SES Şişli Şubesi, engelli sağlık emekçilerinin izinli kabul edilmesini talep etti
SES Şişli Şubesi, İstanbul Valiliğine ve İstanbul İl Sağlık Müdürlüğüne başvurarak İstanbul’daki engelli sağlık emekçilerinin idari izinli kabul edilmesini talep etti.
Fotoğraf: Meltem Akyol
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Şişli Şubesi, İstanbul Valiliğine ve İstanbul İl Sağlık Müdürlüğüne resmi bir başvuruda bulunarak herkesle eşitlenebilecekleri imkanların yaratılmaması halinde İstanbul’daki engelli sağlık emekçilerinin idari izinli kabul edilmesini talep etti. Başvuruda bugüne değin sağlanmayan engelli sağlık emekçilerinin çalışma hayatına eşit düzeyde katılımının yaratılması, değilse idari izinli kabul edilmesi istendi.
SES İstanbul Şubesi’nin İstanbul Valiliği ve İl Sağlık Müdürlüğüne gönderdiği yazıda, Sağlık Bakanlığının verilere göre İstanbul’da günlük on binlerce insanın virüs bulaşına maruz kaldığı ve yüzlerce kent sakininin ise salgından kaynaklı yaşamını yitirdiği belirtildi.
"RİSKLİ SAĞLIK EMEKÇİLERİNİN ÇALIŞMASI ÖLÜME AÇIK DAVETİYE"
Hastane yoğun bakımlarının ve servislerinin full kapasite ile çalışır durumunda olduğu göz önünde bulundurulduğunda, risk grubundaki sağlık emekçilerinin çalışmaya zorlanmasının ölüme açık davetiye çıkarmak anlamına geldiği ifade edilen yazıda, “Özelde engelli sağlık emekçilerinin iş sağlığı ve güvenliğine dair hiçbir tedbir alınmaksızın sağlık merkezlerindeki faaliyetlerine devam etmesi hiçbir yönetim merciinin üstelenebileceği türden bir sorumluluk değildir. Bu tür riskli durumlarda yöneticilerin sahip oldukları makamın yetkilerini kötüye kullanarak emekçiler karşısında takınabileceği olası keyfi tutumlarına atfen 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun “Çalışmaktan Kaçınma Hakkı” başlıklı 13’üncü maddesi tam olarak aşağıdaki vurguyu yapmaktadır; “çalışanlar İş Sağlığı Güvenliği Kurulunun olduğu işyerlerinde kurula, kurulun bulunmadığı işyerlerinde ise işverene başvurarak durumun tespit edilmesini ve gerekli tedbirlerin alınmasını talep edebilir ve gerekli tedbirler alınıncaya kadar çalışmaktan kaçınabilir. İşçinin çalışmaktan kaçındığı dönemdeki ücreti ile kanunlardan ve iş sözleşmesinden doğan diğer hakları saklıdır” denildi.
"ENGELLİ SAĞLIKÇILAR İÇİN NİTELİKLİ KORUYUCU EKİPMAN SAĞLANMADI"
Pandeminin başladığı ilk günün üzerinden yaklaşık bir yıl geçmesine karşın; henüz İstanbul’daki hastanelerde engelli sağlıkçılar için nitelikli koruyucu ekipmanın sağlanmadığına da değinilen yazıda, Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi’nin “erişebilirlik” maddesine yer verildi. Grip aşısı gibi göreli koruyucu uygulamaların hiçbirinde engelli sağlık personellerin akla dahi gelmediği belirtilen açıklamada, sağlık emekçilerinin büyük risk taşıyan kişilerle doğrudan fiziki temas kurmak zorunda kalmasına rağmen periyodik aralıklarla düzenli bir Kovid testine de tabi tutulmadığı hatırlatıldı.
"ENGELLİ SAĞLIK EMEKÇİLERİ İDARİ İZİNLİ KABUL EDİLSİN"
İstanbul’da birçok engelli sağlık çalışasının yaşamını yitirdiği hatırlatılan yazıda şu ifadelere yer verildi; “Pandeminin ilk aylarında, Mart 2020’de, bütün ülkenin tamamında henüz vaka ve ölü sayısı çift haneli rakamlarla ifade edilirken, kendi içerisinde tutarlı doğru ve yerinde bir yaklaşım örneği olarak sağlık bakanlığı içerisinde engellilerin de bulunduğu risk gruplarını idari izinli olarak kabul etmişti. Mevcut şartların Mart 2020’ye nazaran çok daha ağır hale geldiği herkesin malumu olduğu gibi, aksini iddia etmek abesle iştigal olacaktır. Zira sadece kentimiz İstanbul’da geçen dokuz ay içinde günlük vaka sayısı yüzde 20.000, günlük yitirdiğimiz insan sayısı da yüzde 2.000 civarında artmıştır. Bütün bunların ışığında; herkesle eşitlenebilecekleri imkanların yaratılmaması halinde şehrimizdeki engelli sağlık emekçilerinin idari izinli kabul edilmesini makamınızdan talep ederiz.” (HABER MERKEZİ)