"Asgari ücretle kıt kanaatin de altında yaşıyoruz"

Adana'da servis bekleyen işçilerle asgari ücret görüşmelerini ve beklentilerini konuştuk.

11 Aralık 2020 23:03
Son Güncellenme Tarihi: 12 Aralık 2020 12:46
Paylaş

Volkan PEKAL
Seren ELATAŞ
Adana

İşçiler 2020 yılını ertelenen ihtiyaçlar, geçim sıkıntısı ve ödeyemedikleri borçlarla bitiriyor. 2020’de birçok işçi işsiz kaldı, gelirleri düştü, esnaf battı. Adana’da işçi durağında görüştüğümüz işçiler “2 bin 300 lira ile ancak karnımızı doyuruyoruz. Bayramdan bayrama ancak et görüyoruz. Kıt kanaatin de aşağısında yaşıyoruz” dedi.

Suat isimli işçi, “2020 benim için parlak bir yıl olmadı” diyor. Bakkal dükkanını pandemiden dolayı işlerin düşmeye başlamasından dolayı devretmek zorunda kaldığını anlatan Suat, “Giderimiz fazla, gelirimiz azdı. O yüzden devretmek zorunda kaldık. 50 bin liraya yakın borcum var, hatta faiziyle 100 bin lira olmuştur. Dün kağıt geldi, 4 bin lira olan borcum 20 bin lira olmuş. Avukatlık olmuşuz. Tabii kart borçlarım da var. Yani durum vahim. Bir firmada amele olarak çalışıyorum. Geçinemiyoruz” dedi.

"KARNINI DOYURMAYA BİLE YETMİYOR"

Borçları ödemek bir yana 2 bin 300 lira ücretin karnını doyurmaya bile yetmediğini ifade eden Suat, “Beklentimiz asgari ücretin daha yüksek olması. Daha rahat yaşamak istiyoruz. Bayramdan bayrama ancak et görüyoruz. Ona göre hesabını yapın. Kıt kanaatin de aşağısında yaşıyoruz” diye konuştu.

Asgari ücretin yükseltilmesini isteyen Suat şunları söyledi: “Açlık sınırı 2 bin 700 civarı, yoksulluk sınırı 7 bin. Ev kirası, elektrik, su... 4-5 bin olursa bunların ödemesinde rahatlama olur. Bir şey almak istediğin zaman 40 saat düşünmezsin. İhtiyacın varsa bir şeyi alabilirsin. Şu an ihtiyacın olursa bile alamıyorsun. Kızım var. Lise okuyor. Oğlum askere gitti geldi. Durum vahim. 2 bin 300 lira ile geçinemiyoruz.”

"NE GEÇİME YETİYOR, NE SOSYAL HAYATA"

Cumali isimli işçi de “Enflasyonun durumu belli. Çarşıya çıktığımızda ne alıp verdiğimizi hepimiz biliyoruz. Halk olarak zaten ezik bir durumdayız. Asgari ücret ne geçimimize ne de sosyal hayatımıza yetiyor” dedi.

Fatih isimli işçi de artan enflasyonla alım gücünün arttırılması gerektiğini söylüyor. Servise binebilmek için bir araç değiştirdiğini anlatan Fatih, “4.25 lira ile geliyorum. Bunu yarın 10 lira yapacaklar. Pazara gidiyorum 100 liradan aşağı çıkamıyorum. Asgari ücrete zam yapılsın çok iyi ama enflasyonu da bir şekilde düşürsünler, alım gücünü yükseltsinler. Bu konuda çok muzdaribiz. Allah’tan evim kira değil. Kira olsa ne yaparım? Arkadaşlarım var, çok zorlanıyorlar. 2020 çok kötü geçti. 2021 umarım daha güzel olur. Daha güzel olması için içinde bulunduğumuz şartların 180 derece değişmesi gerekiyor” dedi.

Muhammed isimli mülteci işçi de asgari ücretin yetersiz olduğunu düşünüyor. Kaynakçılık yapan Mumamemed, “Asgari ücret yetmiyor. Evde 5 kişi var. Evin yıllık kirası 10 bin lira. Elektrik, su, pazar alışverişi, çocukların masrafları var. Yetmiyor işte. Bence en az 3 bin lira olmalı” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

AKP'nin İzmir'deki depremzede esnafa müjdesi, borç vermek oldu

SONRAKİ HABER

Erdoğan AB'nin ek yaptırım kararını değerlendirdi: Martta da bir şey çıkmaz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa