Hrant Dink davası: Sabri Uzun, Reşat Altay ve Osman Gülbel 11-15 Ocak'ta dinlenecek
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı davada sanıkların son savunmalarının alınmasına bugün de devam edildi.
Fotoğraf: Agos
Meltem AKYOL
İstanbul
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı davada sanıkların son savunmalarının alınmasına bugün de devam edildi. Bugün görülen duruşmada savunma yapan dönemin İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler, Dink cinayetinden haberdar olduğu halde onu korumak için herhangi bir önlem almadığı suçlamalarına, kendisinin ekarte edilmeye çalışıldığı iddiaları ile yanıt verdi.
11 ve 15 Ocak tarihlerinde duruşma yapılacak duruşmalarda ise dönemin Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanlığı Aşırı Sağ Şube Müdürü Hamza Celepoğlu, Samsun İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdür Vekili Metin Balta, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdür Yardımcısı Osman Gülbel, Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünde Komiser Yardımcısı Özkan Mumcu, Trabzon İl Emniyet Müdürü Reşat Altay, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkan Sabri Uzun savuma yaptı.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı davanın 115’inci duruşması Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi 14 Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Dönemin İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler, Samsun Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görev yapan polis Ahmet Faruk Aydoğdu salonda, dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisi Tefik Cantürk, Samsun Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görev yapan polis Ahmet Çetiner, Samsun Jandarma Görevlisi Birol Ustaoğlu, Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, dönemin İstanbul Jandarma İstihbarat Bölücü Faaliyetler İstihbarat Tim Komutanı Muharrem Demirkale, dönemin İstanbul Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görevli astsubay Yavuz Karakaya ve Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi polis memuru Mehmet Uçar SEGBİS ile hazır bulundu.
CİNAYETTEN 2 AY ÖNCE SAMAST İLE GÖRÜŞEN AYDOĞDU DA "MAĞDUR"
Duruşmada ilk olarak cinayetin işlendiği dönem Trabzon İl Merkez Jandarma Komutanlığı'nda 2. Asayiş Tim Komutan Yardımcısı olarak görev yapan Ahmet Faruk Aydoğdu’nun esas hakkındaki savunması alındı.
Hrant Dink'in öldürüldüğü tarihten yaklaşık iki ay kadar önce tetikçi Ogün Samast ile diğer sanıklar Ünsal Gürel, Resül Kütükoğlu ve Cevat Eser ile birlikte görüştüğü ve Ogün Samast'ın yakalandıktan sonra üzerinden çıkan cep telefonunda "Komutan" olarak kayıtlı olduğu bilgileri yer alan Aydoğdu’nun “Silahlı terör örgütü üyeliği”, “Adi silahlı örgüt adına suç işlemek” suçlarından cezalandırılması talep ediliyor.
Hakkında hükmen tutuklama talep edilen Aydoğdu, esas hakkındaki mütalaaya karşı yaptığı savunmasında “4 senedir bu davadan yargılanmaktayım, yuvam bozuldu, KHK yüzünden hiçbir şekilde başka bir iş yapamadım. Silahlarım alındı, çok yıprandım, mağdurum, beraatımı talep ediyorum” dedi.
Aydoğdu mütalaada yer alan Kilis, Kütahya ve Kayseri illerinden üç ayrı büfeden ardışık olmak üzere “ankesörlü telefonlar yoluyla mahrem imamlarla irtibata geçtiği" suçlamasına ilişkin de ek savunma yaptı.
Aydoğdu ankesörlü telefonlarla yapılan aramalar için, "Akrabalarım ve çarşıdan bir şey talep eden askerler tarafından yapıldı” savunmasını yaptı. Aydoğdu’nun avukatı ise arama yapılan kişilerin tanık olarak dinlenmesini talep etti.
GÜLER’DEN "HEDEFE KONMUŞTUM" SAVUNMASI
Daha sonra ise Hrant Dinkin öldürüldüğü tarihte dönemin İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler’in savunmasına geçildi.
Hrant Dink cinayetinden önceden haberi olması, İstanbul Emniyet Müdür yardımcısı Hakan Aydın Türkeli imzasıyla gönderilen koruma yazılarına rağmen cinayeti engellemek ve Dink’i korumak için herhangi bir adım atmamakla suçlanan Güler, ilk savunmasını tekrar ettiğini söyledi. Mütalaada “Silahlı Terör Örgütüne mensup sanıklarca cinayet öncesi kasıtlı olarak yetince bilgilendirilmediği savunularak bu durumda Hrant Dink'in ölümünden sorumlu olduğuna dair somut delil elde edilemediği, bu nedenle bu suçlamalardan beraati, “Görevi kötüye kullanma” suçundan cezalandırılması istenen Güler, aleyhindeki bilirkişi raporunu yazanları "FETÖ'cülükle" suçladı.
