“Devlet bizi korumadı, korumuyor”
Yaşadıklarımızı dillendirdiğimizde eril toplum anıtı gibi dikilmiş herkes “E sen de..” diye başlıyorsa cümleye, bir kadına “Neden şimdi?” diye sormak anlamsız değil mi sizce de?
İzel GRACA
İzmir
Twitter gündeminde kadınların attıkları ifşalar var. Birçok kadın senelerin karanlık defterini bu mecrada açtı. “Mahkemeye taşımak varken niye Twitter?” diye soranlar da her köşeden bucaktan çıkıverdiler. Neden mi Twitter? Uzun mahkeme süreçleri, mağdur insanın defalarca yaşadıklarının dillendirilmesi, irdelenmesi, failin haklı olan (!) yanlarının bulunmaya çalışılması yetmezmiş gibi verilen cezaların yetersizliği, faillerin birkaç hafta içinde sessiz sedasız salıverilmeleri bizim adalete güvenimizi yerle bir etti. Darp raporu alan, koruma kararı çıkarılmış olan kadınlar öldürüldü. Tecavüzcüler dışarıda, tacizcilerin korkusu yok, nasıl olsa hep kadın kuyruk sallıyor (!) ve zaten mahkemeler mağduru sessize alıp erkeği dinliyor. Devlet bizi korumadı, korumuyor. Dillerde kadının alması gereken önlemler var, kendini koruması gereken şeyler, kişiler, zamanlar var ama asıl gerçek şu ki taciz sadece ama sadece tacizcinin suçudur. Bir birey her ne koşulda, hangi saatte, nerede olursa olsun hiçbir zaman cinsel saldırıyı ve şiddeti hak etmez. Bu, biz kadınlara belki de hiç söylenmedi. Yaşadıklarımızın yüküyle acımız derinleşirken, dillendirebilmek zor ve uzun bir sürecin ürünüyken karşınızda bir eril toplum anıtı gibi dikilmiş herkes “E sen de..” diye başlıyorsa cümleye, bir kadına “Neden şimdi?” diye sormak anlamsız değil mi sizce de? Ben ve birçok tanımadığım kadın, hep birlikte o kafamızda, yaralarımızda yer etmiş isimleri bağırarak “sadece ve sadece o suçlu” dedik. O isimler artık bize değil, failin kendisine yük olacak. Bizim içimizdeki karanlık anılar, artık olması gerektiği yerde, failin isminin üstüne çizilmiş bir çizgi, failin alnında kara leke.
Evrensel'i Takip Et