Üç konfederasyona çağrı yapan işçiler: Grevse greve çıkalım
Üç konfederasyon tarafından hazırlanan ortak metinde asgari ücret beklentilerinin karşılanmadığı durumda ne yapılacağına dair bir ibare bulunmadığını belirten işçiler, "Grev yapalım" diyor.
Fotoğraf: Evrensel
Nuray ÖZTÜRK
İzmir
Asgari Ücret Tespit Komisyonu bugün toplanacak. Toplantı öncesi Türk-İş, Hak-İş ve DİSK ortak bir açıklama yayımlayarak, taleplerinin arkasında olduklarını söyledi. Açıklamada asgari ücretin işçilerin aileleriyle birlikte geçimini sağlayacak düzeyde olması ve vergi kesintilerinden muaf tutulması gerektiği belirtilirken, bu beklentiler karşılanmadığında ise ne yapılacağına ilişkin bir ibare bulunmadı. Üç konfederasyona seslenen Bornova Belediyesi işçileri “İşçiden güçlüsü mü var? Tehditse tehdit. Net olalım Türkiye çapında grev yapalım” dedi.
‘BENİM VERDİĞİM VERGİYİ İKİ KUYUMCU VERMİYOR’
Bornova Belediyesi Park Bahçeler İşyeri Temsilcisi Kemal Bülbül, “Üç konfederasyon çıkıp bizim talebimiz şudur diyor ama bunun altında bir rakamı kabul etmeyiz demiyor. 2 bin 700 açlık sınırının altında bir rakam. En azından 3 bin 500 lira olması lazım, kaldı ki o da az. Geçen gün hesap yaptım, benim bir yılda verdiğim vergiyi iki kuyumcu birleşse vermiyor. Bordrolu çalışanlar vergi kaynağı. Yemesinden, içmesinden, yol parasından, okul harcamasından aklına gelebilecek her şeyden vergi kesiyorlar. Bordrolu mahkumlarız resmen” dedi.
‘GÜCÜN SAHİPLERİ OLARAK KONUŞALIM!’
Talebi dile getirme biçiminin önemli olduğunu belirten Bülbül, “Şu 20 lirayı versen iyi olur demek var. Bir de bu 20 lirayı vereceksin arkadaş, yoksa greve çıkarız demek var. Biz işçiler olarak şunu istiyoruz konfederasyonlardan; fabrikalar, belediyeler çalışıyorsa bizim sayemizde. İşçiden güçlüsü mü var? Bu gücün sahipleri olarak konuşalım. Türkiye çapında grev yapalım, net olalım, talebimizin arkasında duralım. Tehditse tehdit. İşçinin emeğinden kesilemez. Başka yerlerden yapsınlar tasarruflarını. Bu ülkenin bütün sorunlarını işçinin üzerine yıkmasınlar. Sarayın günlük 10 milyon lira masrafı var. Niye var? Kıssın masraftan. Bir tek adamın 7-8 tane uçağı olmasına ne gerek var, 5 bin tane korumaya ne gerek var? Onlar kıssın ben niye kısacağım. Zaten kısacak halimiz de yok” diye konuştu.
‘HAYATI İDAME ETTİREMEZ HALDEYİZ’
2009 yılından beri Bornova Belediyesi Park Bahçeler biriminde çalışan Tuncer Toşmak salgının sorunlarını katladığını belirterek, “İnsanlar hayatını idame ettiremez hale gelmiş durumda. Asgari ücretin yaşanılabilir bir seviyeye çekilmesi taraftarıyım. Açlık sınırının en az 500 TL üzerinde olmalı. Anket yapılır ve yüzde 20 üzerinde zam gelirse en azından insanlar bir tık nefes alır” dedi. Toşmak, “Ben bir işçiyim aynı zamanda seçmenim, aynı zamanda sendika üyesiyim. Asgari ücreti belirleyen taraflar buna göre hareket etmeli ve biz işçiler buna göre kararlar almalıyız” diye konuştu.
‘AÇLIK DEĞİL YOKSULLUK SINIRI BAZ ALINMALI’
18 yıllık Bornova Belediyesi Park Bahçeler İşçisi Mustafa Güven ise asgari ücrette işçinin biraz daha rahat nefes alabilmesi için açlık sınırının değil, yoksulluk sınırının baz alınması gerektiğini söyledi. Güven, “İnsanların birçoğu asgari ücret ile çalışıyor ve ailelerinin geçimlerini ona göre sağlıyor. Bunun için de insanların yaşamlarını sürdürebilecek, kolaylaştırıcı bir ücret gerekiyor. Şu şartlarda gelen zamlar maaşımızı eritiyor. Vergi yükü altında ezilen insanlarız, asgari ücretten en azından vergi alınmamalı. Geçinemiyoruz” diye konuştu. Meydanlarda olmanın gerekliliğine vurgu yapan Güven, “Örgütlü güçler olarak alanlarda kendimizi daha iyi göstermeli ve sesimizi çıkarmalıyız. Birlik olunmalı...” dedi.