“FETÖ başından beri beni Ergenekon ve Balyoz operasyonları önünde engel olarak görmeleri sebebiyle ekarte etmeye çalışmıştır. O dönemde İstanbul Emniyeti İstihbaratı örgüt tarafından hedefe konmuştur” iddiasını yenileyen Güler, görevi ihmal suçunu işlemediğini savundu. Güler son olarak ise “Hem ülke hem insanlık için değer olan bir kişinin cinayetine, görevi ihmal ile bile olsa dahil edilmeye çalışılmam benim için onur kırıcıdır. Kabul etmiyor ve beraatimi talep ediyorum” ifadelerini kullandı.
Güler’in avukatı ise yeni bir delil ortaya konmadan Güler'in yargılanmasının hukuksuz olduğunu savunarak beraat talep etti.
ÇETİNER’DEN FOTOĞRAF SAVUNMASI: ARŞİV İÇİNDİ
Ardından cinayetin işlendiği tarihte Samsun İl Emniyet Müdürlüğü TEM Şube Müdürlüğü’nde Emniyet Amiri olan Ahmet Çetiner’in savunmasına geçildi.
Çetiner hakkında iddianamede Samsun Otogar’da yakalandıktan sonra emniyete götürülen tetikçi Ogün Samast’ın Türk bayrağı önünde fotoğrafının çekilmesi için talimat verdiği, çekilen görüntülerin basına servis edilmesi ve bu şekilde cinayetle ilgili algı oluşturduğu yer alıyor.
“Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs”, “Silahlı terör örgütü üyeliği” ve “suç işlemek için örgüt kurmak” suçlamalarından beraati, "Ses ve görüntülerin kayda alınması, görevi kötüye kullanma, gizliliğin ihlali, suçu ve suçluyu övmek" suçlamalarından ise cezalandırılması talep edilen Çetiner duruşmaya Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi salonundan SEGBİS ile katıldı.
Savunmasında, “Fotoğraf çektirme talimatı vermedim” diyen Çetiner, “Göreve yeni gelmişken bu olayla karşılaştım. Doktor raporu için Ogün Samast'ı almak üzere bulunduğu çay ocağına gittim. Koluna girip götürmek üzereyken 'doktor henüz hazır değil' bilgisi geldi. Orada bulunan bir polis memuru dosya için Ogün samast’ın fotoğrafının çekilmesi gerektiğini söyledi. Yelekli bir polis daha lazım dedi. O Fotoğraf bu şekilde çekildi” diyerek fotoğrafı ve kendini savundu. Fotoğraf ve çekimlerin "arşiv" amacıyla çekildiğini savunan Çetiner, "suçu ve suçluyu övmek kastı olmadığını" savunarak beraatini istedi.
KÜTÜKOĞLU KATILMADI, AVUKATI BERAAT TALEP ETTİ
Esas hakkındaki mütalaada beraati talep edilen isimlerden olan dönemin Trabzon İl Merkez Jandarma Komutanlığı'nda Uzman Çavuş olarak görev yapan Resul Kütükoğlu duruşmaya katılmadı. Hrant Dink'in öldürüldüğü tarihten yaklaşık iki ay önce Trabzon İl Merkez Jandarma Komutanlığı'nda 2. Asayiş Tim Komutan Yardımcısı olan Ahmet Faruk Aydoğdu, Trabzon İl Merkez Jandarma Komutanlığı'nda 3. Asayiş Tim Komutanı olan Ünsal Gürel ve Trabzon İl Merkez Jandarma Komutanlığı'nda Karakol Komutanı Cevat Eser ile birlikte tetikçi Ogün Samast ile görüştüğü tespit edilen ve Ogün Samast'ın yakalandıktan sonra üzerinden çıkan cep telefonunda "Uzman" adıyla kayıtlı olan Kütükoğlu’nun avukatı, mütalaa doğrultusunda beraat talep etti.
