"Cengiz Holding reklamı, doğa katliamının yeşil cilasıdır"
Cengiz Holdingin reklam filmine tepki gösteren Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe “İmajlarını düzeltmek için kendilerini çevre dostu göstermek amacıyla yapılan propaganda" dedi.
Ekran görüntüsü Cengiz Holding Youtube hesabından alınmıştır.
Özer AKDEMİR
Ülkenin birçok yerinde doğa tahribatlarına yol açan enerji ve maden projeleriyle ekoloji hareketinin gündeminden hiç düşmeyen Cengiz Holdingin ağaçlarla ilgili reklam filmi sosyal medyada “beğenilmeme” rekoru kırmaya doğru ilerliyor. Cengiz Holding, AKP iktidarının bütün ihalelerinde adı en başta yer alan ve Dünya Bankasının verilerine göre altyapı yatırımlarında en fazla kamu ihalesi alan dünyadaki ilk 5 Türk şirketinden birisi durumunda. Dünyadaki ilk 10 şirket arasında 5 Türk şirketi olduğunu da belirtelim.
ADI EKOLOJİK TAHRİBATLA ANILIYOR
Holdingin adı, patronunun millete küfür ettiği ses kayıtlarının internete düştüğü günden bu yana hep antipati ile anıldı. Muhalefet tarafından ülke kamu kaynaklarının akıtıldığı “yandaş beşli çete”nin içinde sayılan Holding son dönemlerde yol açtığı ekolojik tahribatla da eleştiri oklarının hedefinde idi. Holdingin doğa ve ağaç sevgisi içerikli reklam filmi yayımlayıp, kendisine yöneltilen eleştirileri de “Meyveli ağacı taşlarlar” diye yanıtlaması tepkileri azaltmak bir yana daha da arttırmış görünüyor. Bir anlamda “Siz istediğiniz kadar eleştirin biz bildiğimizi yapmaya devam edeceğiz” mesajı verilen reklam filmi bir taraftan da şirketin kamuoyunda “ Greenwashing / yeşil yıkama” çabası olarak değerlendiriliyor.
YEŞİL ARTVİN DERNEĞİ: PİŞKİNLİK, YÜZSÜZLÜK!..
Cengiz Holdingin çevresel felakete yol açtığı ileri sürülen Murgul’daki bakır madeninin yanı sıra Artvin’in en önemli su ve yaşam kaynaklarından birisi olarak gösterilen Cerattepe’deki madencilik faaliyetlerine karşı yıllardır mücadele eden Yeşil Artvin Derneği de benzer bir noktadan yaklaşıyor olaya. Holdingin reklam filmi ile ilgili görüşlerini aldığımız Dernek Başkanı Nur Neşe Karahan, holdingin hem memleketi Rize’nin hem de komşusu Artvin’in doğal alanlarını madencilik, taş ocakları, havalimanı, sahil yolu vb. çok sayıda rant projesiyle geri dönülmez şekilde talan ettiğinin altını çizerek, filmi “pişkinlik” olarak değerlendirdi. Karahan, “Bizce bu 'bayağı' reklamın ana fikri şu herhalde: Çocukluğunda bir ağacı korumak için çabalayan fakir çocuk, büyüdüğünde ve mevcut kapitalist sistem ona 'Yürü ya kulum' dediğinde; yüz binlerce hektar ormanı, kilometrelerce dere yatağını, buralarda yaşayan binlerce yaban hayatını ve doğayla dost olarak yaşam savaşı veren yoksul köylüleri felç edebilen bir canavara dönüşebiliyor. Bir insan düşünün ki, utanmadan, sıkılmadan millete en galiz küfürleri ediyor ve sonra da kendini aklayıp-paklamak için yine o küfür ettiği milletin vergileri sayesinde aldığı ballı ihalelerle karun kadar zengin olup, halkla dalga geçer gibi bu reklamı yapabilme yüzsüzlüğünü kendinde görebiliyor! Bir de utanmadan reklamın adını da 'Hayat Ağacı' koymuşlar. Bizce bu reklamın adı şöyle olmalı: “Mehmet Cengiz: Çocuk Masumluğundan Kapitalizm Canavarlığına” dedi.
"YAPTIKLARININ ÜSTÜNE CİLA ÇEKMEYE ÇALIŞMIŞLAR"
Reklamın bir Greenwashing (yeşil yıkama) ya da Green sheen (yeşil parlama) ürünü olduğunu bunun ise bir şirketin ürünlerinin topluma duyarlı ve temiz/çevreci olduğu konusunda yanıltıcı bilgi verme süreci anlamına geldiğini belirten Karahan şunları söyledi: “Buna bizim dilimizde yeşil cila demeyi daha uygun buluyorum. Cilanın parladığı halde gerçekleri gizlediğini herkes bilir. Bazı şirketlerin, toplumda çok bozulmuş olan imajlarını düzeltmek için kendilerini çevre dostu, toplum dostu göstermek adına asılsız doğasever propaganda yapması olarak değerlendirmek gerekir. Bugün yaşadıklarımız, halkla ilişkiler eğitimlerinde gösterilebilecek başarısız imaj yenileme uygulamalarının en iyi örneği olarak hatırlanacaktır. Dede torun ilişkisi üzerinden 'Meyve veren ağaç taşlanır' mottosu ise hiçbir normal üretimi olmayan şirketler için çok daha büyük bir gaftır. Yani biz 'Meyve veren ağaç taşlanır' güzel sözünü duyduğumuzda bu 'başarılı!' şirketi, ya da şirketi duyduğumuzda bu başarı simgesi sözleri anımsayacağız, öyle mi!” dedi.
"KAZ DAĞI’NA MİLYONLARCA AĞAÇ KESMEYE GELDİLER"
Kaz Dağı’nda organik tarım yapmaya çalışırken hemen yakınlarında, Cengiz Holding tarafından alınan Halilağa altın madeni projesine karşı mücadele eden yurttaşlardan Mustafa Alper Ülgen reklam filmine tepki göstererek, “Bunlar ağacı yanlış anlamış bence, yükselmek, zengin olmak için araç olarak görmüşler. Hep versin, hep kâr ettirsin. Ama ironiye bak ki, yükselmek ve daha çok para kazanmak için milyonlarca ağacı kesmeye geldiler Kaz Dağı’na” dedi.
"40 YILDIR DOĞAYI KATLEDİYORLAR!"
Karadeniz İsyandadır Platformundan Hatice Hacısalihoğlu ise “Bir ağaç olmak kolay değil, ağaç dediğin yükselmek göğe ulaşmak ister” sözleri ile başlıyor. Katlettikleri doğayı şirketlerinin 40. yılı için metafor olarak kullanmaktan utanmamışlar. Toprak sevgisi, doğa aşkı gibi kavramları reklam filmlerine alet ederek katlettikleri doğaya muhtaç kalmışlar. Cengiz Holding yüzünden yüz binlerce ağaç meyve bile veremedi. Milyonlarca para harcayarak yaptıkları PR çalışmaları sahte sosyal sorumluluk projeleri ile doğa talancılarının kendilerini aklama ve cilalama çabası gerçekleri görmemizi engellemiyor. Bizler, Cengiz Holdingin Artvin’de sularımızı zehirlediğini, Kuzey ormanlarında yüz binlerce ağacı katlettiğini, kıyılarda yaptığı duble yollar ve havalimanları için dağlardan kopardığı kayalarla denizi nasıl kara yaptıklarını biliyoruz. Cengiz Holding 40 yıldır doğa katilidir bu gerçeği hiçbir reklam çalışması değiştirmez" değerlendirmesinde bulundu.
BU REKLAM İLE BİZİ KANDIRAMAZLAR
Ekoloji Birliği Eş Sözcüsü Süheyla Doğan ise şöyle konuştu: "Cengiz Holding’in kuruluşunun üzerinden 40 yıl geçmiş. Kırk yıldır halkın sırtından para kazanan, iktidarın tüm olanaklarını kullanarak servetine servet katan, dünyada en çok kamu ihalesi alan şirketler sıralamasında 5’inci olan Cengiz Holding’in bu reklamı halka şirin görünme çabasıdır. Bir yandan halka küfret, diğer yandan şirin görünmeye çalış! Kim inanır? İnşaat sektörü dışında madencilik sektörüne de el atan, Murgul Bakır Madeni, Artvin Cerattepe Altın Madeni, Halilağa Altın-Bakır Madeni Projelerinin sahibi Cengiz Holding bu projeleri kapsamında yüz binlerle ağacı katleden ve daha da katledecek olan ve orman eko-sistemlerini yok edecek olan bir şirket. Bu reklamı ile bizi kandıramaz."