15 Aralık 2020 23:18

Pandemide okulları asbestten arındırabiliriz

Asbest Söküm Uzmanları Derneği Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari pandemi fırsat bilinerek okullardaki asbest envanterinin çıkarılabileceğini, bu işlemi dernek olarak ücretsiz yapabileceklerini söyledi.

Fotoğraf: ASUD

Paylaş

Özer AKDEMİR
İzmir

Bir dönem “sihirli toz” olarak adlandırılan asbest, günümüzde “katil toz” diye tanımlanıyor. 1300 derecenin üzerinde erime noktası olduğu için “ölümsüz bir mineral” olarak da bilinen asbest endüstride 3 binden fazla alanda kullanılıyor. Sağlık üzerindeki olumsuz etkilerinin ortaya çıkmasının ardından bütün dünyada yasaklandı. Ülkemizde 2010 yılında çıkarılan yasa üretimi yasaklanan asbestin sadece bertarafı ve sökümü serbest. Asbestin bertarafı ve sökümü konusunda uzmanlar tarafından kurulan Asbest Söküm Uzmanları Derneği Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari asbestin kullanım alanları, sağlığa etkileri ve okullarımızdaki asbest konusunda sorularımızı yanıtladı:

Asbestin yaşamımızdaki yeri ne? Hangi alanlarda kullanılıyor?

Asbestin üç binden fazla kullanım alanı var. Özellikle gemi, tekstil, yapı, kozmetik, otomotiv sektörlerinde yoğun olarak kullandı. Evimize soktuğumuz pudrada bile asbest var. Dolayısıyla milyonlarca çocuğumuzun eğitim-öğretim gördüğü okullarımızda da asbest var. İki yıl önce yaptığımız araştırmada piyasa da çok satılan, uluslararası 4 bebe pudrasında da asbest bulmuş ve kamuoyuna duyurmuştuk. Ne yazık ki bu pudralar hala marketlerde satılıyor. Kadınların kullandığı makyajlı ürünlerdeki talktan asbest lifleri evimizin içine kadar getiriyor. Bilardo salonlarındaki bilardo tebeşirleri de asbestli.

ASBEST SİNDİRİM SİSTEMİNİ DE ETKİLİYOR

Asbeste maruziyet hangi tür hastalıklara yol açıyor?

Dünyada çok önemli üniversitelerin yaptığı çalışmalar neticesinde asbestin böbrek kanseri yaptığına dair önemli araştırmalar var. Asbestli borularla taşınan sudan gelen asbestin böbreğe ulaşması nedeniyle böyle bir sorun olduğunu düşünüyoruz. Böbrek hastası hastalarının idrarlarını da asbest olduğunu okuduk raporlarda. Bu, asbestin sadece akciğer hastalığı, gırtlak ve karın zarı hastalığı yaptığına dair literatür bilgisinin değişmesine, asbestin artık sindirim yoluyla da hastalık yaptığı şeklinde güncellenmesine neden olacaktır.

‘OKULLARIMIZDAKİ ASBEST ENVANTERİNİ ÜCRETSİZ ÇIKARABİLİRİZ’

Okullarımızda da asbest olduğunu söylemiştiniz. Okulların nerelerinde asbest var?

Binalarımızda, özellikle eski yapılarımız da yalıtım malzemesi olarak asbest kullanıldı. Beton malzemelerin içinde de asbest var. Boyaların içinde bulduk mesela, talktan kaynaklanıyor. Yumuşak dokusu olması için boyaların içine katılıyor. Çatı kaplamaları, boru izolasyonları, marleylerde, yangın kapılarında var. Mesela camların kenarına çekilen macunlar da asbestli. Tabii asbestin yapısı gereği bozulmaya da uğramıyor. Kimyasallara karşı çok dayanıklı. Biliyorsunuz okullarımıza eskiden kara tahtalar vardı. Bu tahtalarda kullanılan tebeşirler de asbestli. Çünkü tebeşir talktan yapılıyor. Talk asbest içeriyor. Yıllarca, 25 sene o tebeşirle öğrencilere dersler anlattı hocalarımız.  Hala tebeşir kullanan okullar varsa buradan çağıralım, kullanmasınlar! Biz bunları göz önüne aldığımızda okullarımızda da asbest olduğunu tahmin ederek Milli Eğitim Bakanlığı'na çağrıda bulunduk. Dedik ki, devlet okullarımızdaki asbest olan yerlerin envanterini biz ücretsiz çıkaralım.

