İzmir Ayakkabıcılar Sitesindeki işçiler: Halk aç, yandaşlar tok
İzmir'de ayakkabıcılar sitesinde çalışan işçiler, salgınla birlikte daha da zor geçindiklerini, borca muhtaç bırakmayacak bir ücret istediklerini söylüyor.
Fotoğraf: Evrensel
Ekin Temmuz SALTIK
Sinan YILMAZ
İzmir
İzmir Pınarbaşı’da bulunan ayakkabıcılar sitesinde atölye sahipleri kira ödeyemez hale gelirken, dükkanların kapasına da ardı ardına kilit vuruluyor. İşçiler ise işsizlik ve açlıkla boğuşuyor. “Cengiz Holdingin milyonlarca lira borcu silinirken, bizim bu şartlarda geçinmeye çalışmamız adaletsiz” diyen işçiler, birik olarak haklarını savunmaları gerektiğini söyledi.
Uzun yıllardır atölye işleten Metin Ç, pandemi döneminde bölgede yaklaşık 2 bine yakın atölye ve dükkanın kapandığını söyleyerek, “Burada sadece 200 atölye ve dükkan çalışır halde. Kimse kirasını ödeyemiyor. Buralarda çalışan işçilerin durumu da çok kötü” dedi. “Döviz kurlarının yükselmesi bizi çok fazla etkiledi” diyen Metin Ç. şöyle devam etti: “Normalde metresini 30 TL’ye aldığım ürünün bugünkü metresi 60-70 TL civarında. Her şeye zam yapıldı. Bugün üretimi zor yapar bir hale geldik. Çünkü ekonomik kriz var, toptancılar mal istemiyor, hayat şartları ağırlaşıyor. Bu sektörde çalışanlar senede 6 ay çalışıp, kalan 6 ay evinde oturuyor. Pandemi bizi etkiledi ama bunun yanında ekonomi genel olarak çok kötü.”
"EKONOMİNİN NERESİ BÜYÜYOR"
Metin Ç, “Sürekli çıkıp diyorlar ki ‘Ekonomi şahlanıyor.’ Biz nerede yaşıyoruz ki bu şahlanışı görmüyoruz? Sadece ayakkabı sektörü değil, bugün her sektör batık durumda. Eskiden pazara gidiyorduk, 50 TL ile alışverişi tamamlıyorduk. Şimdi 50 TL’ye hiçbir şey alamaz hale geldik. ‘Ekonomi büyüyor’ diyorlar, halka bir sorun neresi büyüyor. AKP milletvekili ‘Kuru ekmek yiyorlarsa aç değiller’ diyor. O zaman almasın o kadar maaş. İzmir’e yardım ettik diyorlar. Yapılan yardım Saray’ın bir günlük harcaması kadar. Halk aç, yandaşlar tok. Asgari ücret ile geçinen bir aile faturaya, alışverişe, borçlara para yetiştiremiyor. Ben artık haberleri dinlemek istemiyorum. Çünkü hangi kanalı açsam ya intihar-cinayet ya da ekonomi iyi haberleri var. Açlıktan insanların psikolojisi bozuldu” diye konuştu.
"DÖVİZ KURLARI ARTINCA ZARAR EDİYORUZ"
15 yıldır atölye işlettiğini söyleyen İbrahim B. de, “Bu sektör çoğunlukla ithal edilen ham madde ve kimyasal malzemeler ile dönüyor. Döviz kurlarındaki iniş ve çıkışlar bizi büyük ölçüde etkiliyor. Bugün bir çift ayakkabının maliyetini hesaplıyoruz ve toptancı ile anlaşma yapıyoruz. Döviz kurları artınca zarar ediyoruz. Üretime başladıktan sonra, 50 kuruş artsa dahi büyük oranda zarar ediyoruz. Pandemiden önce de sıkıntı içerisindeydik, şimdi pandemiyle birlikte sıkıntılar iki kat arttı. Ayakkabı sektöründe parası olan esnaf zarar ediyor, parası olmayan esnaf ise kepenk kapatıyor. Diğer tarafta da büyük şirketlerin vergi borçları siliniyor” dedi.
"İŞÇİLERİN BİRLİK İÇİNDE KENDİ HAKLARINI SAVUNMASI LAZIM"
Başka bir atölyeye giriyoruz. 24 yıldır bu işi yapan 36 yaşındaki bir işçiyle konuşuyoruz. Yıllar içerisinde kazandığı paranın değerinin kalmadığını dile getiren işçi, “Biraz rahatlamak için net asgari ücret 3 bin TL civarında olmalı. İki çocuğum var, biri öğrenci, biri de seneye başlayacak. Köyümden gelen gelir olmasa geçinemem. Yani İzmir şartlarında geçinmek zor. Ama bakıldığında, genel olarak Türkiye’de işçi olarak geçinmek zor” dedi.
“Cengiz Holdingin milyonlarca lira borcu silinirken, bizim bu şartlarda geçinmeye çalışmamız adaletsiz bir durum. Devletin işçinin yanında olması lazım, işçilerin de birlik içinde kendi haklarını savunması lazım. Pandeminin ilk aylarında birkaç ay evde kaldık. Yaklaşık 1000 küsur civarında işsizlik maaşı verildi. İnsanlar asgari ücret ile geçinemezken verilen bu miktar gülünç bir şey” diyen işçi insanca geçinebilecek bir ücretin verilmesini istedi.