Öğrenci mektubu: Ne veriyorlar, ne bekliyorlar
"12. sınıfa giden bir öğrenci olarak bu sene oldukça zor geçiyor. Bir buçuk sene okul kaybı çok uzun, online eğitim çok verimsiz geçiyor. Bize çok az şey sunup bizden çok şey yapmamızı bekliyorlar."
Fotoğraf: MA
Kerem ŞANLI
Ankara Yenimahalle’den bir lise öğrencisi
Eğitimde sınıfsal ayrım hiç bu kadar görünür olmamıştı. Eğitime erişmek için kilometrelerce yol yürümek zorunda olan kişiler de var , internet bağlarken düşüp ölen de. Hal böyleyken eğitime ulaşamayan onca genç varken, 2020 YKS verileri de şaşırtmıyor. Parası olmayanın eğitimden yoksun kaldığı böyle bir sistemde ne eğitim haktır yalanları işliyor artık ne de laflar arada açılan uçurumu kapatmaya yarıyor. Eğitim konusundaki panikler, gelecek kaygısı hiç olmadığı hızla artıyor.
Şu an 12. sınıfa giden bir öğrenci olarak bu sene benim için oldukça zor. Bir buçuk sene okul kaybı çok uzun. Kayıp çünkü online eğitim birçok öğrenci gibi benim için de verimsiz geçiyor. Bize çok az şey sunup bizden çok şey yapmamızı bekliyorlar.
Okulumuzda bir yerlere erişmek için gerekli donanımımız yok aslında ve bu da gidişat için pek iyi sayılmaz. Yüz yüze eğitim açılmalı çünkü şu anki sisteme anlaşılabilirlik ve ulaşılabilirlik açısından yüz yüze eğitim daha olanaklı. Bilgisayar başında saatlerce oturmak, derse odaklanmak çok zor. Bir an önce gerekli önlemler alınmalı ve yüz yüze eğitimin başlaması hızlandırılmalı. Çünkü bu koşullar altında eğitim almak sınav kaygımızı artırıyor. Çünkü yüz yüze eğitimde okuyup öğretmenlerimizle tartışıp öğrenme şansımız oluyordu ve bu bilgileri daha kalıcı hale getiriyordu. Şu an bir soru sorma karşılıklı iletişim kurma noktasından da oldukça uzağız. Eğitimdeki sorunları daha açıktan gördüğümüz bir süreçteyiz aslında.
Sorunlarımız bu kadar çoğalmış aynı zamanda da hepimizi etkiler pozisyondayken taleplerimiz de çoğu noktada ortaklaşıyor. Bizler liseliler olarak herkes için eşit ulaşılabilir ve parasız bir eğitim istiyoruz!