Maltepe Belediyesi işçileri: Yağın tenekesi 83 TL, bize önerilen zam 150 lira
Maltepe Belediyesinde 1300 işçiyi ilgilendiren TİS görüşmeleri, patron sendikası SODEMSEN’in yüzde 6 zam dayatmasıyla tıkandı. Bu teklife karşı işçiler, “Grevse grev" diyor.
Fotoğraf: Evrensel
Fatih TORUM
İstanbul
Maltepe Belediyesinde 1300 işçiyi ilgilendiren sözleşme döneminde ara buluculuk döneminin sonuna gelindi. Maltepe Belediyesi ve toplantıya yönetimi temsil etmek adına giren Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası (SODEMSEN) ile Genel İş 2 No’lu Şube arasındaki görüşmeler, belediye yönetiminin enflasyonun çok altında önerdiği yüzde 6’lık zam teklifiyle tıkandı. Hem TİS sürecini, hem pandemi ve kriz koşullarını, Maltepe Belediyesi işçilerine sorduk.
“PAZARDAN ARTIK YİYECEK TOPLAYIP GEÇİNMEK ZORUNDA OLAN ARKADAŞLARIMIZ VAR”
Pandemi sürecinde işyerinde de vakaların arttığı söyleyen Genel İş Sendikası Maltepe Belediyesi Temizlik Birimi İşyeri Temsilcisi Serkan Bal, bir işçi arkadaşlarını virus nedeniyle kaybettiklerini, iki arkadaşlarının da hastalığı ağır geçirdiğini ifade etti. Sendika olarak da hem test sayılarını yükselttiklerini hem de çalışma saatlerini belediye ile görüşerek düzenlediklerini aktarırken, ekonomik krizin etkilerini ise çok ağır hisstettiklerini belirtti: “Ek iş yapıp geçinebilen arkadaşlarımız iş yapamaz hale geldi. İşe yürüyerek gelip pazardan artık yiyecek toplayıp geçinmek zorunda olan arkadaşlarımız var. Yağın tenekesinin 83 TL olduğu, 10 TL’lik yumurtanın 40 TL’ye yükseldiği bir dönemde geçinmek daha da zorlaştı.”
Yaşadıkları koşullarla, belediyenin zam oranı arasında uçurum olduğunu ifade eden Serkan Bal, belediye işçilerinin sözleşmeden beklentilerini ise şöyle ifade etti: “Bize bu toplu iş sözleşmesi döneminde belediye yönetimi SODEMSEN sendikası aracılığıyla yüzde 6’lık bir zam önerdi. Bu iyi niyetli bir yaklaşım değil. Bizim bu dönemde kırmızı çizgi diye belirlediğimiz kararlarımız var. Taban ücretlerimizin 180 TL olması, zam oranlarının iyi bir noktaya çıkarılması. Diğer belediyelerde 600-650 TL gibi bir yemek ücreti alınırken biz 220 TL alıyoruz. Yol ve yemek ücretlerinde düzenleme talep ediyoruz. Yine bayram yardımları ve KHK ile geçiş yapanlara verilen tediye hakkından yararlanmak istiyoruz. Yine eşit işe eşit ücret talebimiz var. 40 saatlik çalışma hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz.”
"KONU ÜCRET OLUNCA ‘BÜTÇE YOK’ DİYORLAR"
Pandemi koşullarının çalışma koşullarına etkisini sorduğumuz Maltepe Belediyesinde çalışan bir diğer işçi ise tam karantina uygulanmazsa çözülemeyeceğini ifade ederek, pandemi sürecinde işlerin normal seyrine bırakıldığını söyledi. Çalışma şartlarını düzenleme noktasında yeterli adımın atılmadığını kaydeden işçi, “İşçiler kaderlerine terk edildi” dedi. Dış temizlik biriminde çalışan Maltepe Belediyesi işçisi, içinde bulundukları durumu şöyle özetledi: “Temizliğime çok dikkat ediyorum. Aynı evde 5 kişi yaşıyoruz. Elbette tedirginiz. Ancak bu süreç böyle çözülmez. Tam karantina uygulanmalı ve herkesin evde olduğu sürece temel ihtiyaçları karşılanmalı. Asgari ücretin biraz üstünde ücret alıyoruz. Ancak süte, elektriğe, yağa yüzde 30 civarında zam geliyor. Ücretlerimize verilen zamlarsa yetersiz kalıyor. Bizlere kaşıkla verilip kepçeyle alınıyor. Belediye yönetiminden fazla bir şey istemiyoruz. İnsanca yaşanacak bir ücret talep ediyoruz. Ülkede yaşayan işçilerin büyük çoğunluğu asgari ücretle çalışıyor. İşçiler zam talep ettiğinde kaynak yok bütçe yok diyorlar. Ancak ihale alan firmalara dolarla ödeme yapıyorlar. 50 TL mi artsın 100 TL mi diye asgari ücret tartışılıyor. Artık insanlar ses çıkarmalı, daha çok bir araya gelmeliyiz. Kıdem tazminatında mücadele ettik ve geri adım arttırdık. TÜİK’in yalan yanlış rakamlarla belirlediği yüzde 14 artışken, Maltepe Belediyesi bize yüzde 6 zam teklif ediyor. Biz bir aileyiz diyenler konu maaşlara gelince bütçe yok diyorlar.”
SÜT GÜNLÜK ALINIYOR
Görüştüğümüz bir başka temizlik işçisi ise bir yandan pandemiyle, bir yandan ekonomik sorunlarla boğuştuklarını ifade ederken, yaşadıklarını bize şöyle anlattı: “Pandemi süreciyle birlikte adeta sokakların doktorları olduk. Kimse sesimizi duymasa da bu böyle. Pandemi süreciyle birlikte iş stresimiz daha da arttı, psikolojimiz bozuldu. Ekonomik olarak ise ciddi bir şekilde eridik. Her şeyin fiyatı neredeyse iki-üç katına çıktı. Üç yaşındaki çocuğuma haftalık bir koli süt alırdım. Artık neredeyse günü gününe süt almaya çalışıyorum, problemlerimizi günlük çözmeye çalışıyoruz. Pazara gittiğimizde aldığım şeyler azaldı. 100 TL’lik faturalarımız 200 TL’ye çıktı. Örneğin daha 15 gün doğal gaz yaktım 170 TL fatura geldi. Daha da soğuklarda bu rakamlar artacak. Yine pandemi nedeniyle işyerinde yaşadığımız strese ev hayatımızdaki stres de eklendi. Eskiden eve gideyim de çocuğumu kucağıma alayım diye sabırsızlanırdım. Şimdi çocuğumdan da eşimden de uzak duruyorum.”
Sohbetimiz sırasında CHP üyesi bir işçi olduğunu aktaran, dış temizlik birimi işçisi, TÜİK verilerinin bile yüzde 14 enflasyon gösterdiği koşullarda, iktidarı eleştiren CHP’nin de belediyelerde aynı şeyi yaptığını ifade etti. Talep ve beklentilerini sorduğumuz belediye işçisi şöyle konuştu:
“Yol ve yemek paralarımızda iyileştirme istiyoruz. Sabah 5’te işe kalkıp giden insanlarız, sabah kahvaltımız, öğle yemeğimiz, minibüs paramız derken en asgari düzeyde günlük 20 TL’ye ihtiyacımız varken biz aylık yemek ücreti olarak 220 TL para alıyoruz. En kötü tavuk döner bile 9 TL olmuş. Yine aynı şekilde belediyede çalışan kadrolu işçiler gibi ücretler almak istiyoruz. Eşit işe eşit ücret talep ediyoruz. Bu süreçte haklarımızdan ve taleplerimizden vazgeçmeyeceğiz, Grevse grev. Dediğim gibi CHP’li belediye bizim sorunlarımızı çözmek için adım atmalıdır.”
ÜCRETİN YARISI KİRAYA
Maltepe Belediyesinde çalışan bir diğer temizlik işçisi özellikle pandeminin ilk dönemlerindeki yetersizliklere ve geç alınan önemlere vurgu yaparak, çalışma ve yaşam koşullarının nasıl ağırlaştığını anlattı.
Pandemi süreciyle birlikte esnek çalışmaya geçildiğini söyleyen işçi, “Pandeminin ilk zamanlarında gerekli tedbirler alınmadı. Dezenfektan ve maske gibi ekipmanlarla ilgili sorunlar son zamanlarda çözüldü. İSG toplantılarında karar alınmasına rağmen hâlâ ateş ölçümleri yapılmıyor. PCR testleri de yeni yeni yapılmaya başlandı. Bu sürecin ilk başlarında kronik hastalar nedeniyle üç kişinin yaptığı işi bir kişi yapmak zorunda kaldık. Daha sonra hükümetin kararnamesiyle birlikte kronik hastalar da işe gelmeye başladı. Ben işten eve dönerken büroda masa başı çalışan arkadaşlar gibi değilim, çok dikkatli olmaya çalışıyorum. Sürekli kıyafetlerimi havalandırıyorum. Eşim astım hastası. Çocuğuma, eşime mesafeli duruyorum. Maaşım aldıktan iki üç gün sonra bitiyor. Ayın geri kalanını kredi kartı ek hesaplarıyla geçirmeye çalışıyorum. Pandemi nedeniyle eşim de işten çıkarıldı. Bulursam işten kalan zamanlarda ek iş yapmaya çalışıyorum. 2 bin 700 TL maaş alıyorum. Altı ayda vergi kesintisine gidiyor. Kesinti döneminde 2 bin 300 TL elime geçiyor. 1100 TL kira veriyorum, ücretim sürekli eriyor. Maltepe Belediyesi yönetimiyle nisan ayında toplu iş sözleşmesi masasına oturmamız gerekiyordu fakat pandemi nedeniyle ertelendi. Eylül ayının ortasında başladı, aralığın ortasına kadar. Bu süreçte bile 1 yıllık kaybımız var. Belediye işveren sendikası SODEMSEN bize yüzde 6 zam önerdi. Sosyal haklarla beraber. Bu da 150-160 TL’ye tekabül ediyor. Bu kabul edilebilir değildir. Biz hem ekonomik hem sosyal haklar bakımından hakkımız olanı istiyoruz. Önümüzdeki dönemde grev kararımızı asacağız.” dedi.