USTAOĞLU’NUN AVUKATINDAN "ZAMAN AŞIMI" SAVUNMASI
Ardından Samsun İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü Unsur Komutanı olarak görev yapan sanık Birol Ustaoğlu’na söz verildi. Mustafa Kemal Atatürk’ün "Vatan toprağı kutsaldır, kaderine terkedilemez" sözü önünde Türk bayrağı ile poz veren tetikçi Ogün Samast ile birlikte fotoğraf çektiren isimlerden biri olan Ustaoğlu’nun “Suçu ve suçluyu övme”, “Görevi kötüye kullanma” “Ses ve görüntülerin kayda alınması” suçlarından cezalandırılması talep ediliyor.
Duruşmaya Samsun 2 Ağır Ceza Mahkemesi duruşma salonundan SEGBİS ile bağlanan Ustaoğlu, önceki savunmalarını tekrar ettiğini söyledi. Ustaoğlu’nun avukatı ise Ustaoğlu’nun cezalandırılması istenen suçlardan da beraatini istedi, “Cezalandırılması istenen suçlarla ilgili zaman aşımı dolmuştur. Beraat kararı verilmese bile zaman aşımı sebebiyle suçlamalardan ayrı ayrı davanın müvekkil yönünden düşürülmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
CANTÜRK: HALEN GÖREVDEYİM…
Hakkında beraat istenen Dönemin Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünde polis olarak görev alan Tefik Cantürk ise savunmasında halen aktif olarak Ordu İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Dairesinde polis olarak çalıştığını vurguladıktan sonra şunları söyledi: “Benim FETÖ ile bir ilgim yoktur. Hrant Dink'i daha önce tanımıyordum. Ben vatanıma, milletime, bayrağıma bağlı hâlâ görevde olan bir polisim. Üzerimde en ufak bir leke kalmasını istemiyorum. Beraatimi talep ediyorum.”
İddianameye göre Cantürk, Hrant Dink Cinayetinin işlendiği 19 Ocak 2007 tarihinde cinayetten hemen önce 4 kez, cinayetten bir gün sonra 8 kez dönemin Trabzon Jandarma İstihbarat Görevlisi sanık Okan Şimşek ile görüştü.
Cantürk aynı zamanda Hrant Dink öldürüldükten yarım saat sonra Erhan Tuncel ile telefonda görüşen Trabzon İl Emniyet İstihbarat Şubesinde görevli polis memuru Muhittin Zenit ile birlikte Erhan Tuncel'i yardımcı istihbarat elemanı olarak mimleyen polis memuru olarak iddianamede yer alıyor.
MAHKEME BAŞKANI 11 VE 15 OCAK’TA DURUŞMA YAPILACAĞINI DUYURDU
Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Ahmet Faruk Aydoğdu’nun ardışık aramalara ilişkin “tanık dinlensin” talebini kabul etti. Mahkeme Başkanı 11 Ocak 2021 ile 15 Ocak 2021’de de duruşma görüleceğini duyurdu. Buna göre 11 Ocak’ta görülecek duruşmada dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı C-2 Şube Müdürlüğünde görevli Hamdi Egbatan, dönemin Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanlığı Aşırı Sağ Şube Müdürü Hamza Celepoğlu, dönemin Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde polis memuru Mehmet Ayhan, Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi polis memuru Mehmet Uçar, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Başmüfettişi Mehmet Ali Özkılınç, dönemin Samsun İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdür Vekili Metin Balta, dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü Metin Yıldız ve dönemin Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli Muhittin Zenit ile avukatları, esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapacak.
15 Ocak 2021’de görülecek duruşmada ise cinayetin işlendiği dönem Trabzon İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görevli Okan Şimşek, Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünde C Büroda polis memuru olan Onur Karakaya, EmniyetGenel Müdürlüğü İstihbarat Daire B Başkanlığı C Şube Müdür Yardımcısı Osman Gülbel, Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünde Komiser Yardımcısı Özkan Mumcu, Trabzon İl Emniyet Müdürü Reşat Altay, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkan Sabri Uzun, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Başmüfettişi o Şükrü Yıldız ve avukatları savuma yapacak.
DURUŞMA YARIN DEVAM EDECEK
Öte yandan yarın yapılacak duruşmada ise dönemin Emniyet İstihbarat Daire başkanı Engin Dinç, İstanbul Jandarma görevlileri Eyüp Temel, Musa Yıldırım ve Mikdat Özbek, Trabzon jandarma görevlileri Hacı Ömer Ünalır, Hüseyin Yılmaz, Trabzon emniyet görevlisi Hasan Durmuşoğlu, Samsun jandarma görevlisi Murat Bayrak savunma yapacak.