Bakanlığın bu çağrıya yanıtı ne oldu?

Ekim 2019 tarihinde gayri resmi bir görüşmemiz oldu Milli Eğitim Bakanlığı ile. "Biraz bekleyelim, okullarda asbest olduğunu şimdi kamuoyuna duyurursanız velilerde infial olur,  çocuklarını okullara göndermezler" dediler. O süreçte Milli Eğitim Bakanlığı okul müdürlerini de uyarmış böyle bir çalışma yapmayın, Bakanlığın izni, bilgisi dışında diye. Bireysel olarak okul müdürleri bize ulaşabilirdi içleri rahat etsin diye ama onun da önünü kesmiş oldular böylece. Biz de beklemeye geçtik. Bir yılı geçti bakanlık hala bir şey yapmadı.

‘OKULLARIN ASBEST ENVANTERİNİ ÇIKARMAK İÇİN PANDEMİ FIRSAT’ 

Maliyet nedeniyle mi bakanlık bu işe sıcak bakmıyor?

Ciddi bir maliyet olmaz okullarımızda. Şöyle ki; asbest 2010 yılında yasaklandı 2010 yılından sonraki yapılarda kullanıldığına ihtimal vermiyorum. 2010'dan sonraki okullarda ihtiyaten tarama yaparsın ama onları sonraya bırakırsınız. Eski yapılardan başlayarak kademeli olarak bu yapılabilir. Tabii üniversitelerimizde de envanter çalışmaları yapılmalı. Pandemi onlar içinde fırsat. Çünkü üniversitelerde boş.

Diğer ülkelerdeki okullardaki durum konusunda bilginiz var mı?

Geçenlerde uluslararası asbest yasaklama sekreterliği bir tweet attı. Dedi ki Güney Kore okullarda asbesti temizlemeye başladı. Daha önce Avrupa'dan bu tür haberler geliyordu. Hepsinde demiyoruz ama bizim okullarımızda da asbest var. Buralarda da asbest raporu yapalım. İlk önce asbest envanteri çıkarılsın okullarda sonra asbest olan okullarda önlem almaya gidelim.  

Önlem derken neyi kastediyorsunuz?

Diyelim asbest okulun çatısında ise ve okul o an çatıyı sökemiyorsa asbest olan bölgeye kimyasal sürelim, asbest tozumasını önleyelim. Ya da bertaraf edelim, sökelim. Birinci aşaması olan asbest envanter raporunun çıkarılması için böyle bir zamandan daha uygun zaman bulamayız. Okullar boş pandemi sürecinde okulların kolay kolay açılamayacağı da görülüyor. O zaman gelin şimdi yapmazsak ne zaman yapacağız? Eğer okullarda asbestin tespiti ve bertarafında samimi iseniz bunun için tam zamanı. Siz varsanız biz dernek olarak varız laboratuvarımızda hazır. Mesela pilot bir il seçelim oradan başlayalım. Okullardaki risk değerlendirilmesinde asbestin "a" harfinin bile geçtiğini ben duymadım, görmedim. Bizim dernek olarak son sözümüzü şu; "ya farkında olacağız ya kanser olacağız!"

ÖNCEKİ HABER

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, ABD'nin S-400 yaptırım kararına tepki gösterdi

SONRAKİ HABER

İngiltere’deki Heathrow havalimanında pandemi fırsatçılığına karşı ikinci grev

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa