TEMSA işçileri: Geçim ücreti bu değil
"Asgari ücrete yapılan zammı ve Tespit Komisyonu görüşmelerini sorduğumuz Temsa işçileri de tüm bunlarla beraber vergi kesintilerine ve sendikaların tavrına tepki gösterdi."
Fotoğraf Temsa'nın tanıtım videosundan alınmıştır.
Aydın YİĞİT
Adana
Market-pazar alışverişleri el yakmaya devam ederken temel tüketim mallarına gelen zamlar, işçilerin asgari ücrete yapılan zammı yetersiz bulmasına neden oluyor. Öyle ki, asgari ücret alan birinin genel olarak yaptığı harcamalar yüzde 60 oranında zamlanmış durumda. Bu sene ise AGİ dahil edilerek 2 bin 825 lira 90 kuruş olarak belirlenen ücret, işçiler cephesinde ‘hükümetten beklentinin yukarısında’ olarak değerlendirilirken bir geçim ücreti olmanın ise çok ötesinde karşılık buluyor. Asgari ücrete yapılan zammı ve Tespit Komisyonu görüşmelerini sorduğumuz Temsa işçileri de tüm bunlarla beraber vergi kesintilerine ve sendikaların tavrına tepki gösterdi.
VERGİ DIŞI KALMALI
Bir TEMSA işçisi “Gerçek enflasyonun çok altında maalesef. Ben asgari ücret artışı için 3 bin verirlerse öpüp başınıza koyun demiştim. AGİ’yi saymazsak ortalama 2 bin 500 TL gibi bir rakam ediyor. AGİ’yi dahil edip öyle yapabilirlerdi. Keşke yanılsaydım. Maalesef beklentimin çok altında bir artış geldi. Bakıyoruz havuz medyası artışı şişirerek AGİ ile beraber 500 TL zam şeklinde duyurmuş. AGİ’yi düşersen 200 lira kalır zam. Yani gerçekte yüzde 10 bile değil” dedi. Şirketlerin vergi borçlarının silinmesine tepki gösteren işçi, asgari ücretin verginin dışında tutulması gerektiğini söyledi. Hükümetin ve sendikaların tespit komisyonundaki tutumlarına da değinen işçi, “Zaten hükümet şu an kurumlardan şirketlerden alamadığı vergiyi biz bordrolu emekçiden alıyor. Sendikaların maalesef asgari ücret konusunda verdikleri tepkiler çok cılız” diye konuştu.
Toplamda oran olarak bakıldığında zammın iyi göründüğünü belirten başka bir işçi ise “Ama her şeye zam geldiği için beklentilerin altında kaldı” dedi. Bordroluların memleketin gelir kaynakları olduğunu dile getiren başka bir işçi de “Vergi ve turizm gelir kaynağı olmuş durumda. Şu an turizm de bitti, tek gelir vergi. Emekçiden vergi alınmaması lazım. Memleketi ayakta tutan bordroluların ödediği vergi” ifadelerini kullandı.
DİSK’in dışındaki sendikaların mücadele etmediğini vurgulayan ve tespit komisyonunda yer alan Türk-İş’i eleştiren bir işçi de şunları söyledi: “Her şeyden önce Türk-İş direncinin kırılması lazım. Yüz binlerce üyesi var ama işçileri örgütlemiyorlar, sendikalaşma kağıt üzerinde kalıyor. Sendikalar ya hükümetin ya da sermayenin ağzına bakıyorlar.”