18 Aralık 2020 19:31

EMEP Diyarbakır İl Başkanı: Asgari ücret, sefalet ücreti olmasın

EMEP Diyarbakır İl Başkanı: Diyarbakır, yoksulluğun en ağır yaşandığı iller arasında yer alıyor. Asgari ücretin sefalet ücreti olmasını engellemenin tek yolu bir araya gelmek ve mücadele etmektir.

Fotoğraf: Fırat Topal/Evrensel

Paylaş

Emek Partisi Diyarbakır İl Örgütü asgari ücret görüşmeleri devam ederken, görüşmelere ilişkin yazılı açıklama yaptı. Yapılan yazılı açıklamada Emek Partisi Diyarbakır İl Başkanı Yusuf Cemal Mutaf, Asgari Ücret Komisyonu’nda devam eden görüşmelere dikkat çekerek insanca yaşanılabilir bir ücretin kabul edilebileceğini söyledi, Asgari Tespit Komisyonu’na hatırlatmada bulundu.

Mutaf yaptığı yazılı açıklamada “ Cumhurbaşkanı’nın ‘Gerekirse acı ilacı içeceğiz’ diyerek yaptığı ‘fedakârlık’ çağrısının gölgesinde, 4 Aralık’ta ilk toplantısını yaptı. Nitekim daha ilk toplantıda patron sendikası TİSK, kriz ve salgın sopasını göstererek tehditlerine başladı. Oysa Avrupa’nın neredeyse en düşük asgari ücreti Türkiye’de ve salgın günlerinde alım gücü daha da düştü. İkinci toplantısı geride kalan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun hesaba katması gereken gerçekleri yeniden hatırlatıyoruz. Elbette yoksul emekçilerin eve ekmek götürebilme isteğine ‘Abartıyorsun’ yanıtı verenlerin insafa gelmesini beklemeyeceğiz. Az çok insanca yaşanılabilir bir ücret bile ancak işçi ve emekçilerin mücadelesiyle söz konusu olabilir” dedi.

İŞÇİLER AÇLIKLA YOKLUKLA BOĞUŞMAKTA

İşçi ve emekçilerin haklarına yönelik saldırıların her geçen gün arttığını belirten Mutaf, Diyarbakır’ın son yıllarda üretim merkezi haline gelmesine rağmen işçilerin yoksullukla boğuştuğunu söyledi. Mutaf, “ işsizlik ve yoksulluk çığ gibi büyüyor, hayat pahalılığı katlanıyor. Yoksulluğun en ağır yaşandığı iller arasında yer alan Diyarbakır, farklı alanlarda son yıllarda önemli bir üretim merkezi haline gelmeye başladı. Yarattıkları bunca değere ve zenginliğe karşın Diyarbakır’da yaşayan işçi ve emekçiler ise açlık ve yoklukla boğuşmakta. Ülkemizde halen geçerli olan asgari ücret ise sadece bu tutarın değil, aylardır açlık sınırının bile altındadır” dedi.

Pandemi sürecinde işçilerin maruz kaldıkları haksızlık ve hukuksuzluğa dikkat çeken Mutaf, “ Sadece pandemi sürecinde yüzlerce işçi ücretsiz izne çıkarılmış, günlük 39 lirayla yaşamaya, ailesini geçindirmeye mecbur bırakılmıştır. Ücretsiz izne çıkarılmayan işçiler ise işsizlik korkusuyla kendilerinin ve ailelerinin hayatı pahasına ağır çalışma koşullarında düşük ücret ve ağır çalışma koşullarında çalışmak zorunda bırakılmış, yasal olmamasına rağmen tek tatil günü olan Pazar günlerinde de zorunlu mesai şartı ile karşı karşıya kalmıştır” dedi.

TEHDİTLER, NİYETLERİNİ AÇIK ETMİŞTİR

İktidarın, sermaye ile birlikte pandemi sürecinde işçilerin haklarını gasp fırsatına çevirdiklerini söyleyen Mutaf, işçilerin birlikte mücadele “Patronlar karlarından zarar etmesin diye işçiler ölümüne çalışmaya zorlanmaktadır. Mart ayından beri sokağa çıkma yasaklarının olduğu günlerde dahi bu süreçte üretimi zorunlu ihtiyaç olmayan fabrikalar, özel izinler alarak üretime devam etmiş, yüzlerce işçi virüse yakalanmış, onlarcası ise fabrikada kaptığı virüs nedeniyle yaşamını yitirmiştir. Pandemi koşulları işçilerin temel haklarını gasp etmenin fırsatına çevrilmiştir. Salgında ücretsiz izne çıkarılanlar 1.168 TL gibi asgari ücretin yarısı düzeyinde bir gelirle yaşamaya mahkûm edilmiştir. Kısa çalışma, patronların itiraz eden işçiyi cezalandırma aracına dönerken, esnek çalışma uygulamaları ile işçilerin birçok kazanılmış hakkı fiilen gasp edilmiştir. Yoksulluk diz boyu iken ultra lüks yaşamlara sahip olanlar, yalılarında zevki sefa sürenler, özel doktorlar gözetiminde yaşayanlar pandemiyi gerekçe gösterip “Batarız, işsizlik yükselir, kayıt dışı artar” gibi tehditlerle asgari ücreti düşük tutma niyetlerini açık etmiştir. Diyarbakır’da yaşayan tüm işçi ve emekçilere çağrımızdır:

Asgari ücretin sefalet ücreti olmasını engellemenin, vergide adaletin, iş cinayetlerini durdurmanın, pandemide ölümle burun buruna çalışmaya zorlanmamanın, zorunlu Pazar mesailerini ortadan kaldırabilmenin, işten atmalar ve ücretsiz izinlerin yasaklanmasının tek yolu vardır; bir araya gelmek ve mücadele etmek” dedi. (Diyarbakır/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

2021 yılı bütçesi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi

SONRAKİ HABER

Norveç’te 18 yaşındaki göçmen için verilen sınır dışı kararı tartışılıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa