ODTÜ öğrencileri: Verşan Kök’ün yapmaya çalıştığını Melih Bulu da yapacak

İrem Hazal KELLECİ
Ankara

Boğaziçi Üniversitesine AKP Milletvekili Aday Adayı Melih Bulu’nun okul dışından atanması ODTÜ’ye atanan ve öğrencilerin tepkilerine neden olan rektör Verşan Kök’ü ve uygulamalarını akıllara getirdi.

2016’da seçimlerde ikinci seçilmesine rağmen rektör olarak atandığı için tepkileri üzerine çeken Kök, geçtiğimiz ağustos ayında yeniden atandı. Yasakçı uygulamalara karşı her seferinde “Verşan Kök ODTÜ’ye rektör olamaz” diyerek eylem yapan ODTÜ’lülerle Boğaziçi Üniversitesine yapılan atamayı konuştuk.

ODTÜ’lüler, “ODTÜ’de Verşan Kök’ün yapmaya çalıştığını Boğaziçi’de Melih Bulu yapmaya çalışacaktır” dedi.

Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi 2. sınıf öğrencisi Fehim, 31 Mart seçimleri sonrası iktidarın koltuğunun sallanmasının ardından baskıcı uygulamaları arttırdığına dikkat çekti. Bu atamanın sürecin bir parçası olduğunu söyleyen Fehim, atama için okulların kapalı olduğu bir tarihin bilerek seçildiğini ifade etti.

Biyoloji 2. Sınıf Öğrencisi Barkın Öztürk, Boğaziçi’ye atanan Bulu’nun intihal ile anıldığını hatırlatarak “Atanmış rektörler yüzünden üniversitelerin kültürel dokusu da zedeleniyor. Onur yürüyüşüne polis şiddetiyle karşılık verilmesi, onlarca öğrenciye dava açılması atanmış rektör yüzündendi. Yıllardır yapılan şenlikleri engelleyen, kampüsteki stadyumun öğrenciler tarafından kullanılmamasını isteyen de atanmış rektördü. Öğrencilerin örgütlenmesinden, birlik olmasından korkuyorlar” dedi.

‘POLİSLE KORUNAN NE HOCADIR NE DE REKTÖR’

İktisat 3. Sınıf Öğrencisi Selen Zengin, yaşananların tüm Türkiye için utanç kaynağı olduğunu vurguladı. “Üniversiteler bizim yuvamız” diyen Zengin, yuvalarında demokrasi istediklerini, tek adamın rektör atamalarının ise demokrasiden eser kalmadığının açık bir kanıtı olduğunu söyledi. Akademideki iktidar yanlısı siyasetin ayyuka çıktığını ifade eden Zengin, “Kendisini öğrencisinden polis aracılığıyla korumaya çalışan biri ne hoca olabilmiştir, ne de rektör. Protesto ve yürüyüş hakkını kullanan arkadaşlarımızın yanında durmak ODTÜ öğrencileri olarak demokrasi borcumuzdur. Haksızlığa, hukuksuzluğa karşı birleşmek bizlerin en büyük sorumluluğu” diye konuştu.

İktisat 2. sınıf Öğrencisi Yağmur da “Boğaziçi Üniversitesinde yaşananlar bize bir kez daha hatırlattı ki direnmeliyiz, dur demeliyiz. İktidarın kuklası olanlar, atamayla tepeden inenler üniversitelere değil rektör olmak, kapılarından dahi girememelidir. ODTÜ’de Verşan Kök’ün yapmaya çalıştığını Boğaziçi’de Melih Bulu yapmaya çalışacak. Türkiye’nin aydın geleceğini yetiştiren en iyi devlet üniversitelerinin dönüştürülme çabasının sonuna kadar karşısında; Boğaziçi öğrencilerinin direnişini destekleyen herkesin yanındayız” dedi.

Biyoloji 1. Sınıf Öğrencisi Eda Dağlaroğlu da Boğaziçi Üniversitesine kayyum atayan zihniyeti ODTÜ’de kampüse polis sokarak onur yürüyüşüne müdahale edilmesinden tanıdıklarını söyledi. Üniversitelerin özerk yapısına zarar veren her türlü siyasi, politik baskıların karşısında yılmadan mücadele edeceklerini belirten Dağlaroğlu, “Üniversiteleri iktidarın çıkarları yönünde tek tipleştirmeye çalışan her türlü adımı tüm bileşenler el ele vererek durduracağız” dedi.

İktisat 2.Sınıf Öğrencisi Görkem Yıldız ise “Eğitim, toplumu uzun vadede ileriye taşıyacak en önemli kanaldır. Köklü ve nitelikli kurumlar ve bu kurumlarda yetişmiş insanlar, eğitim kanalını besleyecek ve uzun vadede ülkeye en büyük yararı sağlayacaktır. Ülkemizde zaten az olan köklü ve kendi kültürü olan eğitim kurumlarına ve özellikle onların kurum kültürlerine sahip çıkılması büyük önem taşımaktadır. Kurumun iç dinamiklerini hiçe sayarak dışardan birinin atama yöntemi ile kurumun en üst makamına getirilmesi yanlıştır. Rektörlük seçimlerinin bir an önce geri getirilmesi umuduyla” dedi.