleşmesini söylediğimde kelimenin tam anlamı ile üzerime çullandı. Geri adım attım kurtulmaya çalıştım. Sesi duyan güvenlikler içeri koştu. Kendisi ve eşi dayağı hak ettiğimi, televizyonlara çıkıp şiddet diye ağladığımızı, hepsinin yalan olduğunu, sonuna kadar şiddeti hak ettiğimizi söyledi.
KARŞILIĞI OLMAYAN SİSTEM: BEYAZ KOD
Daha önce defalarca verdiğim ve sonuç alamadığım için daha da vermek istemediğim beyaz kodu verdim. Beyaz kod nedir derseniz; hastanede hasta, hasta yakını veya çalışanın meydana getirebileceği sözel, fiziksel şiddet durumunda en hızlı bir şekilde güvenlik personelinin bilgilendirilmesi, olay yerine yönlendirilmesi, eğer arzu ediliyorsa kamu veya bireysel dava açmanıza yarayan bir sistem. Maalesef çoğunlukla dava sürecinde hukuki karşılığını alamadığımız bir sistem.
Bu zamana kadar hastanede çok kez, hatta daha ağır düzeyde şiddete uğradım. Neden mi paylaşıyorum? Çünkü öfke, şiddet, liyakatsizlik artık içimizde. Çok derin bir şekilde sindirmişiz bu durumu. Bir kanser hastasına öncelik veremeyecek kadar bencil ve egoist olmuşuz.
Peki sonuç ne oldu? Küçük bebek muayene olamadı. Başka hastaneye gitmek durumunda kaldı. Anne-baba kendileri ile çelişecek bir tavır sergiledi. Ben her zaman alışkın olduğum ve artık bir çözümün olacağını düşünmediğim bir şiddeti bir kez daha sindirdim.
Bugün 36 saat sonra evime gider uyurum yarın hastanede bir şiddetin olacağını bilerek geri gelirim...
Bu böyle geçip gider mi, yoksa tersine dönebilir mi? Şiddetsiz bir çalışma ortamı neden mümkün olmasın?