Erdoğan'ın AİHM’nin Demirtaş kararına dair açıklaması sonrası süreç nasıl işleyecek?
Avukat Kerem Altıparmak, Selahattin Demirtaş kararı ile ilgili hukuki olarak AİHM kararının bağlayıcı olduğunu ve Avrupa Konseyinde çeşitli yaptırımların söz konusu olabileceğini söyledi.
Fotoğraf: Evrensel
Birkan BULUT
Ankara
AİHM’nin HDP Eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın siyasi nedenlerle tutuklandığı ve serbest bırakılması gerektiği kararına Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yanıt geldi. İç hukuk yollarının tüketilmediğini söyleyen Erdoğan, kararı uygulamayacaklarının sinyalini verdi. Süreci yakından takip eden Avukat Kerem Altıparmak, hukuki olarak AİHM kararının bağlayıcı olduğunu ve Avrupa Konseyinde çeşitli yaptırımların söz konusu olabileceğini söyledi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Daire, 4 yıldır tutuklu bulunan HDP Eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması yönünde nihai karar aldı. AİHM kararlarının bağlayıcı olduğu hatırlatılan kararda, 20 Kasım 2018’de açıkladığı ilk kararı sertleştirdi. Kararda Demirtaş’ın serbest bırakılmamasının, hakkındaki hak ihlallerini devamlılaştıracağı vurgulandı. Mahkemenin 17 yargıçtan oluşan Büyük Dairesi, kasım 2018’deki kararın aksine Demirtaş’a yönelik suçlama ve tutuklama kararlarının “Makul bir kuşkuya dayanmadığı” sonucuna vardı. Demirtaş’ın tutukluluğu için öne sürülen gerekçelerin yetersiz olduğuna hükmedildi.
ERDOĞAN KARARIN UYGULANMAYACAĞI SİNYALİ VERDİ
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, AİHM’ye partisinin grup toplantısında yanıt verdi. AİHM’nin Türkiye mahkemelerinin yerine geçecek şekilde karar veremeyeceğini savunan Erdoğan, mahkemeyi ikiyüzlülükle suçlayarak, “AİHM’nin Demirtaş kararı iç hukuk yolları tükenmeden alınmış bir karardır. Sadece burada verilen kararlar mahkemelerimizce değerlendirilir. AİHM bu kararı, iç hukuk yolları tüketilmeden alarak, istisnai bir uygulama yapmıştır. Demirtaş’la ilgili hüküm, aynı mahkemenin mesela İspanya’da Batasuna Partisi kararındaki gerekçelerle açıkça çelişmektedir” dedi.
BAKANLAR KOMİTESİ NE YAPACAK?
Peki Türkiye kararı uygulamazsa ne olacak? AİHM Büyük Dairede geçen yıl yapılan duruşmaya da katılan Avukat Kerem Altıparmak, sorularımızı yanıtlayarak kararı üç önemli başlıkta değerlendirdi. Altıparmak ilk olarak dokunulmazlığın kaldırılmasının mahkum edilmesi ve böylece Demirtaş ve diğer milletvekilleri açısından tutuklamaların Anayasa’nın değişikliğinden kaynaklandığını söyledi. İkincisi; aihm'NİN Demirtaş’a yönelik "terörist" suçlamasını tek tek incelediğini, suçlamaların terör propagandası bile olmayacağına hükmettiğini belirten Altıparmak, bundan sonra söylenen her şeyin iftira ve hakaret olması gerektiğini söyledi. Üçüncüsü; örgüt üyeliğine ilişkin öngörülemez ve keyfi olduğu yönünde karar verildiğini ifade etti.
AİHM kararının şimdi Bakanlar Komitesine gideceğini anlatan Altıparmak, “Onun elinde çeşitli araçlar var. Türkiye’nin Avrupa Konseyi üyeliğinin askıya alınması ve üyelikten çıkarılmasına kadar ağır sonuçlara gidebilir. Ancak ondan önce bakanlar komitesinin uyarı kararı alması, kararın uygulanmadığını tespit için bakanlar komitesinin tekrar AİHM’ye başvurması olabilir. AİHM tarihinde bu sadece bir kere oldu Azerbaycan için uygulandı” dedi.
İLK KEZ AZERBAYCAN İÇİN BAŞVURULMUŞTU
Azerbaycan için neden bu yola başvurulduğunu sorduğumuzda Altıparmak, AİHM’nin Azerbaycan’da insan hakları savunucularının tutuklanması nedeniyle yine 18. maddeye dayanarak tutuklamaların siyasi olduğuna karar verdiğini, Azerbaycan’ın kararı uygulamaması nedeniyle bakanlar komitesinin AİHM’ye başvurduğunu söyledi.
TÜRKİYE’NİN KARARI UYGULAMAMA İMKANI VAR MI?
Türkiye’nin AİHM kararını uygulamama veya etrafından dolanma imkanını sorduğumuzda Altıparmak, “Bunu hukuksal olarak değerlendirebilirim. Bunun çevresinden dolanma şansları yok. Mahkemenin bu kararından sonra Türkiye ‘O yüzden veya şu yüzden tutukladık’ gibi bir şey diyemez. Ancak siyaseten ‘Kararını tanımıyorum, sonuçlarına da razıyım’ diyorlarsa bilemem” dedi.
AİHM kararındaki dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin tespitin tutuklanan diğer HDP milletvekilleri için emsal olup olmayacağını sorduğumuza ise Altıparmak, “Tabii ki, dokunulmazlığın kaldırılmasının öngörülemez olduğu çıkıyor. Bu nedenle karar hepsi açısından geçerli” dedi.